Öğle yemeği mi traduction Russe
150 traduction parallèle
Nedir o? Öğle yemeği mi?
Потом поем.
Öğle yemeği mi?
Пообедать? Да.
Öğle yemeği mi?
Ты шутишь?
- Öğle yemeği mi?
- Ланча?
Katılır mıydınız? Öğle yemeği mi?
Вы присоединитесь?
- Öğle yemeği mi?
- Поужинать?
- Öğle yemeği mi? Söylemiştim.
- Давайте после обеда.
Benimle öğle yemeği mi yemek istiyorsun?
Пообедаете со мной?
Aman Tanrım. Öğle yemeği mi yiyecektik?
- Боже, мы договаривались о ланче?
- Bu Bayan Fitzgerald'ın öğle yemeği mi?
- Это ее обед?
Bir sonraki Afrika Safarin için öğle yemeği mi hazırlıyorsun?
Готовишь ланч на пикник для своего очередного африканского сафари?
1880'lerde öğle yemeği mi yiyoruz yoksa?
у нас что обед в 1880-х?
Babamla öğle yemeği mi yiyorsun?
Пришли пообедать с моим отцом?
- Yani öğle yemeği mi yiyeceksin?
- Так ты идешь на ланч?
- Öğle yemeği mi?
Пообедать?
Öğle yemeği mi?
Пообедать?
Öğle yemeği için mi?
Пообедать?
- Bu arada öğle yemeği yediniz mi?
Кстати, джентльмены, вы уже обедали?
Alışılmış öğle ya da akşam yemeği mi?
- Обычный обед или обычный ужин?
Baba öğle yemeği vakti gelmedi mi?
Обед скоро?
Öğle yemeği sorun olmaz değl mi?
То есть, я хочу сказать, ланч подойдет?
Harika öğle yemeği, değil mi, Lis?
Замечательные бутерброды, правда, Лиз?
Bu LA rozetinin sana beleş öğle yemeği filan getireceğini mi sanıyorsun?
Что, вы думаете, что этот значок полиции Лос-Анджелеса принесёт вам бесплатный обед или что-нибудь подобное здесь?
Akşam yemeğe gidelim mi diye sorduğumda bana, "hayır, belki öğle yemeği yeriz", dedi.
- Я спросил, не хочет ли она отобедать а она : "Нет, но мы могли бы перекусить".
Tiet, Altrina'nın öğle yemeğine baktı ve, "Klingon yemeği mi" dedi?
Тиет взглянул на обед Алтрины и спросил : "Клингонская еда?"
Sana bir öğle yemeği ısmarlayacak bir kuş beyinli mi arıyorsun?
Ищешь дурачка, который угостит тебя?
- Replimat'ta öğle yemeği yiyelim mi?
- Как насчет ланча в Реплимате?
– Öğle yemeği yedin mi?
Ты ничего не поешь?
Soruların sonu yok. Renee ikinci hatta. "Öğle yemeği hâlâ geçerli mi, yoksa kendine perdelerden elbise mi yapıyorsun?" diye sordu.
Рене хочет знать, обед всё ещё в планах или ты хочешь потратить час на шитьё платья из занавески?
- Senin için öğle yemeği vakti mi?
А для тебя это что, обеденное время?
- Öğle yemeği için mi?
- На ланч?
Mongdol, öğle yemeği getirmedin mi sen?
Мон-Дол, ты не принес обед?
Acaba Maris öğle yemeği yerine kahvaltıyı tercih eder mi?
А может Марис предпочтёт обеду завтрак.
Öğle yemeği mi?
Ланч?
Öğle yemeği vakti geldi mi?
Не пора ли на обед?
Sence de öğle yemeği için biraz ağır değil mi?
Не слишком ли шикарно для такого обеда?
- Öğle yemeği için mi?
- На лэнч?
Öğle yemeği yedin mi?
Ты обедал?
Saat kaç? Öğle yemeği yedin mi?
Сколько сейчас времени?
Onunla tanışmayı bekleyemiyoruz, öğle yemeği için özel bir şey ister mi?
"Мы так надеемся наконец-то увидеть её, " и ещё, я хотела узнать, не желает ли она что-нибудь особенное на обед?
Yine de beni öğle yemeği için bulursun, değil mi?
Хотя ты все еще будешь обедать со мной, правильно?
Ben mi yaptım yoksa öğle yemeği kalabalığını mı kovdun?
Это только я, или мне удалось выгнать отсюда толпы голодных школьников?
Biraz serseri... - Mösyö öğle yemeği yiyecek mi?
- Вероятно, мсье хочет завтракать?
Öğle yemeği için biriyle mi buluşacaksın?
Ты что, обедаешь здесь с кем-то?
Öğle yemeği mi?
О, ланч?
- Düzgün bir öğle yemeği yiyebildiniz mi?
- Вы уже завтракали сегодня?
Bebegi annene birak sonra benimle ögle yemegi için bulus, tamam mi?
Ём, завези ребенка к своей маме, и встретимс € за обедом, хорошо?
Bu onun öğle yemeği mi?
Это обед?
Öğle yemeği arasında ot tüttüreceksiniz, değil mi?
О. Собираетесь покурить травку во время ланча?
Selam Miguel, konuştuğumuz öğle yemeği için geç mi oldu?
Мигель, привет, мы еще можем пообедать?
Ne, yarın öğle yemeği için mi?
Пообедать завтра?