English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / I'm still standing

I'm still standing tradutor Turco

197 parallel translation
If I hadn't found you, I'd still be standing in the middle of the road instead of being on my way to San Sebastián.
Sizi bulmasaydım hâlâ yolun ortasında duruyor olacaktım San Sebastiàn'a gidecek yerde.
As soon as I get my legs back, I'll pass him like he's standing still.
Ayaklarım düzelir düzelmez ondan daha hızlı kaçacağım.
I'm standing perfectly still.
Ben dimdik duruyorum.
I'm still standing there holding a bucket full of rocks and staring into a bleak old age.
Orada hâlâ, elimde taş dolu bir kova ile dikiliyor ve kara talihime bakıyordum.
and that bell rings, and I'm still standing,
.. ve gong çaldığında hala ayaktaysam..
Think I'd buy that while I'm still standing?
Hâlâ ayakta durabiliyorken şundan bir tane alsaydım?
If I had not been standing too close to an incoming American artillery barrage in Okinawa that sword still would be mine.
Okinawa'da, Amerikan topçu ateşine o kadar yakın olmasaydım o kılıç şu anda hâlâ bende olacaktı.
Madam, I'm still standing firm on both my legs.
Bayan, gördüğünüz gibi dimdik ayaktayım.
At least... I'm still standing.
Hiç olmazsa ben... ayaktayım.
I'm still standing.
Hala ayaktayım.
I hope the block is still standing.
Umarım mahalle hala yerinde duruyordur.
I'm Still Standing
Hâlâ Ayaktayım
I will still be standing right here, on this floor, in these shoes.
Ama ben hep burada, bu koridorda çalışıyor olacağım.
I'll play your game afterwards, if I'm still standing.
Oyununu sonra oynayacağım, tabii ayakta kalabilirsem.
Hello. I am still standing, Professor Van Helsing.
Merhabaa.Ben hala ayaktayım, Professor Van Helsing.
I'm still standing
Hâlâ ayaktayım
Because if you don't, then in five minutes... I will be the only person at this table still standing.
Çünkü konuşmazsanız, beş dakika sonra bu masadakilerden ayakta kalan tek kişi ben olacağım.
Five minutes after that... I'll be the only person in this room still standing.
Ondan beş dakika sonra da bu odada ayakta kalan tek kişi ben olacağım.
Brother, am I still standing?
Kardeşim, hala ayakta mıyım?
I'm still standing.
Ben hala ayaktayım.
Day after tomorrow, if I'm still standing.
Hala ayaktaysam öbür gün ordayım.
I am standing on the platform at Limbo Central with my heart and soul packed in my suitcase waiting for the Gerry fucking Express to roll in and tell me that my ticket is still valid, that I may reboard the train
İIgisizlik istasyonunda peronda dikilmiş, kalbimi ve ruhumu bavuluma tıkıştırmışım. Lanet olası Gerry ekspresinin gelip, biletimin hala geçerli olduğunu ve trene yeniden binebileceğimi söylemesini bekliyorum.
I'm standing still
Hareket etmiyorum.
Unless I'm one of them, I don't know why you're still standing here.
Ben onlardan biri değilsem niye hâlâ buradasınız?
I'm gonna see if the old house is still standing.
Eski ev hala duruyor mu diye gidip bir bakacağım.
And I'm the reason that you're standing still
Ve olduğun yerde kalmanın tek sebebi benim.
I swear, if I'm still standing upright... by the time those judges make their decision... it'll be a miracle of God.
Yemin ederim Tanrının mucizelerine hala inanıyorum.
And I'm still standing.
Ve hala ayaktayım.
I'm still standing here screaming "Fuck Tha Free World"
Yine de şunu demeliyim. : "Özgür Dünya'yı sikeyim!"
I was able to secure the aid of a good spyglass and could ascertain beyond all doubt that our house is still standing.
İyi bir dürbünle görmeyi başardım. Şüpheye yer bırakmayacak kadar net gördüm.
If you're still standing there when I turn around, I'm gonna have them erase your name, too.
Evlat, eğer arkamı döndüğümde hâlâ orada duruyor olursan, senin de adını silmelerini sağlarım.
You can tell yourself that I spiked it, but be grateful that you still standing.
Kendine malı benim verdiğimi söyleyebilirsin, ama hayatta olduğun için bana dua etmen lazım.
# And I will be strong even if it all goes wrong # # When I'm standing in the dark, I'll still believe # # Someone's watching over me #
"Ve güçlü olacağım her şey ters gitse bile." "Karanlıkta dururken, yine de inanacağım ki birisi beni izliyor olacak."
# And I will be strong even if it all goes wrong # # When I'm standing in the dark, I'll still believe # # Someone's watching over me #
"Ve güçlü olacağım, herşey ters gitse bile." "Karanlıkta dururken hala inanacağım ki birisi beni izliyor olacak."
# And I will be strong even if it all goes wrong # # When I'm standing in the dark, I'll still believe #
"Ve güçlü olacağım, herşey ters gitse bile." " Karanlıktayken inanacağım ki...
# And I will be strong even when it all goes wrong # # When I'm standing in the dark, I'll still believe # # That someone's watching over- - #
"Ve güçlü olacağım herşey ters gitse bile." "Karanlıkta dururken hala inanacağım ki birisi izliyor birisi beni izliyor birisi beni izliyor olacak."
I think I'm still standing on that bridge.
Hala o köprü üzerinde durduğumu düşünüyorum.
I'm telling you, those people are still in there somewhere, and we're wasting time standing around here talkingabout it.
O kişiler halen orada bir yerdeler.
And I'm the reason that you're standing still
Güvenin bana. Yapabileceğiniz en iyi şey burada beklemek. Onu dinlemeyin.
You know, I'm not thrilled that my parents are standing in my living room in our sheets, but they're still my parents.
Annemlerim salonumuzda çarşaflarla durmasına bende bayılmıyorum, ama onlar hala benim ailem.
- I'm still standing here.
- Ben burada dikiliyorum.
I have no idea why I'm still standing right now.
Şuanda neden hala ayakta durduğum hakkında hiçbir fikrim yok.
Say I'm some big nigger standing here instead of a woman, you still gonna tell me you got most of it?
Burada bir kadın yerine iri bir zenci olsam. Bana yine çoğu'nu verirmiydin? ,
And yet here I am, still standing.
Ve hala buradayım.
The one still standing, I think.
Bu sayede biri hâlâ durabiliyor sanırım.
I would sometimes see people in India standing still for hours on end, my dear.
Hindistan'da bazen saatlerce hareket etmeden duran insanlar görürdüm tatlım.
And speaking of the devil I was wondering if your offer to help was still standing.
Ve iyi insan lafının üzerine gelir... Yardım önerinin hâlâ geçerli olup olmadığını merak ediyordum.
- No, I'm standing still And kept firing at us
- hayır, hala ayakta duruyorum ve bize ateş etmeye devam etti.
I was standing still when Kate was shot.
Kate vurulduğunda kımıldamadan duruyordum.
I have been eating my own damned beef my whole life and I'm still standing.
Ben bütün hayatım boyunca kendi sattığım bifteği yedim. Hala bekliyorum.
I'm saying, we need him standing still and thinking, not running laps because it feels good.
Söylediğim şey, onun ayakta durup düşünmesine ihtiyacımız var, güzel geldiği için koşmasına değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]