Homo tradutor Turco
2,035 parallel translation
You know, I kicked a homo in the face once.
Bir homonun yüzüne vurduğumu biliyormusun.
- Why should I, homo?
- Neden söyleyeyim, homo?
- Shut up, homo! - What?
- Kapa çeneni, homo!
Is it true that you're a homo?
Senin homo olduğun doğru mu?
Not that I couldn't, I'm not a homo.
Düşünmedim değil, Ben homo değilim.
Yeah, although Homo sapiens can be difficult.
Evet, her ne kadar Homosapien'ler zorlu olsa da.
- Hey, homo, what did you get us?
- Homo, neler aldın bize?
What, he's the first homo you ever met in advertising?
- Ne yani? Reklamcilikta tanistigin ilk escinsel mi?
Kurt's a homo.
- Kurt escinselmis.
My body is even changing... and becoming sort of shaped like a person using a laptop computer... and so I'm becoming a Homo laptopicus.
Vücudum bile dizüstü bilgisayar kullanan bir insan halini alıyor yani giderek homo dizüstü oluyorum.
You know, it's not so long ago every woofter in the world was breaking the law.
Biliyorsunuz, çok eski değil... Dünyadaki her homo yasayı çiğnerdi.
Whatever the very worst of London's scumbags want, your bum chum gets.
Londralı bok çuvallarının istediği en berbat şeyleri senin homo aletlerin.
Somewhere between tool using and cave painting, homo habilis would have figured out how to kill the guy with the runny nose.
Cilalı taş ile yontma taş devri arasında bir yerlerde yok olurdu. İlk insan, burnu akan adamı öldürmeyi çok kolay başarabilirdi.
But it's an old folks'homo!
Ama o, kumuşmuş geri zekalının teki!
Do I look like a gay?
Sakin ol. - Homo gibi bir halim var mı benim?
Listen, your little homo friend was trying to fuck with me.
Beni iyi dinle. Senin homo arkadaşın beni kazıklamak istedi. Beni kimse kazıklayamaz.
Don't be such a homo.
- Moruk haydi nazlanıp durma, in aşağı.
What homo? My father is in bad mood.
Babamın hiç keyfi yok, ne yapabilirim ki?
- No, now, homo.
- Hayır, hemen homo.
'Cause you're a homo.
Çünkü sen bir homosun.
- Gay.
- Homo.
Gay.
Homo.
With my fairy friend, this gay guy who could kick your ass at any sport.
Homo arkadaşımla bitlikte, gey olduğuna bakma her spor dalında çok başarılıdır.
You think I'm a faggot?
Sence ben homo muyum?
They are not gay, right?
Bunlar homo değil, dimi?
- Gay?
- Homo mu?
Could I use my own altered DNA... to turn a boring old homo sapien into a higher, more... evolved species?
Değiştirilmiş DNA'mı kullanarak sıkıcı ve yaşlı bir homo sapien'i daha gelişmiş, daha evrimleşmiş bir türe çevirebilir miyim?
- Homo!
- Homo!
Listen, I've known a few shirt-lifters over the years, and they're a dodgy bunch.
Dinle bak, yıllar boyunca bir kaç homo tanıdım anasının gözüdürler.
The good reverend is a pansy.
Peder bir homo.
This is our head patissier, and he's a homo.
Bu bizim baş pastacımız, ve kendisi bir homo.
Don't mistake him for just any old homo.
Onu herhangi bir homoyla karıştırma.
Don't mistake him for just any old homo!
Onu herhangi bir homoyla karıştırma.
What is he, the Korean representative homo?
Kim bu ya, Kore'nin homo temsilcisi mi?
Are the homo's cakes that good?
Homo'nun pastaları o kadar güzel mi?
- Yeah. Everyone thinks I'm a homo now.
Evet, şu an herkes beni ibne sanıyor!
- You are a homo, Butters.
Sen zaten öylesin, Butters.
So... do your parents know that Kapil's gay?
Peki annen ve baban Kapil'in homo olduğunu biliyor mu?
The homophobic little bastard took off when he realized it was a gay bar!
Homo düşmanı herif, buranın bir Gay Bar olduğunu anlayınca çıkıp gitti!
Yeah, or how come you couldn't figure out La Cage aux Poofter was a gay bar.
Evet nasıl oldu da La Cage aux Poofter'ın bir homo barı olduğunu anlamadın?
I'll just repeat, no birthday bash of mine is going to be held in a gay bar.
Tekrar ediyorum, benim doğum günü partim homo barında verilmeyecek.
If you haven't squealed in 30 seconds, the joint's straight.
30 saniye boyunca senden iniltiler gelmezse, homo mekânı olmadığını anlarız.
- what's more gay than that?
Bundan daha homo ne olabilir ki? - Sen.
- Is the gayest sentence ever.
Bugüne kadarki en homo cümle.
But at least he's not bent like Neil's.
Ama en azından Neil'in babası gibi homo değil.
His shoes are clumpy, his hair's a bit gay...!
Ayakkabıları dana gibi, saçı homo saçı...
Gay clubs!
Homo kulüpleri!
I'm not gonna go so far as to say that I represent a distinct new stage in humankind- - you know, a homo novus, if you will.
İnsanlığın daha yüksek bir mertebesini temsil ettiğimi söyleyecek kadar ileri gitmeyeceğim. Homo novus dedikleri mertebe.
Assuming that everything you say is true, how does the biologically superior homo novus get to work tomorrow morning?
Söylediğin her şeyin doğru olduğunu varsayarak soruyorum üstün ırk homo novus yarın nasıl işe gitmeyi düşünüyor?
- Yes!
- Ben homo muyum?
Mandrakes, eh?
Homo, ha?