Konuşmak traduction Russe
24,083 traduction parallèle
Seninle konuşmak istiyor.
Он хочет поговорить с тобой.
Dede. Dong Yi, hâlâ benimle konuşmak istemiyor musun?
Дедушка... ты все еще не хочешь со мной разговаривать?
Bekle.Karen ile konuşmak istiyorum.
Подожди. Я хочу поговорить с Карэн.
Tek yapman gereken komitede konuşmak ve onların söylediklerinin üzerine atlaması.
Все, что тебе нужно, это обмолвиться словечком, и они все сделают.
E-eğer senin yerinde olsaydım... benimle bir daha konuşmak istemezdim fakat...
На твоем месте... Я бы тоже не хотел говорить со мной, но...
Konuşmak istemiştin.
Ты хотел поговорить.
- Konuşmak istediğin grubu temsil ediyorum.
Я представляю группу, с которой ты хотел поговорить.
- Onunla konuşmak istiyorum.
Я хочу поговорить с ним.
Konuşmak istemiyorsan neden buradasın?
Зачем ты пришла, если не хочешь говорить?
Telefonunu alıyorsun, onu arıyorsun, ve ona Valerie Vale'in Alice Tetch'in kanı hakkında konuşmak istediğini söylüyorsun.
Берёшь телефон, набираешь номер и говоришь, что Вэлори Вэйл желает встретиться и обсудить кровь Элис Тетч.
O konuda konuşmak istemiyorum.
Я не хочу об этом говорить.
Konuşmak ister misin?
Хочешь поговорить об этом?
Hayır, seninle daha çok konuşmak istiyorum.
Нет. Я хочу еще с тобой поговорить.
Neyse, buraya o konuda konuşmak için gelmedim.
В любом случае, я здесь не из-за этого.
İş konuşmak yok. - Anlaştık.
- Но никаких разговоров о работе.
Lee, Jim ile konuşmak istiyorum.
Ли, я бы хотел поговорить с Джимом.
Evet, Caroline da öyle söylemişti. ama seninle tek konuşmak istedim Hepsi bu
Да, Керолайн сказала то же самое, но я сам хотел поговорить с тобой, вот и всё.
Muhtemelen sert konuşmak büyünü yedeklediğinde daha kolay.
Похоже, что легче дерзить, имея в запасе свою магию.
Duvara konuşmak gibiydi.
будто я разговариваю с кирпичной стеной.
Seline seninle konuşmak istiyor.
Селин просто хочет поговорить с тобой.
Eğer konuşmak istersen seve seve dinlerim.
Но если ты захочешь поговорить об этом, я здесь.
Ben de bitki bahçen hakkında konuşmak istiyordum, Davis.
да, я был бы рад поболтать о твоем садике, Дэвис.
- Konuşmak istersen buradayım, tamam mı?
Если тебе нужно поговорить, я здесь, хорошо?
- Uriel hakkında konuşmak istiyorum.
Я хотел поговорить об Уриэле.
Kardeşinin vefatı hakkında konuşmak istersen buradayım ama daha düzgün bir şekilde olmak koşuluyla.
Теперь, я здесь, если ты хочешь поговорить о смерти брата, но в.. соответствующей манере.
Hissettiklerin hakkında konuşmak istersen Dedektif Decker dinlemeye niyetli, Daniel.
О, Дэниел, если ты хочешь поговорить о своих чувствах, детектив Деккер готова.
Müsade edersen, seninle bir konuda konuşmak istiyorum.
Есть разговор, если ты не против.
Sanırım benim şeytan olduğum gerçeğini konuşmak istemeyeceğini düşünmek saçmalıktı.
Полагаю, это было глупо с моей стороны считать, что мы не будем касаться "Я дьявол" вещей.
Bir şey olmayacağına eminim. Fakat başka biriyle konuşmak istersen, buradayım.
Уверена, она будет в порядке, но если тебе нужно будет поговорить - я рядом.
Bunun hakkında konuşmak istemiş olmam çok mu delice bir hareket?
Тебе кажется безумием, если я хочу поговорить об этом?
- Bence de. Çünkü konuşmak istediğim ciddi konular var, doktor.
- У меня правда есть тема для разговора, доктор.
- Belki şimdi konuşmak istersin?
Может, мы договоримся, а? Нет.
Eski sevgililerimiz hakkında konuşmak isteyip durdu ben de çok rahat biri olduğunu düşünmüştüm.
Она сделала все, чтобы я рассказал о своей бывшей, и даже то, о чем я не хотел рассказывать.
- İnan şu an benimle konuşmak istemezsin.
Пожалуйста. Поверь мне, ты не захочешь разговаривать со мной прямо сейчас.
Takvimimi düzenledim. Tüm avcıların isim ve yerlerini istiyorum. Harflerin Adamları sığınağındaki veri tabanı şifrelerini sonrada şeytan Ruby ile olan ilişkini konuşmak istiyorum.
Я освободила расписание. обсудим твои отношения с демоном Руби.
- Güzel. Söylemek istediğim eğer konuşmak istersen geri dönmenin ve uyum sağlayamamanın nasıl olduğunu bilirim.
- Хорошо. каково это вернуться что ты не очень вписываешься.
Olivia Sanchez hakkında konuşmak istiyorduk.
Мы пришли поговорить об Оливии Санчез.
Tek yaptıkları bunun hakkında konuşmak.
Все они об этом треплются.
Bir melekle konuşmak çok hoş.
О, мне нравится ангел.
Konuşmak istemiştim.
Хотел поговорить.
Joshua Vikner hakkında konuşmak istiyorsunuz, doğru mu?
Вы ведь хотите поговорить о Джошуа Викнере?
Bir gelişme olduğunu, konuşmak istediğini söyledi.
Он лишь сказал, что есть новые сведения, которые он хочет обсудить.
Adım Jack Hawthorne. Büyükbabam hakkında konuşmak istiyorum.
Меня зовут Джек Готорн.
Sadece konuşmak istiyoruz.
Мы просто хотим поболтать.
Konuşmak için çok erken.
Пока рано говорить.
Benimle mi konuşmak istedin?
Хотели поговорить со мной?
Benimle konuşmak istediğini söylediler.
Они сказали, что ты хотела поговорить со мной.
Pete, lütfen, konuşmak istediğini biliyorum ama...
Привет. Я Аманда.
- Leo ile konuşmak istiyorum.
- Я хочу поговорить с Лео.
- Sadece konuşmak istiyorum.
Пингвина не будет пару часов. - Хочу поговорить.
Sizinle Qualia'ya zorla girme hakkında konuşmak istiyoruz.
Доктор Морроу?
konuşmak istemiyor musun 16
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuşmak istiyorum 121
konuşmak mı 60
konuşmak yok 56
konuşmak istiyor 16
konuşmak istemiyor 17
konuşmak mı istiyorsun 23
konuşacağım 73
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuşmak istiyorum 121
konuşmak mı 60
konuşmak yok 56
konuşmak istiyor 16
konuşmak istemiyor 17
konuşmak mı istiyorsun 23
konuşacağım 73
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacağız 38
konuşacak 21
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşmuyor 31
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacağız 38
konuşacak 21
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşmuyor 31
konuşma 379
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşacaksın 18
konuş benimle 497
konuşmuyoruz 17
konuşur 18
konuşuyoruz 54
konuşabiliriz 58
konuştum 61
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşacaksın 18
konuş benimle 497
konuşmuyoruz 17
konuşur 18
konuşuyoruz 54
konuşabiliriz 58
konuştum 61