English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ K ] / Korkunç bir şey

Korkunç bir şey traduction Russe

1,529 traduction parallèle
Bu korkunç bir şey!
Ужасно!
Korkunç bir şey!
Случилось нечто ужасное!
Korkunç bir şey söyleyeceğim ama kabul edeceğim galiba.
То, что я скажу, ужасно... Но я скажу.
O muhteşem kızı görünce "güzellik gerçekten de korkunç bir şey" dedim kendime.
Когда я увидел ту великолепную девушку я подумал, что красота действительно ужасна
Bu korkunç bir şey.
- Какая гадость. - Ага.
Bu korkunç bir şey.
Это ужасно.
Korkunç bir şey.
Это ужасно.
Doğrudan cehenneme bilet almışım gibi hissetmek korkunç bir şey.
Это ужасно - верить, что ты отправишься прямо в адское пламя.
İki yıl önce korkunç bir şey oldu. Amerika'nın en büyük korsan radyo DJ'ini kaybettik. Ölüm sebebi, hırs ve alkol zehirlenmesi.
Два года назад произошло ужасное событие, и мы потеряли лучшего ди-джея, который отправился в Америку - через амбиции и алкогольное отравление.
Bunu bilmek korkunç bir şey ama biliyorum.
Это ужасно - такое знать, но я это знаю.
Korkunç bir şey yaptı.
Он совершил низкий поступок.
Evet, çok tırsıyorum. Korkunç bir şey.
Да, очень страшно.
Bu... bu korkunç bir şey.
Это ужасно.
Çatal kullan Gabriel. Korkunç bir şey...
Габриель, возьми вилку!
Bu kadar korkunç bir şey nasıl olabilir?
Как здесь могло случиться что-то такое ужасное?
Bir gün okuldaydım. Bir çocuk korkunç bir şey anlattı. Unutamıyorum.
Как-то в школе один мальчик рассказал историю, которая очень меня напугала.
Ve daha da korkunç bir şey vardı.
И еще было кое-что действительно страшное...
Ama 4. tür bundan daha korkunç bir şey olamaz.
Но 4-й уровень... нет ничего страшнее 4-го уровня.
Acı ve korkunç bir şey.
Очень, очень плохая.
- Bence korkunç bir şey.
- Я думаю это ужасно.
Korkunç bir şey!
Это ужасно!
Korkunç bir şey.
Они ужасны.
Her neyse, şu an evliler. Bu hala benim için korkunç bir şey.
По началу они были счастливы женаты, а теперь друг другу нервы портят.
Korkunç bir şey.
Кошмар.
Bu çok korkunç bir şey.
Это слишком ужасно.
Annene söylememenden daha korkunç bir şey değil.
Ужасно, как это и есть, но не говорить ей - еще хуже.
Bu korkunç bir şey.
Отвратительно.
Ne korkunç bir şey.
Кто еще был в доме?
Onun senden böyle alınması korkunç bir şey.
Это было ужасно. Забрать её у тебя...
Başıma korkunç bir şey gelecek.
Со мной случится что-то ужасное.
Bak, ben... korkunç bir şey yaptım ve ben gerçekten bu konuda üzgünüm ama kimseye zarar vermek niyetinde değilim.
Слушай, я... я поступила ужасно, и мне действительно жаль, но я не хотела навредить кому-то.
Umut korkunç bir şey olabiliyor. Şafakla birlikte yemek arayan martılar geldi.
Надежда может быть ужасной вещью.
Of, bu korkunç bir şey.
О, это ужасно.
Korkunç bir şey bu.
Я знаю, это ужасно.
Korkunç bir şey yaptı.
Она сделала ужасную вещь.
Onu tekrar annesinin kollarına bırakmak mı istiyoruz? Sonra korkunç bir şey olur ve "bunu yaparken ne düşünüyorlardı?" diye sorarlar.
Хотим ли мы быть теми, кто отдаст ее в руки матери, а когда случится что-нибудь ужасное, кто скажет "О чем они думали"?
Bekle. Korkunç bir şey yapmışım gibi arkadaşımla ilgilenmek seni aldatmakmış gibi davranmayı kes.
Прекрати обращаться со мной, словно я сделал что-то ужасное, словно, заботясь о своем друге, я тебе изменяю.
Burada gerçekten korkunç bir şey oldu.
У нас тут случилось кое-что ужасное.
Buralarda o kadar korkunç bir şey olabileceğine asla inanmazdım.
Никогда бы не подумал, что здесь могло произойти нечто столь отвратительное.
En iyi arkadaşım, hayallerindeki kızla evlenecekti ama korkunç bir şey oldu.
Мой лучший друг должен был пожениться на девушке его мечты. Но произошло нечто ужасное.
Korkunç bir şey.
Что-то... Что-то ужасное.
Kasetlerin başına korkunç bir şey geldi.
Случилось ужасное, все пленки размагнитились.
Bu korkunç şey için de bir şey yapabilir misiniz doktor beyler?
Скажите, можете ли вы что-нибудь сделать с этой ужасной вещью?
Gercekten korkunc bir sey gormek ister misin?
Хочешь покажу кое-что стремное?
Her şey fırtınaların beşiği gibi korkunç bir sükûnettedir. - Fırtınaların beşiği gibi. - Fırtınaların beşiği gibi.
Трепещет пред бешенством вихрей бурных.
Sürünen yaratıkları da. Her şey fırtınaların beşiği gibi korkunç bir sükûnettedir.
И всё, что ползает по земле,
Tarih boyunca bir çok korkunç şey yaşandı...
Множество жутких событий произошло на историческом пути...
O gece, dalışımızdaki en korkunç şey suda birbirleriyle konuşan yunusları dinlemek ve bir sonraki gün, tüm bu seslerin sona ereceğini bilmekti.
Я думаю самым страшным в эту ночь было то, что мы можем слышать их общающихся друг с другом, и мы знаем, что утром этому придет конец.
Bu şey korkunç bir sözleşme gibi görünüyor
Эта бумажка похожа на гребаный запретный ордер.
Hiçbir şey o kadar korkunç değildir, etrafına bir bak.
Всё не так уж ужасно, задумайтесь.
Hatırladığım son şey senin şu korkunç testlerin için yaklaşık bir ay önce buraya geldiğim.
Последняя вещь, которую я помню, что я пришла сюда месяц назад на эту вашу жуткую процедуру.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]