Söyledin traduction Russe
15,217 traduction parallèle
Bütün krem peyniri çıkarıp yedin ve karına yalan söyledin!
Ел пачку сливочного сыра прямо из обертки и врал об этом своей жене!
Hiçbir yere gitmediğini söylediğini sanıyordum. Hiç ayrılmadığını söyledin.
- Вы же сказали, что он не отходил ни на минуту.
Sen içerideki adam değilsin ama Ghost'a bir şeyler söyledin, değil mi?
- Ты не сливала инфу про Лобоса, но что-то ты Призраку сказала, да?
Donato, benim için bir şeyin olduğunu söyledin.
- Донато. Ты сказал, у тебя что-то есть? Выкладывай.
Bir şeyin olduğunu söyledin. Kanıtı sekizde bırakacaktın ben de dokuzda alacaktım. Anlaşma buydu.
Ты должен был привезти, что там у тебя, в восемь, я бы забрала в девять.
Lobos'un yaşadığını söyledikten sonra, gidip kime söyledin?
- Кому ты говорил, что Лобос жив? - Никому.
Sikeceğim, kime söyledin, Jamie?
Скажи, кто это.
Bugün bizim hakkında söylediklerin benim ve çocukların hakkında içtenlikle mi söyledin?
- То, что ты сегодня говорил. Про нас. Про меня, про детей.
Dedim ki sana, bir şey daha yaparsan, Milan beni gebertecek ama sen gözümün içine baka baka bir şey yapmayacağını söyledin.
Я ведь ясно тебе сказал : Милан меня убьет. И ты мне, глядя в глаза, обещал, что не будешь.
Yalan söyledin bana, Ghost.
- Призрак, ты мне солгал.
Kendin söyledin...
Ты же это сам сказал...
Az önce bana sana ihtiyaçları olduğunu söyledin.
Ты сказал, они нуждаются в тебе.
Neden Regan ile ilgili o saçmalığı söyledin?
Зачем ты сказал эту чушь про Реган?
Bana piyano çalmaya gittiğini söyledin.
Ты же сказал, что играла на пианино.
ETU'ya beni bulduğunu mu söyledin?
Сказал в О.Б.Э., что нашёл меня?
McCarthy olduğunu söyledin.
Ты сказала, это МакКарти.
Ama bunun uyuşturucu gibi olduğunu sorunlarmla insan gibi başa çıkmam gerektiğini söyledin.
Но ты же сказал, это как наркотики и мне надо справляться со своим дерьмом по-человечески.
Arkadaşı olduğunu söyledin.
Кажется, ты сказала, что вы друзья.
Seninle yaşamak istediğimi söyledin değil mi?
Ты же сказал ей, что я хочу жить с тобой?
Karp'a Hunter kanının oğlunu iyileştireceğini sen söyledin.
Это ты сказал Карпу, что кровь Охотника исцелит его сына.
Yani, Finnerman ve Jackson'a yalan söyledin.
Значит, ты солгала Финнерман и Джексону.
Hayır.Abby hakkında bana yalan söyledin.
Нет. Ты врал мне про Эбби.
- Söyledin mi?
— Ты рассказал ей?
Onlara 14. sayfadaki kazayla hamile kalan çifti beğendiğimizi söyledin mi?
Ты сказала, что нам понравилась так пара, которая не планировала 14-го ребенка?
Aaron Simms aracılığıyla ona savcıyı ve Calderon'u vurmasını mı söyledin?
Это ты приказал Симмсу сказать ему застрелить зампрокурора и Калдерона?
Gabi'ye söyledin mi?
Ты рассказала Габи?
Benim neredense birlikte olduğum adamla yatıp bunu benden saklayıp önce Yolanda'ya mı söyledin yani?
Понимаешь, переспать с парнем, с которым я почти переспала и потом скрыть это от меня и рассказать Йоладне первой?
Beni korumak için yalan söyledin, ben seni korumak için yalan söyledim.
Ты врешь, чтобы защитить меня, я вру, чтобы защитить тебя.
biliyor musun bize yalan söyledin ölmeden önce emille olduğuna dair kanıtlarımız var Dr. Gould'a göre
Вы нам лгали. У нас есть телефонные записи, подтверждающие, что вы были с Эмилем до того, как его убили.
- Bunu neden söyledin?
- Зачем ты это сказала?
Beni takip mi ettirdin? Kitchi'yi aldığımda, Declan Harp'a mı söyledin?
Когда я забирал мальчишку, Китчи, ты послала кого-то следить за мной?
Lily Cooper'ın neden öldürüldüğü konusunda yanıldığımızı söyledin ve doğru söylüyordun.
Вы сказали, что мы ошибались в мотиве убийства Лили Купер. И это было правдой.
Ölümüyle hiçbir ilginin olmadığını söyledin.
Ты сказал, что не связан со смертью Де Клёрка.
Üstümde şüphe yaratmak için kasten yanlış yönlendirildiğini söyledin.
Ты сказал, тебя повели по ложному следу, обвинив меня.
Kimsenin bilmesini istemiyorsan niye bana söyledin ki?
Если ты не хочешь, чтобы о нём узнали, зачем тогда рассказал мне?
Bu insanların İmparatorluk tarafından arandığını söyledin.
Говоришь, за ними охотится Империя?
Ahsoka, buraya bilgi için geldiğimizi söyledin.
Асока, говоришь, мы ищем знания.
Ahsoka, buraya bilgi için geldiğimizi söyledin.
Ты сказала, мы прилетели за знаниями.
Herşey hakkında yalan söyledin.
Ты солгала обо всем.
Daha başlamadan önce kendin de söyledin.
Ты сам себе это сказал, перед тем, как мы начали.
Burada olduğumuzu kimseye söyledin mi?
Ты сказал кому-нибудь ещё, где мы?
Önce Danny'yi öldürdüğümü söyledin, şimdi de "Cinayet işlemesine yardım ettin" diyorsun.
Сначала говоришь, что я убил Дэнни, теперь - что я помог ему с убийством.
Ne bok yemeye bana onunla ilgili yalan söyledin?
Нахрена ты мне об этом соврал?
Evet söyledin ama görevini yapıyor ve emirlere uyuyordun.
Да, соврала, но у тебя было задание. Ты следовала приказам...
Yarım kısmını doğru söyledin.
Ты прав только наполовину.
- Evet, söyledin.
- Да, говорил.
Sen söyledin.
Это ваши слова.
Bana bunu söyledin.
Вот что вы сказали.
- Neden bunu söyledin?
Ну зачем было это говорить?
- Söyledin.
Ты это сказал.
Söyledin mi ona?
Ты говорил ему это?
söyledin mi 33
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söylemiyorum 60
söylediler 23
söyleyin bana 123
söylemem gerek 33
söylediğim gibi 241
söyle bakalım 455
söylemedi 153
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söyleyeyim mi 49
söylediler 23
söyleyin bana 123
söylemem gerek 33
söylediğim gibi 241
söyle bakalım 455
söylemedi 153
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söyleyeyim mi 49