Dreaming tradutor Turco
4,769 parallel translation
Even though I didn't end up marrying Brenda Walsh and fell in love with Bryan Collins instead, one constant has stayed the same... I never stopped dreaming of having a son.
Brenda Walsh'le evlenmiş, onun yerine Bryan Collins'e âşık olmuş olsam da bir şey hep aynı kaldı erkek çocuk istemeyi hiç bırakmadım.
♪ You're in love ♪ When you walk in a dream ♪ But you know you're not dreaming, signore ♪
Ne zaman bir rüyada yürürsen... aslında rüya olmadığını anlarsın bayan.
Do you really want to listen to your insufferable boss another day, or are you ready to start that business you've been dreaming of?
Çekilmez patronuna bir gün daha katlanmak istiyor musun yoksa hayalini kurduğun işine başlamaya hazır mısın?
As his empire crumbled, he tried to control what was left of the German Army. But he also spent his time dreaming of this...
1934'deki Muenster kilise geçit töreninde haç yerine gamalı haç kullanılmış bayrakları sallayanlar Protestan kilisesinin Nazi destekçisi Alman Hıristiyan Hareketi üyeleriydi.
Just saying things that didn't make any sense, like she was dreaming or something.
Mantıklı olmayan şeyler söylüyor, rüyada gibi.
I wasn't dreaming.
Rüya görmüyordum.
You want that toy so that your child will sit still for a couple of seconds and give you some peace and quiet so you can finally open that delicious bottle of Merlot that you've been dreaming about since 10 : 00 A.M. this morning.
Çocuğun iki dakika rahat dursun, sana biraz huzur versin sen de sabahın onundan beri hayalini kurduğun o leziz Merlot şişesini açabilesin diye istiyorsun.
But he also spent his time dreaming of this... The city of Linz in Austria. Hitler had gone to school here and his parents were buried in one of Linz's suburbs.
Aynı zamanda şunun hayalini kuruyordu Avusturya'daki Linz Şehri.
You've been dreaming about this wedding for so long
Uzun süredir bu düğünün hayalini kuruyordun.
Dreaming of cracking a great big juicy murder case, eh?
Büyük ses getiren bir cinayeti çözmeyi hayal ediyorsunuzdur.
What kind of dream is he dreaming?
İyi ki gitmedin, iyi ki...
Was I dreaming?
Rüya mıydı?
Hope he doesn't mean that British dog-man I'm always dreaming about.
Sürekli rüyamda gördüğüm şu İngiliz köpek adamı kastetmiyordur umarım.
And why was I dreaming of two brightly colored and radical young men?
Ve ben neden rüyamda parlak renkli ve harika genç 2 adam görüyordum?
What are you dreaming in there?
Ne düşlüyorsun?
Vishnu sleeps, floating on the shoreless cosmic ocean... and we are the stuff of his dreaming.
Vişnu kıyısı olmayan kozmik bir denizin üstünde süzülerek uyuyor. Bizler onun rüyasında gördüğü şeyleriz.
I was just dreaming, you brat!
Sadece hayal ediyordum, ufaklık.
Tell me I'm dreaming, that it will be over soon.
Rüya gördüğümü, geçtiğini söyle.
I've been dreaming you right.
Seni hayal ediyorum.
We've all been dreaming about our own weddings.
Hepimiz düğünümüzü hayal ediyoruz.
I was dreaming... I was dreaming and I can't remember...
Rüya görüyordum ama hatırlayamıyorum.
I keep dreaming I've being lost in a maze.
Uyuduğumda kendimi bir labirentte kapana kısılmış olarak görüyorum.
Dreaming?
Rüya mı bu?
Dreaming?
Rüyada mıyız?
If that lazy, fat fucker spent less time dreaming about Hollywood and more time promoting me, then the streets would be safer for everybody.
Bu şişko ve tembel dalyarak sürekli Hollywood'u hayal edeceğine beni terfi etmeyi akıl etseydi, sokaklar herkes için çok daha güvenli olurdu.
♪ when you're dreaming
"rüya zamanı"
♪ when you're dreaming
"sizin hayal zamanınız"
I know I'm dreaming.
Rüya gördüğümü biliyorum.
- It's this thing, Wanda... I haven't stop dreaming about Melanie.
- Mesele şu ki Göçer Melanie'yi rüyamda görmeye bir son vermeliyim.
- I'm dreaming about you too. I miss everything about her.
- Ben de seni rüyamda seni görüyorum.
I want the life we've been dreaming about since we were kids.
Çocukluktan beri hayalini kurduğumuz hayatı istiyorum.
We've been dreaming about that since we were kids.
Çocukluktan beri onun hayal ediyoruz.
I hope this doesn't sound weird, but I think I've been dreaming about you... every night for months.
Umarım garip karşılamazsın ama aylardır her gece rüyamda seni görüyorum.
Are you actually dreaming right now?
Şu anda rüya mı görüyorsun yoksa?
Dreaming is for humans.
İnsanlar rüya görür.
So much for dreaming.
Bu kadar rüya yeter.
Dreaming.
Rüya görüyoruz.
Stop dreaming, Justin.
Hayal kurmayı bırak, Justin.
Stop dreaming, you dunderhead!
Kes rüya görmeyi, seni kümülüs kalvüs!
I've been dreaming about this trip!
Hep bu turnenin hayalini kurdum.
I wanna be dreaming of all them hookers that you deprived me of.
Rüyamda beni yoksun bıraktığın bütün o fahişeleri görmek istiyorum.
All I'm saying is quit dreaming and get realistic.
Sadece hayal kurmayı bırak ve biraz gerçekçi ol
I think you're dreaming.
Bence rüya görüyorsun.
This would happen while I was awake, dreaming, I couldn't tell the difference.
Uyanıkken ya da rüyada bu gerçekleşebiliyordu ayırt edemiyordum artık.
Let me get this straight, you two froot loops were making out in the bathroom and just dreaming up these scenarios?
Bir şeyi açıklığa kavuşturayım, siz ikiniz lavaboda mercimeği fırına verdiğiniz sırada bu senaryoyu mu tasarladınız?
I was dreaming that
Ben bir rüya gördüm.
How do I know if I'm dreaming?
Rüyada olmadığımı nereden bileceğim?
Maybe it's better over there, dreaming.
Belki diğer tarafta, hayal aleminde olmak daha iyidir.
A kind of John Lennon-like revolutionary, dreaming of a better world.
John Lennon'vari bir devrimci, daha iyi bir dünya düşlüyor.
I remember dreaming of this moment.
Hep bu anı düşlemiştim.
I think you're dreaming.
- Galiba rüya görüyorsun.