English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ G ] / Give me your gun

Give me your gun tradutor Turco

306 parallel translation
Give me your gun!
Ver silahı bana!
Jim... give me your gun.
Jim... Bana silahını ver.
Give me your gun, Joe.
Silahını ver, Joe.
Give me your gun belt.
Silah kemerini ver bana.
- Give me your gun.
Silahını bana ver.
Give me your gun, Doc.
Silahini ver doktor.
Give me your gun, Willard.
Silâhını ver, Willard.
Give me your gun and get down.
Silahını bana ver ve yere yat.
Give me your gun.
Bana silahını ver.
Come on, come on, give me your gun.
Haydi, silahını ver.
Give me your gun!
Ver şu silahını bana, haydi.
Give me your gun!
Bana silahını ver!
Now, give me your gun belt.
Şimdi bana silah kemerini ver.
- Bide, give me your gun.
- Bide, silahını ver.
Give me your gun.
Silahını bana ver.
- I will if you give me your gun.
Eğer tabancanı verirsen olur, Ne dedin.
Give me your gun.
Senin silahını ver.
- Give me your gun, Junior.
- Bana silahını ver, Junior.
Sir, give me your gun.
Efendim, silahınızı verin.
Give me your gun.
Silahınızı verin.
- And give me your gun.
- Silahını bana ver.
- Give me your gun.
- Bana silahını ver.
Pedro, give me your gun.
Pedro, silahını bana ver!
Give me your gun.
- Silahını ver bana.
Give me your gun!
Silahını ver!
Give me your gun, Nick.
Bana silahını ver Nick.
- Tackleberry, give me your gun.
- Tackleberry, tabancan.
- Give me your gun again, will ya?
- Silahını yeniden verirsin, değil mi?
Now give me your gun.
Şimdi silahınızı bana verin.
If you don't give me your gun he'll blow your sick little brain out!
Silahını ver dedim yoksa o küçük sapık beynini dağıtmasını söylerim.
Give me your gun!
Silahını bana ver!
Give me your gun.
Silahını ver bana.
Give me your gun, Frank.
Silahını ver Frank.
Give me your gun!
Bana bir silah ver!
Give me your gun, hurry!
Silahını ver, çabuk!
Don't argue, just give me your gun!
Benimle tartışma, silahı ver sadece!
I ask questions and you answer them, ok? Give me your gun!
Soruları ben sorarım sen de cevaplarsın.
Give me your gun.
Tabancanı ver.
Give me your gun.
Silahını ver.
You better give me that gun, it's hard to keep your temper if you ain't used to them.
Silahını bana versen iyi olur,... sinirlerine hakim olmalısın, buna alışık değilsin.
Give me that gun and get on your job.
Ver o silahı bana ve işinin başına geç.
If you want, give me your own gun, I'll shoot with that.
İstersen kendi tabancanı ver, onunla vurayım.
Give me your gun.
- Senin silahını bana ver. - Kullanmayı bilmediğimi mi düşünüyorsun?
Come on, kid, just give me the gun before you take your foot off.
Hadi ufaklık, bir yerine bir şey yapmadan önce ver şu silahı bana.
Give me back my gun or I'll jam it up your ass.
Ver şu silahımı yoksa kıçına tıkarım.
Give me your goddamned gun!
Silahını ver! - Tamam!
Give me your badge and your gun, please.
Silahın ve rozetin, lütfen.
- Give me back your gun.
- Silahını ver bana.
Sancho, give me your fucking gun!
Sancho, lanet olası silahını bana ver!
If I give you the gun, and he shoots me... I'm gonna kick your ass.
Eğer silahı verdikten sonra beni vurursa..... kıçını tekmelerim senin.
But if someone placed a gun to your head and told you to give me the pass code would you die for us?
Peki biri başınıza silah dayayıp şifreyi isterse bizim için ölür müsünüz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]