Volta traduction Portugais
89,938 traduction parallèle
Şuan bile, geri gelmişken, tüm o olanlardan sonra, hala kendimi toparlayamadım.
Mesmo agora que estamos de volta, depois de tudo que aconteceu, ainda não consigo parar de tremer.
Karşılık vermeyecekse ne diye vuruyorsun o şeye?
De que adianta bater nisso se não vai bater de volta?
Şöyle bir tur atam hele!
Vou levá-la a dar uma volta!
Göz altındaki bu halkalar endişelendiriyor beni.
Estou preocupada com estes círculos à volta dos teus olhos, está bem?
Büyük Gün bununla ilgilidir.
É à volta disso que o Grande Dia tem a ver.
Diğer tarafa geliyorum.
Vou dar a volta.
Bilgilerinizi bırakın, sizi sonra ararım.
Deixa mensagem e ligo-te de volta.
Ne zaman döneceğini biliyor musun?
- Sabes quando volta?
Mad, geri gelmesini sağlayacağım.
- Mad, tenho que tê-lo de volta.
Sonuç olarak, eğer Bram uslu durursa nihayetinde geriye transfer edilecektir.
E a conclusão é que se o Bram se portar bem, eventualmente ele será transferido de volta.
Gracie'yi eve gönderirim.
Eu... eu vou enviar a Gracie de volta para ti.
Yerine koy... koy...
Ponha isso de volta, ponha.
Döndün mü?
Está de volta.
Güvenli bir şekilde dönmen için dua ettim.
Vou rezar pela sua volta segura.
Jenny, tekrar hoşgeldin.
Jenny bem-vinda de volta.
Etrafından dolaş o zaman.
Então vá à volta.
Saat beş civarı işi bıraktım.
Saímos por volta das cinco.
Bruno, şoförüm, saat yedi civarında beni eve bıraktı.
Bruno, o meu motorista. Deixou-me em casa por volta das sete.
- O sıralar.
- Por volta disso. - A causa?
Hep birlikte nefret edilen bir sürü şey var.
Sim, uma carrada de ódio, à nossa volta.
Almanak gösterisinde sahne arkasında aylak aylak dolaşıyormuşsunuz. Zehirli çikolataları oraya koymak için mükemmel bir fırsatın vardı.
Você foi visto, Sr. Jessop, rondando em volta dos bastidores do programa Almanaque.
Ayağa kalkmayacağına söz ver?
Promete-me que não volta a tentar levantar-se?
Ve ancak 88 veya 89 yıllarında Soğuk Savaş'ın bitmesi ve duvarın yıkılmasıyla komünist sistem çöktü.
E só no final da Guerra Fria, por volta de'88 ou'89, com a queda do muro, é que o sistema comunista colapsou.
Kitlelere sunulan iyi bir ebeveyn olma adımlarına karşı gelmekle ilgilidir.
É dar a volta à opinião dos média relativamente ao que é ser um bom pai.
FinCen, DEA, ATF, FBI, hepsi de akbaba gibi uçuşuyor.
FinCen, DEA, ATF, FBI, andam todos à volta como aves de rapinas.
Şikago'yu sürekli kuşatmış hâldeler.
E andam todos à volta de Chicago.
Onu memleketinde, evlenmiş etrafında çocuklar koşuştururken hayal ediyordum.
Eu via-o de volta a casa, casado, com uns poucos de filhos a correrem à volta dele.
Ama Daenerys Targaryen'i kıyılarımıza getiren kaderse Jon Snow'u Kuzeydeki Kral ilan eden de kader.
Mas se o destino trouxe Daenerys Targaryen de volta às nossas costas, também fez de Jon Snow Rei do Norte.
Demir Bankası altınını geri istiyor.
O Banco de Ferro quer o seu ouro de volta.
Gri Solucan ile Lekesizler'i geri çağırın.
Chamai Verme Cinzento e os Imaculados de volta.
Kraliçeden onu kurtarmama yardım etmesini istemek için geldim.
Viemos pedir à Rainha ajuda para a trazer de volta.
- Kralın Şehri'ne dön.
- Volta para Porto Real.
Bu topraklarla hiçbir bağı olmayan ardında vahşiler ordusuyla gezenin tarafını.
Alguém sem ligações a esta terra, com um exército de selvagens à volta dela.
- Yerine geç, kapa çeneni.
Volta para trás e cala a boca.
Bir çaresi olmadığını biliyorsundur.
Deves saber que não há volta a dar a isto.
Ama geri getir.
Mas trá-la de volta.
Geri kazanan sen değildin, Jon değildi. Piçlerin Savaşı'nı kaybetti.
Tu não a ganhaste de volta, nem o Jon, ele perdeu a Batalha dos Bastardos.
Yabaniler bana Kızıl Kadın'ın seni geri getirdiğini söyledi.
Os teus selvagens disseram-me que a Mulher Vermelha te trouxe de volta.
Thoros da beni altı kez geri getirdi.
O Thoros trouxe-me de volta. seis vezes.
Doğugözcüsü'ne koş!
Volta para Eastwatch.
Bu yaratığı götürmemiz lazım.
Temos que levar aquela coisa de volta connosco.
Tanrı seni de, beni de geri getirdi.
O Lorde trouxe-te de volta... trouxe-me de volta...
Haritayı tekrar aç.
Volta a mostrar o mapa.
Hepsinin nasıl büyük göllerde yoğunlaştığını görüyor musun?
Vês como estão todos concentrados à volta dos Grandes Lagos?
Tek yapmamız gereken o tankları bulup herkesi normale döndürmek.
Só temos de encontrar isso e podemos transformar todos de volta.
Onu ve notu bulurlarsa ülkeye geri götürürler.
Eles encontram-no, encontram o bilhete, eles levam-no de volta.
Gerekirse zorla girerim.
Vou dar a volta por trás. Arrombar a porta se tiver que ser.
Biz de yürüyüşe çıkmıştık da.
Nós... nós saímos só para dar uma volta.
Ve Evgheniya onu ülkelerine geri götürecekmiş.
E... a Evgheniya vai levá-lo de volta para casa.
Otobüse geri dön.
- Volta para o autocarro.
♪ Eski okuluna geri döner
♪ Volta para a velha escola