Amateur tradutor Turco
1,918 parallel translation
Her son, Matthew, is an amateur taxidermist.
Oğlu, Matthew, Amatör bir hayvan doldurucusu.
Stupid amateur, duffer, idiot!
Iıh seni aptal amatör... Aptal!
We're just a small, amateur theatre group.
Biz sadece küçük, amatör bir tiyatro grubuyuz.
He's an utter disgrace to the traditions of the amateur stage...
O tam bi utanç kaynağı, amatör sahnenin geleneklerinden...
" This appalling lothario is a disgrace to the traditions of the amateur stage...
" Amatör sahnenin gelenekleri için büyük bir utanç kaynağı olan...
I'm an amateur, Shawn.
Ben bir amatörüm, Shawn.
Come on, Ashley, you're not talking to an amateur here. We've both seen the ugly side of the abnormal world up close.
Hadi ama Ashley, burada bir amatörle konuşmuyorsun, ikimizde anormaller dünyasının çirkin yüzünü gördük, çok yakından.
Bloody amateur!
Beceriksiz herif!
'Cause I'm an amateur in life and I prefer to keep it that way.
Çünkü hayatta bir amatörüm ve öyle kalmayı yeğliyorum.
- No. Well, apparently this guy's some kind of amateur photographer...
Anlaşılan bu adam amatör bir fotoğrafçı ve...
I was once visited by a young man, an amateur photographer.
Bir seferinde genç bir amatör fotoğrafçı ile görüşmüştüm.
This guy's an amateur.
Adam bir amatör.
I'm Shawn Spencer, police psychic, amateur daredevil, denture wearer and strawberry crepe enthusiast.
- Ben, polis medyumu, amatör sahne dublörü, protez diş kullanıcısı, çilekli krep tutkunu Shawn Spencer.
He's amateur hour compared to you.
- Sakin ol, baba. - Senin yanında amatör kalıyor.
Hi, commander, I'm Shawn Spencer, amateur dolphinologist, big fan of the briny and lemon squares.
Merhaba, kumandan, ben Shawn Spencer. Amatör yunus bilimci, tuzlu ve limonlu karelerin büyük hayranıyım.
Just the once, amateur theater.
Yalnızca bir kez, amatör tiyatroda.
Don't bring me these amateur cakes.
Bana bu amatör pastalardan getirme.
Yeah, all you amateur photographers are making this tougher on the professionals!
Evet sizin gibi amatör fotoğrafçılar profesyonellerin işini zorlaştırıyor.
This wasn't an amateur job, Sean.
- Bu amatör işi değildi, Sean.
He's an amateur photographer, I'll show you.
Amatör fotoğrafçıdır. Bak göstereyim.
That's because she's not an amateur.
O bir amatör değil de ondan.
Here's our amateur report.
Amatör raporumuz burada.
So we have a pro at work, or a very gifted amateur.
- Yani profesyonel işi. Ya da yetenekli bir amatör.
Well, forensics on the bombs, mostly amateur stuff.
Biliyorum. Ekipler bombaları araştırıyor.
Except David said that the bombs are purely amateur hour, and these break-ins are all high-end jobs.
David bombaların amatör işi olduğunu, ancak saldırıların profesyonel işi olduğunu söyledi ama.
I'm not an amateur, so we can skip ahead to where the big boys play.
Amatör değilim, bunları geçip profesyonelce konuşalım.
got to love amateur sports.
Amatör sporlar seviliyor.
I'm from the amateur theater group.
Amatör bir tiyatro grubundanım.
I wouldn't have anybody, uh, attempt it if you're amateur or if you're faint of heart.
Amatörseniz ya da zayıf bir kalbe sahipseniz, böyle bir şeye kalkışmayın derim.
Lower Linx is part of the amateur scene.
Lower Linx amatör camianın bir parçasıdır.
The AAU is the Amateur Athletic Union, and they host national championships for each age group, kind of like the NCAA championships.
AAU * amatör atletizm birliğiydi. Onlar her çeşit yaş grubu için ulusal şampiyonalara ev sahipliği yapıyorlardı bir çeşit NCAA * şampiyonası gibi.
Ohio State high-school officials are determining whether James has forfeited his amateur status by accepting a $ 50,000 vehicle.
Ohio Eyalet Lisesi yetkilileri James'in 50.000 $'lık bir aracı kabul etmesiyle amatör durumunu kaybettiğini belirlediler.
I do not know about you, but I will not put my life in the hands of the assault Amateur Juan.
Seni bilmiyorum ama ama ben hayatımı bir grup gönüllü swat takımına bırakmayacağım.
It was an amateur...
Saldırıyı yapan bir amatörmüş.
As the amateur you are, you left a treasure trove for the technicians.
Senin gibi bir amatör, gider teknisyenler için bir define bırakır.
Amateur.
Amatör!
He's too unstable. Their amateur telepath tried shutting off his power.
Amatör bir telepatik güçlerini bastırmaya çalışmış.
I'm an amateur photographer, actually.
Hatta amatör fotoğrafçıyım.
I could do the photographs, because I said I was an amateur photographer!
Fotoğrafları ben çekerim, zaten amatör fotoğrafçı olduğumu söylemiştim.
- An amateur he may be, but...
- Amatörce belki, fakat...
Is she really an amateur?
Gerçekten amatör mü?
No, if he's an amateur, everyone will know right away.
Hayır, eğer bir amatörse olmaz. Artık herkes biliyor.
Baek Jung-koo has won the amateur boxing championship!
Baek Jung-koo kazandı! amatör boks şampiyonu!
He publicised some new findings on the properties of numbers by an unknown amateur who would end up rivalling Descartes as the greatest mathematician of his time, Pierre de Fermat.
İleride, zamanının en büyük matematikçisi olma konusunda Descartes'in rakibi olacak... bilinmeyen bir amatörün, sayıların özellikleri ile ilgili... bazı yeni bulgularının reklamını yaptı.
He may have looked like an amateur, but he took his mathematics very seriously indeed.
Amatör gibi görünmüş olabilir... ama aslında matematiği çok ciddiye alıyordu.
And with apologies to my mothen I wish to remain an amateur
Ve annemden özür dileyerek, amatör kalmak istiyorum.
Amateur...
Amatörler...
I also do a little amateur magic myself.
Amatör olarak ben de sihir yaparım.
Whoever he was, he was no amateur.
Bu adam her kimse amatör değil.
Amateur.
- Amatör.
The bain of our business Martin, the gifted amateur.
Yetenekli amatörler.