English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ I ] / Icin

Icin traduction Russe

692,809 traduction parallèle
Mızrağın Legion'ın eline geçmesini engellemek için her şeyi yapmalıyız.
- Мы должны сделать всё чтобы унести Копье подальше от Легиона.
Bu bizim için başından beri tek yönlü bir seyahatti.
Здесь всегда был билет в один конец для нас.
Kendinize yardım etmek için geçmişe gittiniz. Ben de aynısını yapabilirim dedim.
Вы отправились назад во времени, чтобы помочь самим себе, я подумал, что могу сделать тоже самое.
Bizim için ne planın var?
И какие у тебя планы на нас двоих?
Seni buraya öldürmek için getirmedim Leonard.
Я привёл тебя сюда, не чтобы убить, Леонард.
Ajan Neville'in tavrı beklediğin gibi olmadığı için üzgünüm.
Прости. Манеры агента Невилла оставляют желать лучшего.
Şarj olması için de dört saat lazım, o da eğer olursa ve...
На зарядку нужно четыре часа, если вообще получится...
Saygısızlık etmek istemem hanım efendi, ama biz artık devlet için çalışmıyoruz.
При всём уважении, мэм, мы больше не работаем на правительство.
Oyala, dikkatlerini dağıt. Peşimizden gelmelerine olabildiğinde engel olmak için elinden geleni yap.
Тяни время, отвлекай, делай всё возможное, чтобы не дать им найти нас, чем дольше - тем лучше.
Seni zor durumda bıraktığım için özür dilerim.
Прости, пожалуйста, что бросил тебя на амбразуру.
Buraya düşünmek için geldim, kafamı toparlamak için.
Я прихожу сюда, чтобы привести в порядок мысли.
Elinde delil olmadığı için, saygı değer Yargıç Wilkerson'ın davayı düşürmekten başka şansı yoktu.
За отсутствием улик, его честь, судья Уилкерсон был вынужден закрыть дело.
Connor Mason'la çalışmak için gelmiştim. Yani kahramanımla.
Я устроилась работать к самому Коннору Мэйсону, своему герою.
Görevlileri taşıyan uçak yakıt ikmali için çölde bir yere iniş yapmıştı.
Самолёт с опергруппой приземлился в пустыне для дозаправки.
Merhaba, geç saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm,
Здравствуйте. Простите, что беспокоим так поздно.
Sizin için ne yapabilirim?
Чем могу помочь?
16 yaşınızdayken Brooklyn'i terk ettiniz, yeni bir başlangıç için isminizi değiştirdiniz, ve Yasaklama Bürosunda ajan oldunuz.
Вы покинули Бруклин в 16, сменили имя, начали новую жизнь и стали антиалкогольным агентом.
Bir günde benim için çok şey yaptı, seni o ofise yerleştiğim günden daha çok hem de.
Он за день сделал для меня больше, чем ты - с тех пор, как я усадил твой жалкий зад в кресло мэра.
Sizi bulmak için gazetelere ilan verdiğini biliyor muydunuz?
Вы знали, что он даёт объявления в газеты, разыскивая вас?
Bununla yüzleşmenin sizin için ne kadar zor olduğunu anlıyorum.
Я понимаю, как вам тяжело с ним встретиться.
Al'in yaptığı yanlışları düzeltmek için olduğunu düşünmediniz mi?
Может, вы хотите уравновесить то зло, которое причиняет Аль?
Evet 1954'te. Beklemek için çok uzun bir zaman.
Да, так что ждать придётся долго.
Bizi tanıştırdığın için teşekkürler.
Спасибо, что познакомили нас.
Bunun için hazır mısın?
Так, вы готовы действовать?
Böldüğüm için üzgünüm, ama kardeşin seni görmeye geldi.
Извини, что отрываю, но к тебе пришёл твой брат.
Benim için bir kaç iyilik yaptı.
Он оказал мне пару услуг.
Jimmy, bana sırf bu Flynn denen adamı sormak için geldiğini söyleme.
Джимми, ты ведь пришёл не только за тем, чтобы спросить об этом Флинне?
Seni tutuklamak için geldim Al.
Я пришёл арестовать тебя.
Buraya damdan düşer gibi geldiğin için çok cesursun.
Ну и наглость - заявиться ко мне вот так.
Sözümü tutmak için de...
И поскольку я человек слова...
Renkli adamı öldürmek için onunla anlaştım.
Я обещал убрать цветного.
Yardımın için teşekkürler. Senin için zor olduğunu biliyorum.
Спасибо за помощь, знаю, вам было нелегко.
Sihrimi başkalarına yardım için kullanmayı oldum olası isterim.
Я так долго хотела помочь кому-нибудь своей магией.
Kurtarıcının onu yenmesi için bu tek çare.
Это единственная надежда Спасительницы победить ее.
Ne yazık ki bunun için geç kaldık.
Боюсь, это уже случилось.
Sen sihrini iyilik için kullandın bu seni canavar kılmaz özel kılar.
Ты использовала свою магию для доброго дела, и это не делает тебя чудовищем. Это делает тебя особенной.
İyi haber de şu ki, planı artık her neyse, Son Savaş için onun yardımı gerekiyor.
Хорошая новость в том, что ей требуется помощь, чтобы осуществить задуманное для Последней битвы.
Onu durdurmanın bir yolunu bulmak için hâlâ vaktimiz var yani.
Это значит, что у нас есть время, чтобы придумать, как ее остановить.
Yani Mavi, onu durdurmak için gerekeni bilebilirdi.
Это значит, что Голубая Фея может знать, как ее остановить.
Sen Gideon'u korumak için gerekeni yaptın.
Ты сделал то, что должен был, чтобы защитить Гидеона.
Sihri gittiği için kalbi durdu.
Ее сердце остановилось, потому что ее магия исчезла.
Robin'e benim için göz kulak olur musun?
Я хотела попросить тебя присмотреть за Робин.
Bugün düğün için salon bakıyoruz.
Сегодня мы смотрим места для проведения свадьбы.
Belki hatırlatmak için bir şey yapmam gerekiyordur.
Может быть, пора сделать что-нибудь, чтобы напомнить им.
Onu almak için yardımın gerek.
Мне нужна твоя помощь, чтобы заполучить его.
Sihrini iyilik için kullanmaya ne oldu?
Раньше ты использовала магию ради добра, что случилось?
Bu senin iyiliğin için.
Это для твоего же блага.
Beni bir şey için suçlamayacak mısın?
Не хочешь в чем-нибудь меня обвинить?
Senin için ben Hades'i feda ettim. Seni kurtarmak için, sevdiğim adamdan oldum.
Я пожертвовала ради тебя Аидом, человеком, которого я любила, чтобы спасти твою жизнь.
Yemekten sonra da, dans için masaları kenara iteriz.
После еды мы отодвинем столики в сторону для танцев.
Düğünün burada olmaması için sebebin bu olamaz.
Это никак не может быть причиной, по которой ты не хочешь справлять свадьбу Эммы здесь.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]