English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ C ] / Critique

Critique tradutor Turco

157 parallel translation
I want a critique of the mission first thing in the morning.
Sabah ilk iş, görevin eleştirisini istiyorum.
where a few people put into practice... a systematic questioning of all the works and diversions of a society, a total critique of its notion of happiness.
burada birkaç insan bir toplumun tüm eserlerinin ve eğlencelerinin sistematik bir sorgulamasını gerçekleştiriyor, bu toplumun mutluluk kavramının tam bir eleştirisini yapıyordu.
The documentary you are about to see is called'Critique of Separation'.
İzlemek üzere olduğunuz belgeselin adı'Ayrışmanın Eleştirisi'dir.
This general critique of separation... obviously contains, and conceals, some particular memories.
Ayrışmanın bu genel eleştirisi... bazı özel anıları... belirgin biçimde içerir, ve saklar.
I love to talk film discuss, to critique.
Filmler hakkında konuşmayı... tartışmayı, eleştirmeyi severim.
But the critique that attains the truth of the spectacle... discovers it as the visible negation of life ; as a negation of life... become visible.
Fakat gösterinin asil niteligini idrak eden bir elestirmen, onun hayatin görünür bir inkari oldugunu ortaya çikarir... görünür bir hal alan bir inkar.
It is the critique of the totality, and historical critique.
Her seyi kapsayan bir elestiri olmalidir ve temeli tarihe dayanmalidir.
The style which contains its own critique... should express the domination of present critique... over its entire past.
Içinde kendisinin elestirisini tasiyan bu biçem, simdiki elestirinin tüm geçmisi üzerindeki egemenligini ifade etmelidir.
This theoretical consciousness of movement, in which the very trace of movement should be present, manifests itself by the overturning of established.. relations between concepts, and by the detournement of all the acquisitions of previous critique.
Izleri kendi içinde görünür kalmak zorunda olan bir hareketin böylesi bir teorik bilinci, kavramlar arasinda kurulu iliskilerin tersine çevrilmesi ve önceki tüm... elestirel çabalarin elde ettigi basarilarin détournementleri ile ortaya çikar.
Detournement has based its cause on nothing... exterior to its own truth as present critique.
Détournement, hedefini yalnizca günümüzün elestirisi oldugu gerçegine dayandirmaktadir
The proletarian revolution is this critique of human geography, through which individuals and communities... must construct the sites and events... corresponding to the appropriation, not only of their labor, but of their total history.
Proleter devrimi, beseri cografyanin elestirisidir ve bu elestiri araciligiyla bireyler ve toplumlar artik yalnizca isleriyle degil, tüm tarihin tahsisiyle orantili mekan ve olaylar yaratabilir.
It carries the revolution which can leave nothing outside itself, the requirement of the permanent domination... of the present over the past, and the total critique of separation ;
Hiçbir seyi kendisinin disinda birakamayacagi bir devrimi, ve ayriligin elestirisini temsil eden bir devrimi dogurur ; bu devrimi uygulamaya geçirmek için uygun eylemleri kesfetmesi gerekmektedir.
KlTT, critique the writing some other time, will you?
KITT, yazı kritiğini sonra yapalım, olur mu?
Please don't be sad or reproach yourselves with the situation or consider it as a form of critique or whatever.
Size yalvarıyorum, üzülmeyin. Kendinizi suçlamayın. Ve bunu bir çeşit tenkit olarak algılamayın.
Tell me when the critique is over.
Eleştirilerin bittiğinde, söyle.
- critique OF PURE REASON
- SAF AKLIN ELEŞTİRİSİ
While I didn't want to get too involved we found ourselves questioning the possibility of synthetic a priori judgments like in the Critique of Pure Reason.
Çok fazla derinlere dalmak istemesem de kendimizi Saf Aklın Eleştirisi'ndeki gibi sentetik apriori yargılarının olabilirliğini sorgular halde bulduk.
As discussed in the Fleeber treatise, Guns and Provolone what are the similarities between Karl Marx's "Das Kapital..." ... Immanuel Kant's Critique of Pure Reason and the Lake Tahoe scene from "Godfather II"?
Fleeber'ın Silahlar ve Provolone incelemesindeki gibi Karl Marx'ın Das Kapital'ı, İmmanuel Kant'ın Saf Mantığın Eleştirisi ve Baba II'deki Tahoe Gölü sahnesi arasındaki farklar ne?
But his critique of the situation provoked reactions from all political parties.
Ama duruma getirmiş olduğu eleştiri bütün politik partilerden tepki almasına neden olmuştu.
A lesser critic would have wasted our time by presenting a well-thought out, point-by-point, constructive critique of this show.
Daha kötü bir eleştirmen düşünülmüş, açıklayıcı ve yapıcı bir eleştiri sunarak zamanımızı harcayabilirdi.
It was a minor critique.
Sadece küçük bir eleştiriydi.
Let's skip the technical critique.
Teknik eleştiriyi bırak.
I wanna start videotaping the traumas so we can critique our work.
Travmaları filme çekip yaptığımız işi eleştireceğiz.
Meantime, we can play back the tape critique your technique.
Bu arada, kaseti oynatıp tekniğini eleştirebiliriz.
Is your Film a critique of the increasing prudishness of modern society?
Filminiz bizim modern cemiyetin iffet taslamasını mı tenkit ediyor? Hayır.
I mean, is this some kind of critique?
yani, bu bir çeşit eleştri mi?
No, it's not a critique, it's just what happened.
Hayır, eleştri değil, sadece olan şey.
The point ofthis course is not to critique popular American culture.
Bu derste amacımız popüler Amerikan kültürünü vermek değil.
I just hope this critique goes OK tomorrow.
Yarınki eleştiriler iyi gider diye dua ediyorum.
I just wanted to say thank you for, uh... the grade and the critique.
Not ve eleştiri için teşekkür etmek istiyorum.
He is a kind of implied or unstated critique of the Wayne character.
Açıkça ifade edilmese de, ima yoluyla da olsa... Wayne karakterinin eleştirisiydi.
I appreciate the critique.
Eleştirini takdir ediyorum.
- Transcendentalism took its name... -... from Kant's Critique of....
- Transandantalizm, Kant'ın hangi eserinden alınmıştır?
Our critique began as all critiques begin :
Eleştirimiz diğer tüm eleştiriler gibi başladı :
I don't need your critique, okay?
Senin eleştirilerine ihtiyacım yok, tamam mı?
- I want a serious critique.
- Ciddi bir eleştiri istiyorum.
You have to trust a true compliment as much as a critique.
Eleştiriye olduğu kadar içten bir övgüye de güvenmelisin.
Why don't you show me your technique, and then I'll critique it.
Neden sen bana kendi tekniğini göstermiyorsun?
- Surprised you didn't critique the kiss.
- Öpücüğü eleştirmediğine şaşırdım.
I can only assume since it's your day off you came here for playful banter and to critique my hygiene which is sweet of you.
Bugün izinli olduğuna göre buraya biraz eğlenmeye ve kişisel hijyenimle dalga geçmeye geldin.
Too bad you didn't show up today and hear Hetson's brilliant critique of my e-mail.
Bugün dersle birlikte Hetson'ın e-postam hakkında yaptığı harika yorumu da kaçırdın.
You can give nurses orders, but cannot critique.
Hemşirelere emir verebilirsin ama çalışmalarını eleştiremezsin.
No offence, and other obligatories but I'm as ill-suited to analyse your doubt as you are to critique my film.
Sen de alınma ve yanlış anlama ama, senin filmimi eleştirmekten çekindiğin kadar ben de senin güvensizliklerini psiko analiz etmek istemiyorum.
Yes, care to critique?
Eleştirilerini duyalım.
I have to read and critique some theoretical conceptual bullshit.
Teorik, kavramsal bir zırvalıgı okumam ve eleştirmem gerekiyor.
Clark Kent is Superman's critique on the whole human race.
Clark Kent, Süper Adam'ın tüm insan ırkına yönelttiği bir eleştiridir.
Sorry about taping over the action, but i thought instead of yet another tape of boring old sex in your cupboard, it might be useful for me to give you a bit of a critique.
Bunu sevişmenin üstünü çektiğim için üzgünüm ama düşündüm de dolabında duran sıkıcı bir seks kasetinin yerine, sana küçük birkaç eleştiri yapmam daha faydalı olur.
How many times do you have a famous artist to critique your work, share his creative insight?
Ünlü bir ressamın çalışmalarını eleştirip yaratıcı sezgilerini paylaşması fırsatını kaç kez bulabilirsin ki?
Is this some sort of critique of my work?
Bu benim işime yönelik bir eleştiri mi?
So I can't critique it because I wanted to see it?
- Ben istedim diye eleştiremez miyim?
I can't critique these things.
Yazar sensin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]