English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ K ] / Kurtarın

Kurtarın traduction Russe

2,820 traduction parallèle
- 51'i kurtarın!
Спасите 51-ю! Спасите 51-ю!
- 51'i kurtarın!
- Спасите 51-ю!
- 51'i kurtarın!
Спасите 51-ю!
Canınızı kurtarın!
Спасайся, кто может!
Mary'i kurtarın!
Спасите Мэри!
Canınızı kurtarın!
Спасайтесь!
Lütfen Serara'yı kurtarın.
Пожалуйста спасите Серару.
Lütfen, kurtarın beni.
Пожалуйста, спасите меня.
Hey çocuklar, sizler dünyayı kurtarın, ben yemeği kurtarırım.
Эй, ребята, вы спасли мир, я спасу ужин.
Hepimizi kurtarın.
Спасите всех нас.
Kurtarın bizi majesteleri!
ваше величество!
Hadi ama, kurtarın beni buradan.
Эй, да бросьте, выпустите меня отсюда!
Kendinizi kurtarın!
Спасайтесь!
Kendinizi kurtarın.
Каждый за себя.
Tüm masum canları düşün hiçbir şey yapmadan hayatlarını kurtarıyorsun.
Подумай о всех невинных жизнях, которые ты сохраняешь, просто ничего не делая.
Eğer seçme hakkınızı kurtarırsam Eagleton'dan birine mi oy vereceksiniz?
Если я сохраню ваше право голоса, вы проголосуете за кого-то из Иглтона?
Sihri kurtarırsan, hepimizi kurtaracaksın.
Спасешь магию - спасешь всех нас.
Yada üniversiteli kızları kurtarıp, FBI ajanlarını öldürüyor?
Или спасают школьниц от убийц и убивают агентов ФБР?
Senin kıçını kurtarıyorum.
Спасаю твой зад.
Her zaman masumane bir şekilde başlar. Dışarıda kalmış bir hayvanı kurtarırsın. Sonra işteyken birbirlerini eğlendirsinler diye bir tane daha almak zorunda kalırsın.
Это всегда начинается так невинно, со спасения бездомного, а потом приходится заводить ещё одного, чтобы они развлекали друг друга, пока ты на работе.
Atların kurtarılması gerektiğini söylüyordu. Söylediğine göre bu tavırlarına toksoplazmoz benzeri bir protozoa yol açmış. Paraziti atların içindeyken öldürürse atların normala döneceğini düşünüyordu.
Так вот, она утверждала, что лошадей можно было спасти, что причиной их поведения были простейшие паразиты, что-то вроде токсоплазмоза, и как только ей удастся уничтожить паразитов, лошади вернутся к нормальному поведению.
Hayatını kurtarıyorum.
Спасаю твою жизнь.
Beni bütün bu dertlerden kurtarıp adınızı söylemek istermisiniz?
Может, избавите меня от этого и скажете, как вас зовут?
Evleniyorum ve bu adamın hayatını ve yüzünü kurtarıyorum tüm bunlara ben mi sebep oldum
Я выхожу замуж, я спасаю жизнь и лицо этому парню. И всё благодаря мне.
Her zaman kendini kurtaramaz ama her zaman başkalarını kurtarır.
Он не сможет пройти через это ради себя самого, но всегда сможет пройти ради кого-то другого.
Bak, sen antidotu alırsın. Ben kız arkadaşımı kurtarırım sonra da beraber Wes'i öldürürüz.
Слушай, тебе противоядие, мне девушка, и убьем Вэса вместе.
Fakat uzak bir dünyadan bizi karanlıklardan ve olacaklardan kurtarmak için bir kurtarıcının geleceğini de söylediler.
Но они рассказали и о спасительнице, которая придет из другого мира, спасет нас от Тьмы... и прочих напастей.
Asla, bir arkadaşına doğum günü iletisi yazmayı atlamıyor kilisesinde gençlik programını yönetiyor, köpekleri kurtarıyor.
Она никогда не забывает про поздравительные открытки друзьям на Дни Рождения, организует молодежную программу в церкви, спасает собак.
Hayatını kurtarıyoruz, Jake.
Мы спасли ей жизнь, Джейк.
Elinizdekilerin hepsini verirseniz hayatınızı kurtarırsınız.
Авантюрист Катсомару :
Tanıdığın biri ağlıyorsa kurtarırsın.
помоги.
Bu insanların bana nasıl baktıklarını görmen lazımdı. Ben bir kurtarıcıymışım gibi- -
Ты должна была видеть, как эти люди смотрели на меня, как будто я - спаситель.
Yani oğlanları babalarından kurtarmak için öldürdü kendinin kurtarılmasını istediği gibi.
Получается, он убил мальчиков, чтобы спасти их от отцов, как и сам мечтал, чтоб спасли его.
Kim olduğumuzu bilmeyeceksek ve ona Kurtarıcı olduğunu söyleyemeyeceksek ne yapacağını nasıl bilecek?
Если мы не будем знать, кто мы, и мы не сможем сказать ей, что она Спасительница, - как она узнает, что нужно делать?
Onunla kalacaksın çünkü sen Kurtarıcı'sın.
Ты будешь с ним, потому что ты - Спасительница.
Kurtarıcı olmanın bedeli izin gününün olmaması.
Плата за то, что я Спасительница в том, что у меня не бывает выходных дней.
Yaşlı bir kadını gereksiz bir sinir harbinden kurtarıyoruz.
Мы оберегаем старую женщину от ненужного ей расстройства.
There yerel barınak denir Sokak kurtarıcıları bir uyuz vardı salgını geçen hafta, Bu aynı reçeteli krem ​ ​ dağıtılan nerede.
Есть местный приют под названием Спасители Улиц, в котором была вспышка чесотки на прошлой неделе и где раздавали именно такую рецептурную мазь.
Her neyse, uzun hikaye ama Threepeat Mansfield'ın balkonunda Kylie ile konuştuğu zaman anlaşma kurtarıldı ve işte ben burdayım. İşimi seviyorum!
Короче, долгая долгая история, тем временем Трипит общался с Кайлом на Балконе Мэнсфилда, сделка была спасена, собственно вот и я.
Siz hayat kurtarırsınız.
Вы спасаете жизни.
Biz hayat kurtarırız, Siz hayat kurtarırsınız.
Мы спасаем жизни. Ты спасаешь жизни.
Çünkü insanların hayatlarını kurtarıyoruz.
Потому что мы спасаем жизни.
Efsanevi bir kaleci bir keresinde demiş ki... "Kurtarılamayacak bir topu kurtaramazsın."
Легендарный вратарь однажды сказал... который невозможно заблокировать ".
Kral'ın hayatını kurtarırsak bize minnettar kalırlar.
он будет благодарен нам.
Kurtarın beni!
Спасите!
Kurtarıcımın varlığının ortaya çıkardığı sorulara kafa yormak insanı korkutuyor.
Боюсь даже подумать о происхождении моего спасителя.
Yaprak Adam Ronin'in senin iş yerine uğradığını duydum yanında da kurtarılmış bir Kraliyet Goncası varmış.
Ходят слухи, что лифмен Ронин был у тебя, и что он, возможно, спас королевский бутон.
"Trakya'nın Kurtarıcısı" mı yoksa "Efsane Doğuyor" mu?
"Геракл - спаситель Фракии"? Или "Геракл, рождение мифа"?
Annem insanların hayatını kurtarıyor.
- Моя мама спасает людей.
Trakya'nın kurtarıcısı.
А! Спаситель Фракии!
Gerçek bir insan cesedine can verdiyse bu teknolojiyi dünyanın geri kalanıyla paylaşıp can kurtarıp felci tedavi etmiyor?
Если он действительно оживил труп, то почему не поделился достижением с остальными? Спасал бы жизни, победил бы паралич.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]