I'd be very grateful tradutor Turco
38 parallel translation
I'd be very grateful if one day you let me see the coins.
Bir gün onları görmeme izin verirseniz çok minnettar olurum.
I'd be very grateful if you'd do that.
- Bunu yaparsanız minnettar olurum.
I'd be very grateful.
Çok müteşekkir olurum.
I'm sure we shall all be very grateful to you... very grateful, indeed, if you'd have them sent there.
Hepimiz çok minnettar oluruz şu adrese yollarsanız çok minnettar oluruz.
I'd be very grateful if you would. Come. Come.
Müteşekkir kalırım.
I'd be very grateful if you would.
Buna çok minnettar olurum.
I'd be very grateful if you'd call on her.
Eğer ona uğrarsanız size minnettar olurum.
I know it's an imposition but I'd be very grateful and you see,
Emrivaki yaptığımı biliyorum ama okursanız çok sevinirim.
Listen, I realize that you're very busy in New York, but I'd be grateful if you could take the time to write a few words to me about my work.
Dinle, New York'ta çok meşgul olduğunu biliyorum ama yazılarımı okuyup eleştirilerini gönderirsen çok sevinirim.
I'd be very grateful...
Size zorluk olmayacaksa...
And I'd be very grateful.
Ve ben müteşekkir kalırım.
I'd be very grateful.
Çok minnettar olurum.
I'd be very grateful.
Mutlu olurum.
I'd be very grateful if you would, Dan.
Çok minnettar kalırım.
But I've got a couple of producers arriving in a few minutes, and if you could let us use a room, I'd be very grateful.
Ama birazdan bir kaç yapımcım gelecek. Odalardan birini kullanmamıza izin verirsen çok makbule geçer.
I'm very grateful to be here. A lot of people told me that I'd never wrestle again.
Bir sürü kişi, bir daha güreşemeyeceğimi söylediler Oysa bildiğim tek şey bu.
I'd be very grateful.
Minnettar olurum.
I'd be very grateful if you might spare my life.
Hayatımı bağışlarsanız gerçekten çok sevinirim.
I'd be very grateful.
Minnettar kalırım.
So I'd be very grateful if none of you spoke to them for the rest of the evening.
Eğer hiç kimse akşamın geri kalanında onlarla konuşmazsa, memnun olurum.
I'd be very grateful.
Minnettarım.
Well, I'd be very... very grateful.
Çok, çok minnettar olurum.
I said that I'd be very grateful. And I am.
- Çok minnettar olurum dedim.
I'd be very grateful if someone could come to help me.
Yardım edecek biri olsa ne güzel olurdu.
Personally, I'd be very grateful if you could.
Kişisel olarak, gelebilirsen çok memnun olurum.
And, um... I'd be very grateful if you didn't bring that thing.
Ve, şu şeyi yanında getirmezsen çok minnetar olurum.
I'd be very grateful for some food.
Bir şeyler bulursan çok sevinirim.
I'm attending a card game tomorrow night and I'd be very grateful if you invited Lord Loxley on my behalf.
Yarın bir kart oyununa katılıyorum Lord Loxley'yi benim adıma davet edebilirseniz sevinirim.
- I'd be very grateful.
- Çok minnettar olurum.
I'd be very grateful if you could retrieve it for me.
Onu bana getirebilirsen çok minnettar olurum.
I'm looking for someone reasonable from the FBI to mediate my situation, and I'd be very grateful if I could find that person.
FBI'da benim durumum için aracılık yapacak mantıklı bir adam arıyorum eğer bulursam çok minnettar kalacağım.
But if you would take care of my mother's grave, I'd be very grateful.
Ama annemin mezarıyla ilgilenirsen çok müteşekkir olurum.
I'd be very grateful if you could make some discreet inquiries.
Konuyu dikkatlice soruşturabilirseniz, çok minnettar olurum.
- A-And I'd be very grateful.
Ben de çok minnettar olacağım.
i'd be happy to help 28
i'd better be off 18
i'd be glad to 41
i'd be honored 86
i'd better not 35
i'd better go 181
i'd be grateful 19
i'd be happy 18
i'd be 62
i'd be dead 78
i'd better be off 18
i'd be glad to 41
i'd be honored 86
i'd better not 35
i'd better go 181
i'd be grateful 19
i'd be happy 18
i'd be 62
i'd be dead 78