Cork pops tradutor Turco
29 parallel translation
[Cork Pops ] [ Gasps] My carpet!
Halım!
[Cork Pops ] What's the matter? [ Screams]
Ne oldu?
[Cork Pops]
Mutlu yıllar!
( Cork pops )
( Mantar fırlar )
Three, two, one... ( cork pops ) ( laughs )
Üç, iki, bir... [mantar fırlar ] [ herkes gülüyor]
[CORK POPS ] [ LIQUID POURING]
KAHYA NE GöRDü?
When the cork pops, the deal is done.
Mantar patladığında, antlaşma tamamdır.
[CORK POPS] - Well, you can put that away.
Sen de şişeyi yerine kaldır.
yay! ( cork pops )
Yaşasın!
[Door opens ] [ Cork pops ] [ Blows]
Özgürsün.
You and I can resume fighting after dinner, but in the meantime, let's just make the best of it. Shall we? ( Cork pops )
Yemekten sonra tartışmaya devam edebiliriz ama şu an elimizden gelenin en iyisini yapalım, olur mu?
When one door closes, another one opens. [Cork pops]
Bir kapı kapanırsa, başka bir tane açılır.
( Cork pops ) Ooh! Ahh. And by the way, this is step one of a two-step process.
Bu arada, iki basamaklı bir işin ilk basamağıydı bu.
[Cork pops] Normal is also a little bit boring.
Normal olan biraz sıkıcı olabiliyor.
Sau mein. [Cork pops]
Sau mein.
( cork pops ) But is a double mastectomy the right way?
( mantar çıkar ) Ama bir çift mastektomidoğru yolu nedir?
Right before the cork pops, you know?
Tam patlamadan iste.
- [cork pops ] - [ gasps] John, how sweet.
- [Mantar pops ] - [ soluk soluğa] John, ne kadar tatlı.
( CHAMPAGNE CORK POPS ) - We always used to come here, didn't we?
Ama çıkış tarihin belirlenince bunu sonlandırdım.
[Cork pops, liquor sloshes] Do you never have one yourself?
Sen içmez misin?
( cork pops ) CABLE :
Düşman alarmı.
Call me whatever pops your cork.
Beni her nasıl istersen öyle çağırabilirsin.
This is where he usually pops the cork.
Genelde bu noktada iş biterdi.
I'm going to get inside your hippie tub, and against everything I believe in, let this baby swim out of me, and hopefully it pops and surfaces like a cork.
Senin şu hippi küvetine gireceğim, ve tüm görüşlerime karşı da olsa, bu bebeğinden bende yüzerek çıkmasına izin vereceğim, ve umarım çıkar çıkmaz bir mantar gibi suyun yüzeyine çıkar.
[CORK POPS AND ELIZABETH GASPS]
- Benjamin!
( Cork pops ) - Oh!
- Oh!
The hourglass tip is like a cork that pops and releases a lethal shotgun blast of pellets.
Kum saati şeklinde uç bir tıpa gibi. Çıkıyor ve ölümcül saçma tanelerini ortaya çıkarıyor.
So he pops the cork and takes this big swig in front of all of us.
Mantarı açtı ve hepimizin önünde şişeyi kafasına dikti.
I think he's worried about what will happen if he pops the cork.
Kendini kaybetmekten korkuyor.