English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ F ] / Formally

Formally tradutor Turco

709 parallel translation
They're not like living people... who can formally explains their situations and asks you for your help.
Kibarca gelip durumlarını anlatmıyor ya da yaşayan insanlar gibi özür dilemiyorlar.
Allow me to formally introduce myself.
Kendimi tanıtamadım.
- Mr. Joo Joong Won. I would like to formally invite you over to my place tonight.
Bay Joo Joong Won, durum buysa sizi resmi olarak evime davet etmek istiyorum.
Then, I will formally accept your invitation.
O zaman ben de resmi olarak kabul edeceğim.
They wouldn't regard the marriage as authentic... unless it were formally announced at a dinner table, you know?
Anlarsın işte, resmi bir akşam yemeğinde duyurulmadığı sürece... evliliği tam olarak geçerli saymazlar.
Everything is arranged very formally.
Her şey çok resmi olarak düzenlenmiştir.
- Not formally, but I saw him die.
- Resmi olarak hayır, ama ölüşünü gördüm.
Whom I formally accuse of plotting, conniving, and scheming this entire scam.
Bütün bu entrikayı planlamak ve suç ortağı olmakla resmen suçladığım kişiler.
The lady, these gentlemen and myself are part of a single council that brings together all the veteran groups who were formally rivals.
Bu bayan, bu beyler ve şahsım, fiilen birbirlerine hasım olan tüm eski asker gruplarını bir araya getiren yegane konseyin üyeleriyiz.
But, two weeks later, the English General Sturge, formally proclaimed that the only flag that is to fly over the French town hall, over the French town of Diego Suarez is the French flag.
Lakin, iki hafta sonra İngiliz generali Sturge, Diego Suarez'deki Fransız kentindeki, Fransız Belediye Sarayı'nda dalgalanacak yegane bayrağın Fransız bayrağı olduğunu resmen ilan etti.
The church finds Joan untouched, religious and pure at heart, - and says so formally.
Kilise Joan'ın el değmemiş, dini bütün ve temiz kalpli olduğuna karar verdi... ve bunu resmen açıkladı.
He came to decline our engagement formally.
Nişanımızı resmi olarak bozmaya geldi.
Pardon me, we haven't met formally.
Kusuruma bakmayın, resmi olarak tanışmadık.
... bachelor, and party of the first part to ask of you, strictly and formally, here Mary Kate Danaher, spinster and party to the second part...
Bekar, birinci tarafın iştirakçisi olarak şunu soruyor, tabii açık ve resmi olarak Mary Kate Danaher, evde kalmış kız... Ve ikinci tarafın iştirakçisi...
"The tenants are hereby formally notified of the eviction... " granting them 20 days... " to vacate the premises located at... etc., etc.
"Böylelikle kiracılar resmen ihtar edilmiş olup kendilerine tanınan 20 gün içerisinde kiralanmış olan meskûnu boşaltmaları hususunda, vs. vs."
At three o'clock on April 8th, my duties, my privileges as a servant of God, were formally terminated.
Tanrı'nın bir hizmetkârı olarak ayrıcalıklarım resmen sona erdi.
Let me formally introduce you, this is William Colbert...
Sizi tanıştırayım. Bu William Colbert...
You are hereby formally invited for a glass of wine.
Şu anda, bir kadeh şarap için resmen davet edilmiş bulunmaktasınız.
Alexander asks that we now formally proclaim him a god, son of Zeus Ammon.
Alexander, şimdi de kendisini resmen tanrı olarak ilan etmemizi istiyor Zeus Ammon'un oğlu olarak.
"At 10 : 20, the Russian national anthem will be played, and Her Majesty will formally present her granddaughter -"
" 10 : 20'de, Rus Milli Marşı çalacak... ve Majesteleri torununu resmen tanıtacak...'" - Bayanlar baylar...
Are you formally challenging me... to undertake a journey around the world in 80 days?
Bana 80 günde dünyanın etrafını dönemeyeceğime dair meydan mı okuyorsun?
I'm not easily shocked, but I did expect people to dress a bit more formally... before sitting in front of their sets.
Kolay kolay şoke olmam ama yine de insanların televizyonlarının başına geçmeden önce biraz daha özenli giyinmelerini bekliyordum.
" formally accepted a
" Goerge Tiffany tarafından
We'll formally arraign the defendant on his return.
Döndüğünde davalıyı huzura çağırıp suçunu tebliğ edeceğiz.
Dear children, you will have five days of instruction and preparation... before you are formally admitted as postulants by the Superior General.
Sevgili çocuklar, Kıdemli General tarafından hemşire adayı olarak resmen kabul edilmeden önce... yönerge ve hazırlıklar için beş gününüz olacak.
Tomorrow, in the chapter hall... the Superior General will admit you formally into the congregation.
Yarın, okuma salonunda... Kıdemli General sizleri resmen cemaatimize kabul edecek.
And I protest it formally.
Resmen karşı çıkıyorum.
He speaks formally.
O resmi konuşur.
Formally, a fixture Of the summer,
Eskiden yaz mevsiminin demirbaşıydı.
Formally, a rather m inor Component to a hot july.
Sıcak bir temmuz ayının oldukça küçük bir öğesiydi.
Turn out your pockets and handbags and give your names and addresses, then you will be formally charged.
Cepler ve çantalar aranacak isim ve adres tesbiti yapılacak. daha sonra resmi işlem yapılacaktır..
Mr Berman, we haven't been formally introduced, but I'm Mag Wildwood from Wildwood, Arkansas.
Bay Berman, resmen tanıştırılmamıştık ama ben Mag Wildwood, Arkansas Wildwood'dan.
During which he was formally declared an Egyptian god.
Şeklen bir Mısır tanrısı olarak ilan edilse de.
I formally denounce Councilman Nottola, whom you would now elect commissioner, as the principal figure in a group of unscrupulous businessmen who wish to redirect the expansion of the city to land entirely owned by them.
Ben, şimdi muhtemelen komisyon üyesi olarak seçeceğiniz Nottola'yı.. şehri, tamamına kendilerinin sahip olduğu topraklara.. doğru genişletmek isteyen bir grup vicdansız işadamının..
Councilman De Vita's proposal is formally inadmissible.
Meclis üyesi De Vita'nın önerisi resmi olarak kabul edilemez.
I said that any girl who'd permit a man to kiss her before they're formally engaged is a trollop.
"Eğer bir kız, nişanlı olmadığı birisine onu öpme izni veriyorsa, o bir sürtüktür" dedim.
Who was it who said only a trollop would kiss a man before they were formally engaged?
Nişan yapmadan öpüşen kız sürtüktür diyen kimdi bakalım?
I formally protest...
Resmi olarak protesto ediyorum...
You don't have to dress formally.
Rahat olun, hiç önemli değil. Nasılsa hepimiz tatildeyiz.
You will be charged formally.
Yargılanacaksınız.
The Ninth FusiIiers now formally charge you with the murder of colonel Lockart.
Dokuzuncu Piyade Alayı sizi, Albay Lockart'ı öldürmekle suçluyor.
No. We're not formally married.
Hayır, resmi olarak evli değiliz.
We formally forbid the continuance of this work
Bu çalışmaya devam etmenizi resmen yasaklıyoruz.
I formally advise Your Majesty against the pork.
Majestelerini domuza karşı uyarıyorum.
That's why I suggested we clear out of his office, which was rather public anyhow, with people coming and going, and conduct the interview less formally in the park.
O nedenle bürosundan çıkmayı teklif ettim. Büro da yol geçen hanı gibiydi zaten. Böylece görüşmeyi gayriresmi olarak parkta yaptım.
The clan didn't ask for her formally.
Klan onu sizden usulüne göre istemedi.
You're saying I must formally ask the castle to take her back?
Onu geri alabilmek için kaleye resmi olarak başvurmamı mı istiyorsunuz?
I can either hold him and try to break his alibi, as one witness has formally identified him.
Bir tanık daha onu teşhis ettiği için olay sırasında başka yerde olduğu iddiasını çürütebilir ve onu gözaltında tutabilirim
Oh, Mrs. Clutterbuck. Please, can I take this opportunity... to apologize to you formally... for what happened at the dining room table.
Bayan Clutterbuck, bu fırsatı masada olanlar için özür dilemek için kullanabilir miyim?
Please, I would like to formally apologize to you... for any inconvenience that I may have caused you... or your guests at the dining room table.
Sizden masada size ve davetlilerinize çıkarttığım sorunlar yüzünden resmi olarak özür dilemek isterim.
- To identify the prisoner formally.
- Polis merkezine gelecek misiniz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]