Experiment tradutor Turco
4,689 parallel translation
- YOU TWO CAN FEEL FREE TO EXPERIMENT ON YOUR OWN TIME.
İkiniz kendi zamanınızda bunu denemekte özgürsünüz.
This is the stuff we use for the experiment.
Deney için kullandığımız şey bu.
It's actually 100 pins fired into my nervous system, and it linked my nervous system to different pieces of technology. So one experiment we did was that when I opened my hand and closed my hand,
Yaptığımız bir deneyde,... ben elimi açıp kapadığımda,... beynim bu sinyalleri, robot elin de açılıp kapanması için gönderiyor.
Every time I do this experiment, I'm amazed that there are these things there.
Prensipte, çok daha büyük şeyleri kaldırabiliriz böyle bir teknolojiyle.
My friend, if you promise to change the subject, I am ready to volunteer myself to this experiment at the time of my death.
Dostum, eğer konuyu değiştirmeye söz verirsen, ölüm zamanım geldiğinde bu deney için gönüllü olmaya hazırım.
It was about five minutes to eight when, taking the patient's hand, I begged him to state as distinctly as he could to Dr. I whether he was entirely willing that I should make the experiment of mesmerizing him in his then condition.
Hastanın elini tutup, içinde bulunduğu durumda deneyin bir parçası olarak onu hipnoz etmeme rızası olduğuna dair, Doktor L'ye fikrini olabildiğince açıkça ifade etmesini istirham ettiğimde saat sekize beş vardı.
The experiment is completed. But... are we sure he's dead?
- Peki... öldüğünden emin miyiz?
It was on Friday last that we finally resolved to make the experiment of awakening, or attempting to awaken him.
En nihayetinde, onu uyandırmaya ya da bunu denemeye karar verdiğimizde günlerden Cuma idi.
Just a little personal experiment.
Kişisel bi deneyim yaşadımda.
What was the stimulus used by Pavlov in his experiment?
Pavlov'ın deneyindeki uyarıcı neydi peki?
all for an idea, a free Greece, an Athenian experiment called democracy.
Hepsi de bir fikir uğruna : Özgür Yunanistan adına "demokrasi" denen bir Atina deneyi için.
I had to experiment and try all kinds of things.
Her şeyi tecrübe etmeliydim.
Tonight's experiment represents the culmination of three years of work...
Bu geceki deneyimiz üç yıllık bir çalışmanın...
Was I an experiment?
Öylesine bir deneyim mi?
This isn't some social experiment.
Bir çeşit sosyal deney değil.
Look, Lamb's experiment is crumbling, Eliza.
Lamb'in bu girişimi sonuç vermeyecek, Eliza.
Dear friends. A few hours ago we celebrated the arrival of a new century, and in a few hours more, we shall celebrate the dawning of a new day in this, the grand experiment we have been conducting together.
Sevgili dsotlarım birkaç saat önce yeni bir yüzyılın gelişini kutladık birkaç saat sonra da şafak sökerken, beraber hazırladığımız bu muazzam deneyle yeni bir günü hep beraber kutlayacağız.
So, here's how I'd like to conduct our little experiment.
Peki, küçük deneyimizi şöyle yürüteceğiz ;
A little science experiment you got going on?
Deney mi yapıyorsunuz?
A work of art, an experiment in cinema, a consolation.
Sanatsal bir çalışmaya, sinemada deneye bir teselliye
Go back in there with that fuckin'experiment and ask for our money back?
Lanet yere tekrar girip ve paramızı kadından geri mi isteyeyim yani?
Do you want to do a social experiment?
Sosyal deney yapmak ister misin?
We're like this incredible experiment right now, we're lab rats.
Sanki şu anda inanılmaz bir deneyin parçalarıyız deney faresi gibiyiz.
Experiment.
Deneme.
Your job is to document each step of the experiment.
Senin işin, deneyin her adımını belgelemek.
Okay so, good Brian... Welcome to... experiment.
Yeterince adil, neyse Brian deneye hoş geldin.
And how did you get involved with the experiment?
Sen bu deneye nasıl dâhil oldun?
Well, Brian, welcome to experiment.
Brian, deneye hoş geldin.
I can not allow the experiment is corrupt By outside influences.
Dış etkenlerden dolayı deneyin zarar görmesine göz yumamam.
They cut the funding of the experiment.
Deneyin finans akışını kesiyorlar.
Krissi, Harry... let the experiment continue with it, whatever it is, I understand.
Krissi, Harry ya deneyden vazgeçin, ya da benimle olun kararınızı saygıyla karşılarım.
- The "experiment".
- "Deney"
El "experiment".
Deney.
Te leaves them of the, ¿ es eso part... Experiment...?
İkisini de mi sikiyorsun, bu da deneyin bir parçası mı?
Can we stop the experiment if you want, now. No.
- Eğer deneyi durdurmamızı istersen, dururuz.
The government shut down Krei's experiment.
Hükümet, Krei'nin deneyini durdurdu.
No No. if i had they would caged me in a laboratory for experiment.
hayır hayır. onlara söyleseydim beni bir labaratuara deney yapmak için hapsederlerdi.
What truth comes from what type of experiment?
Hangi gerçek hangi deneyden geliyor?
It won't affect the experiment.
Deneyi etkilemez.
"Experiment in literary investigation".
"Edebi Soruşturma Deneyi".
Well, now, it's a beautiful sunny day, just perfect for our experiment.
Pekâlâ, hava güneşli ve güzel. Deneyimiz için mükemmel.
The metal could contaminate the experiment.
Metal, deneyi kirletebilir.
Whereas, Mr Turner, had I done the same experiment using the red end of the spectrum, this needle would not have been magnetised.
Oysaki Bay Turner, aynı deneyi tayfın kırmızı bölümünü kullanarak yapsaydım bu iğne manyetikleşmeyecekti.
- How's the grand experiment?
Büyük deneyin nasıl gidiyor?
You want to experiment on him?
- Üzerinde deney yapmak mı istiyorsun?
Josh, I'm letting you know now for your own good, this experiment is over.
Josh, Kendi iyiliğin için bilmeni isterim ki? Bu deney artık bitti.
It's a weather experiment.
Hava durumu deneyi.
You are a failed experiment in mutation.
Mutasyonun başarısızlığa uğramış deneklerisiniz.
There's a thought experiment in the field of ethics... known as the Trolley Problem.
Törebilim alanında Vagon Problemi olarak bilinen bir düşünce deneyi vardır.
to share and experiment. Dad, please.
Baba, lütfen.
For the cyborg experiment, what I had was this little device.
Sinir sistemimi, farklı teknoloji parçalarına bağlıyor.