English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ Y ] / Yandı

Yandı traduction Russe

2,062 traduction parallèle
Hay canına yandığım.
О, господи...
Dün gece bir meyhanede kavga çıktı, bir umumhane yandı üç bıçaklama oldu ve Rahibeler Sokağı'nda bir sarhoş at yarışı düzenlendi.
Прошлой ночью у нас были драка в таверне, пожар в борделе,..... три случая поножовщины и скачки по улице Сестёр.
- Yaktı bizi. - Yandınız.
- Мы прям уничтожены.
Yandınız çünkü Packer geri döndü.
- Точно. Вы уничтожены, потому что Пакер вернулся.
Yandın.
Получил?
Kalelerin yandığını görüyorum.
Я вижу замки в огне.
Yandın, hatalı tutuklama yaptığın için şikayet edeceğim seni.
У тебя крупные неприятности, я обвиню тебя в незаконном аресте.
Babamın mektubu yandı.
Письмо от папы сгорело!
Depoda bıraktığımız bütün gereksiz eşyalar yandı.
Который мы оставили в камере хранения Они свалили все это в мусоросжигатель
Canına yandığım! Ver şu tabancayı Tracy!
Бога ради, Трейси, отдай мне этот пистолет!
Biz şikayet etmeye değil birisinin canının yandığını düşündüğümüz için geldik.
Мы пришли не жаловаться, мы пришли, потому что кому-то плохо.
Bu sırada da sıcaklık ve soğan yüzünden ellerim ve gözlerim yandı.
Пока не обожгла руки, А из глаз не потекли слёзы из-за дыма и лука.
Bir hafta sonra da, Hale Hanesi yandı.
А через неделю сожгли дом Хейлов.
Canını yandığını söylüyor.
Что ему больно.
Bir de 600 küsür kayıtlı 38'lik sahibi var ya? Şehrin her yanına dağılmış durumdalar, eğer elinizde başka bir bağlantı yoksa yandık.
И в довершение ко всему, более 600 владельцев 38-го калибра... они покупали их по всему городу, так что я бессильна, пока вы не придумаете еще какую-нибудь связь.
- Canın yandı mı?
- Не ударился?
Onu suya itmişlerdi birden tüm ışıklar daha bir parlak yandı, tüm mumlar titremeye başladı.
Так они толкнули его в воду, неожиданно свет потух, а свечи стали мерцать.
Biliyor musunuz, eğer siz çocuklar yandıysanız gidip göle atlayabiliriz.
Ну знаете, если вам ребята так жарко, можно всегда нырнуть в озеро.
Yazık, Deb için canının ne kadar yandığını hissediyorum.
Так грустно. Я чувствую, как твоё сердце страдает из-за Деб.
Işıkların yandığını gördüm.
Я увидела, что свет был включен.
"Yandı senin ateşin gözlerinde?"
Вспыхнул блеск твоих очей? " * пер. К.Д. Бальмонта
Kono'yla ikimiz o paranın yandığını gördük.
Коно и я видели, что деньги сгорели
İyi ve dürüst bir adam bu günahlardan ötürü yandı.
И хороший, достойный человек сгорел за грехи мои.
Aman Tanrım, yandık.
Господи. Боже.
Ağzım yandı!
А, горячий суп!
Ağzım yandı!
Горячий суп.
Polis aracını patlatırken yandım.
Полиция! Полиция. Не двигаться.
Bence motoru yandı.
Похоже, мотор сгорел.
Ben, sinyali duyduğunda canının yandığını söylüyor.
Бен говорит, что чувствует боль, когда слышит сигнал.
Eğer bir şeylerin yandığını görürsen, bana söyle.
Если вы видите, что что-то горит, скажите мне.
Dün akşam, 15. Birimin kuzey tarafında bir garaj daha yandı.
Прошлой ночью сгорел ещё один гараж на севере нашего участка.
Pantolonum yandı.
Мои штаны сгорели.
Yandığı zaman deri büzülür ve nefes almayı imkânsız hale getirir.
Кожа сжимается, когда горит, становится невозможно дышать.
Yandı.
Облом.
Lanet olsun, devreler yandı.
Чёрт, контур вылетел.
Yandım!
А! Горячо!
Kavisten sonra fren lambalarının yandığını görür görmez hazır ol, ve geç.
Через бугор, как только увидишь его тормозные огни, отсчитай... и входи
Charlie, çişe çıkarken de canının çok yandığını söylüyor.
Кстати головка Чарли так же горит, когда он писает.
Belki asitten yandığı için kıyafetlerini değiştirmiştir.
Может, он сменил одежду, потому что она была сожжена серной кислотой.
Işıklar yandı.
Мы дали свет.
Eğer bu ağır basarsa yandın.
Если на весах грехи перевешивают... бац, и ты не жилец.
Bu alış veriş merkezi işindekilerin hepsi yandı, haşlandı ve şişe geçirildi.
Значит, всех игроков проекта торгового центра зажарили, сварили или на шампур нанизали.
Evin yandı.
Твой дом сгорел.
* Görmüyor musun yandığını kontrol dışı şimdi *
* Разве ты не видишь, что оно неконтролируемо горит?
Ürperti noktalarımın sadece % 50'sinin işlediği yerde bile ışık yandı. Evet, evet.
У меня легкие мурашки там, где они могут быть только 50 / 50.
Çok fena yandım.
- Заклёпки переварил. - Да...
Esrar çekiyormuş gibi yaptığım sahneyi canlandırmak için çöpte küçük bi ateş yakayım dedim, saçlarım yandı.
Чтобы симулировать табачные дым, я разожгла огонь в мусорке, и огонь перешел на мои волосы.
- Yandı. Kül oldu.
Они спалили весь тот хлам
ALEX BAKER'IN OTEL ODASI Canına yandığımın havalandırması!
Святой кондиционер.
Desene yandık.
Это безнадёжно.
- Ah, canım yandı.
Отец, давай сразимся с японцами

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]