Cellphone beeps tradutor Turco
93 parallel translation
Are these, like, people who used to be famous or something? that's right. [cellphone beeps ] [ chuckling] this is not working.
Bunlar ünlü vs. gibi insanlar değil mi? Bu işe yaramıyor.
[Cellphone beeps] Um... My Italian's not perfect, but it says, uh...
İtalyancam iyi değil ama diyor ki,
[CELLPHONE BEEPS] I WANT TO TALK TO HER!
Onunla konuşmak istiyorum.
'cause I'm having a party. [cellphone beeps]
Çünkü partiyi ben veriyorum.
[Cellphone beeps] Grace : Yeah. Ro :
Evet.
[Cellphone beeps]
[Telefon bipler]
I need to speak with... [cellphone beeps]
Onunla konuşmam- -
[cellphone beeps] Hello.
Alo?
[cellphone beeps] Maybe I wasn't clear.
Galiba derdimi anlatamadım.
[Cellphone beeps] Oh, hey, grandma.
Selam, büyükanne.
Yeah, bye. [cellphone beeps]
Evet, görüşürüz.
I'll talk to him and see what the police have got. [Cellphone beeps]
Tanıdığım biri var. Onunla konuşup polisin neler bildiğini öğrenmesini isteyeceğim.
I'll be right there. [Sighs ] [ Cellphone beeps]
Birazdan geliyorum.
You're just being evaluated. [Cellphone beeps]
Sadece değerlendirmedesin.
- Thank you, Don Orestes. - [Cellphone beeps]
Teşekkür ederim, Don Orestes.
[Cellphone beeps] George : Go ahead.
Devam edin.
[Cellphone beeps] Don't get mad at me for what I'm about to say, but I have to say it.
Söyleyeceğim şey için bana kızma ama kesinlikle söylemem lazım.
[Cellphone beeps] You told me Daniel Douglas was drunk, that he hit his head in the bathroom.
Bana, Daniel Douglas'ın sarhoş olduğunu ve kafasını banyoda çarptığını söyledin.
[Cellphone beeps] We could go public, but then you're relying on the media not to screw this up.
Halka gidebiliriz, o zamanda batırmamak için medyaya sığınmamız gerekecek.
[Cellphone beeps] Did you hear the rumor about the first lady asking about a paternity test?
First Lady'nin babalık testi hakkındaki dedikoduları duydun mı?
[Cellphone beeps] What did I tell you about being smart, Rosen?
Sana akıllı olman hakkında ne demiştim Rosen?
[Cellphone beeps] My buddy on Wall street.
Wall Street'teki dostum.
[Cellphone beeps] Hey.
Hey.
[Cellphone beeps] I have to stop this.
Bunu durdurmalıyım.
[Cellphone beeps] The broker gave up the address tied to Adnan's transactions.
Yatırımcı Adnan'ın bulunduğu yerin adresini verdi.
- Bye-bye. - ( Cellphone beeps )
Bye-bye.
[Cellphone beeps] Oh, yes, we did it!
Evet, başardık!
[Cellphone beeps] This could be the end of the fertility crisis.
Bu doğurganlık krizinin sonu olabilir.
[Cellphone beeps] Change of plan.
Plan değişti.
Maybe we should have gone with Baelfire. [cellphone beeps]
Belki de adını Baelfire koymalıydık.
- [Cellphone beeps] - Walt.
Walt.
I got to call you back. [cellphone beeps ] [ pounding on door] asher :
Seni sonra ararım.
[cellphone beeps]
- Annie?
[Cellphone beeps] Dr. Devlin.
- Dr. Devlin.
[cellphone vibrates ] [ cellphone beeps]
Vay! Tek elle!
[Cellphone beeps] I have discovered a new hobby.
Yeni bir hobi keşfettim.
[Cellphone beeps] Yeah.
Evet.
[cellphone beeps ] [ sighs] There's the prettiest mother in Texas.
- İşte Teksas'ın en güzel annesi.
[cellphone beeps ] [ sighs] Lew is freaking out.
Lew'ün tepesi attı.
[cellphone beeps ] [ sighs] Come on, Maura.
Hadi, Maura.
[cellphone vibrates ] [ beeps] Sergeant Korsak.
Çavuş Korsak.
Okay. [cellphone beeps]
Tamam.
[cellphone rings ] [ cellphone beeps] Mama.
Anne.
- [Cellphone beeps]
Dur, dur.
[Cellphone beeps] Call her.
- Ara O'nu.
[Cellphone rings, beeps] Give me some good news, Liv.
Bana iyi haberler ver Liv.
[Cellphone rings, beeps] Cyrus Beene.
Cyrus Beene.
[Muffled ] But- - [ Cellphone rings, beeps]
Ama...
[Cellphone beeps] Hi, Maura. What do you got?
Maura, ne buldun?
- I hear that. - [cellphone rings, beeps]
Anladım.
[cellphone rings ] [ cellphone beeps] Nate :
Şanslı mıydık?