English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ O ] / Oldugun

Oldugun traduction Russe

12,869 traduction parallèle
Senin bedavadan sahip olduğun özgürlüğünü satın almak için.
Чтобы купить свободу, которую ты получил бесплатно.
Nerede olduğun mesele değil.
Не важно, где вы были на самом деле.
Seni bir daha aşırı tutumluğu olduğun için suçlarsam beni cezalandırmaya tam yetkilsin.
Если я хоть раз еще обвиню тебя в излишней бережливости, можешь меня высечь.
Ait olduğun yere.
Где тебе и место.
Borçu olduğun adamın öldüğü gece.
Человеку, которому вы должны были денег.
Öyle olsa bile ancak borçlu olduğun kısmın bir bölümünü veririm.
Даже если это сработает, все равно у вас будет лишь часть.
Zaten harika olduğun zamanları hatırlıyorum.
Об этом я не буду.
Neden NZT kullanmaya başlamadan önce olduğun kişiye dört kolla sarılmaya çalışıyorsun?
Почему ты так стараешься удержать того, кем ты был до НЗТ?
Sorular sormasını engellemekte oldukça başarısız olduğun için yalnızca işleri yoluna koymak adına dahil oldum.
Раз ты с треском провалился и не убедил её перестать задавать вопросы, я просто решил разрядить ситуацию.
Olduğun kişiyi seviyorum.
Мне ты нравишься.
Bu hapları gizlice sahip olduğun evde ortalığa atman ve onu o eve götürmen.
Оставляя эти таблетки на виду, приводя её в конспиративную квартиру, которую тебе загадочно предоставили.
NZT'nin etkisinde olduğun her saniye kafanda olasılıkları hesaplayan bir şey var.
Каждую секунду под НЗТ счётчик вероятности прокручивает цифры у тебя в голове.
Eğer değişimden önce laf çıkarsa adın tam da olduğun gibi dolandırıcıya çıkacaktı.
Если бы все узнали до подмены, вас бы признали мошенником, каким вы и являетесь.
Emin olduğun tek şey var.
Можно быть уверенным в одном :
Canlı olduğun için mi?
Потому что ты живой?
Bunu söyleyeceğimi asla düşünmezdim, ama burada olduğun için gerçekten mutluyum
Никогда не думала, что скажу это, но я очень рада, что ты здесь.
Bu davanın senin için ne kadar önemli olduğun biliyorum.
Я знаю, сколько это дело значило для тебя.
Ameliyathanedeki bebek yüz olduğun zamanları hala hatırlıyorum Lin.
Помню, как ты только начинала в операционной, Лин.
Tüm suçun bende olduğunu ve harika bir baba olduğun yazıyor.
Там написано, что я во всём виновата, а ты просто замечательный отец.
Hayatta olduğun için şanslısın.
Повезло, что жив остался.
Ve Nomar'ın, hasta ruhlu herif, federal muhbir olması senin idam cezasıyla karşı karşıya olduğun anlamına gelir.
А, учитывая, что этот придурок был федеральным осведомителем, вам грозит смертная казнь, Руиз.
Senin olduğun kadar o da benim evladım sayılır.
Он мне такой же сын, как и ты.
Bu güçlere sahip olduğun süre boyunca, asla onları kullanmayacaksın.
... сколько бы ты ни имел эти способности,... ты никогда и ни за что их не используешь.
Ama daire senin olduğun için sormayacağız.
— Но это ваша квартира, так что, вероятно, не будем. — Ну...
Senin gerçekte olduğun canavar olmadığına kendini ikna edecek.
Так ты убедишь себя, что ты не чудовище, которым являешься на самом деле.
Bizimle burada olduğun için kızın güvende.
Твоя дочь в безопасности, потому что ты с нами.
Biliyorsun, bu senin onlarla çalışıyor olduğun gerçeğini değiştirmez.
Но это не меняет факта, что ты с ними работаешь.
Sadece bilmek istiyorum, iyi olduğun bir şey var mı?
Я хочу знать : что ты умеешь?
Ve sahip olduğun tüm enerjiyi kullanman gerekir.
На это потребуется бросить все свои силы.
Müzikalimde olmanı istemiyorum, ama en iyi Juliet olduğun apaçık ortada.
Я не хочу видеть тебя в нашем мюзикле, но... ты бесспорно была лучшей Джульеттой.
Ya da belkide, Monte'ye aşık olduğuma ikna olduğun için onu benim çekmemden korkuyorsun.
Или ты боишься, что я отключу его, потому что убеждена, что я влюблена в Монти. Я не...
Üzgün olduğun zaman hep çamur banyosuna gidersin.
Ты всегда ходишь сюда, когда расстроен.
Atışa sinirli olduğun zaman gidersin, baleye stresli olduğun zaman, ama çamur...
Ты ходишь в тир, когда злишься, а на балет, когда подавлен, но грязь...
Bir zamanlar her şeyde haklı olduğun gibi.
Как бывала права во всём.
Hiç pişman olduğun bir şey yapmadın mı?
Никогда не делали того, о чем потом жалели?
Buna kılık değiştirmek diyebilirsin ama bence gerçekte olduğun kişi bu.
Кто-то назовёт это маскировкой, но думаю, это настоящий ты.
Kaçak olduğun sıralar sana yardım ettiğimizi biliyorum.
Тебе помогали, когда ты скрывалась.
FBI ve NSA teknisyenleri sahip olduğun tüm teknolojik aletleri inceliyor.
ФБР и АНБ прочёсывают всю твою электронику.
Gerçekten, yapmak üzere olduğun bir hatanın bedelini ; çocuğunun hayatı boyunca ödemesini mi istiyorsun?
Ты и правда хочешь, чтобы твоё дитя страдало от этой ошибки всю свою жизнь?
Burada olduğun için çok mutluyum.
Я так рада, что Вы здесь.
Olduğun yerde kal!
Держать оборону!
Olduğun yerde kal!
Ни с места.
Benim için önemli birisi olduğun için teşekkür ederim.
Спасибо Что не был никем.
Kirsten, görmüş olduğun şey doğru değil.
Кирстен, что бы ты не видела, это была неправда.
Sahip olduğun etki...
Я тут долбаная заключённая.
Bana yapıyor olduğun şey...
Что ты со мной делаешь?
- Seni olduğun gibi gördüm.
— За что? — Я видела тебя.
Soruşturmada senin suç ortağı olduğun ortaya çıktığında da...
А когда в ходе расследования выяснится, что вы соучастник?
Sahip olduğun her şey yok olacak.
Everything that you have been will cease to exist.
Olduğun yerde kal evlat.
Не двигайся, сынок!
Şuan olduğun konumda bende oldum ve aynı şekilde bundan kurtuldum.
Я была на твоём месте, и я разбиралась с этим точно так же.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]