Medical tradutor Turco
17,007 parallel translation
Political enemies within the medical community.
Tıp camiasında siyasal düşmanlar.
When I lost my medical license i set up an illegal clinic.
Tıbbi lisansımı kaybettim zaman yasadışı bir klinik kurdum.
I was doing beneficial things, making people happy, giving them the medical attention they wanted.
Yararlı şeyler yapıyordum, Insanları mutlu etmek, Onlara istedikleri tıbbi desteği verdiler.
A rogue on the medical frontier.
Tıbbi sınırda bir haydut.
You were a kind of medical wallflower.
Sen bir tür tıbbi duvar çiçeği gibiydin.
To summarize, in addition to your academic and medical achievements, your personal sex life has been quite wonderful.
Özetlemek gerekirse, buna ek olarak Akademik ve tıbbi başarılarınıza, Kişisel seks hayatınız oldukça harika.
Contrary to my oath as a physician and all civilized medical standards,
Hekim olarak yeminim aksine Ve tüm uygar tıbbi standartlar,
Oh, speaking of, Monty was able to get us Jabir's medical records, and there have been several pages redacted, so there are things that they don't want us to know.
Ordu demişken Monty Jabir'in sağlık kayıtlarını buldu, bazı sayfalar karartılmış, yani bizden sakladıkları şeyler var.
Oh, we're taking care of Dane Edna while Ronaldo takes Pepper to Asia for a medical procedure.
Ronaldo Pepper'ı ameliyat için Asya'ya götürürken Dane Edna'ya biz bakacağız.
We're on a mail run with medical supplies from the Red Cross.
Kızıl Haç'dan tıbbi malzeme postacılığı yapıyoruz.
LEX : I know, I know. Take medical assistance with you.
Biliyorum, yanında tıbbi yardımcılar da götür.
If you ever tire of being a Musketeer, Porthos, I'm sure the medical profession would welcome you with open arms.
Eğer silahşör olmaktan sıkıIdıysan Porthos tıbbi alanda iyi bir profesyonel olabilirsin.
We have no medical supplies left.
Elimizde hiç tıbbi malzeme kalmadı.
- I went to medical school!
- Ben tıp okudum!
Can I ask your advice as a medical professional?
Tıbbi uzman olarak tavsiyeni isteyebilir miyim?
Well, as you know, it is Ms. Blum's stated desire to remain in this house until the occasion of her death and that all medical care be provided here on the premises regardless of financial burden to the estate.
Biliyorsunuz, Bayan Blum ölene dek bu evde kalmayı talep etti. Ve talebine göre tıbbi bakımı burada yapılacak, mülk için mali yükü ne olursa olsun.
We have a prisoner incoming, medical.
Kaçak mahkum var.
I mean, I figured your money must be tight after paying all your mother's medical bills.
Annenin hastane masraflarını ödedikten sonra paran az kalmıştır demiştim.
You remember when I disappeared the night before the medical exams?
Hatırlıyor musun tıp sınavlarından önceki kaybolduğum geceyi?
- Hey. Oh, I think I need some medical attention.
- Tıbbi yardıma ihtiyacım var galiba.
Ms. Keating is not qualified to make a medical diagnosis.
İtiraz. Bayan Keating tıbbi tanılarda bulunabilecek yetkinlikte değil.
I-I don't get medical updates, but I'll get someone here to speak to you right away.
İyi mi? Tıbbi güncellemeleri ben bilmiyorum ama birisini çağırıyorum şu an.
We planned our escape, but with her medical condition I knew we didn't stand a chance.
Kaçışımızı planladık ama sağlık durumuyla...
I agree with Dr. Saxon and the medical team.
- Doktor Saxon ve medikal ekibiyle aynı görüşteyim.
I'll be calling them soon, and I hope to meet them soon, once they have had their full medical examinations.
Kendilerini yakında arayacağım ve tıbbi muayeneleri tamamlandıktan sonra yüz yüze görüşmeyi umuyorum.
I was hoping, given your medical background, that I could impose upon you to evaluate it for me.
Tıbbi geçmişini düşünerek tesisi benim için değerlendirme zahmetine girebileceğini umuyordum.
And that means passing the Bureau's comprehensive medical screening.
Yani, büronun sağlık kontrolünden geçeceksiniz.
He's laid up at Monticello Medical Center.
Monticello Hastanesinde yatıyor.
It has been brought to my attention that you've been made aware of a NAT's undisclosed medical condition.
Duyduğuma göre bir ajan adayının sağlık durumuyla ilgili bilgin varmış.
A trainee in my class is hiding a medical condition.
Sınıfımdaki bir öğrenci sağlık durumunu gizliyor.
I got your medical records.
Tıbbi kayıtlarını aldım.
I pulled a few strings... slightly illegal strings... and I changed your medical records.
Birazcık torpille, birazcık yasa dışı torpille tıbbi kayıtlarını değiştirdim.
Well, your uncle bloodied them up, so... one or both of them could be needing a little medical help.
Bak, amcan onları baya yaralamış, yani... içlerinden birinin yada ikisinin de tıbbî müdahaleye ihtiyaçları var.
Medical research.
Tıbbi araştırma.
When I looked at her medical chart, it--it didn't make any sense.
Dosyasına baktığımda bir anlam veremedim.
That medical research that Savannah gave you, was that...
Savannah'nın verdiği o tıbbi araştırma...
I've made a rather healthy investment in a consortium that supplies medical marijuana to facilities in Colorado,
Bir konsorsiyumda oldukça sağlıklı bir yatırım yaptım. Bunlar Colorado'daki medikal marihuana tesislerinden.
You, on the other hand, appear to require medical intervention.
Ama diğer yandan sen tıbbi bir müdahaleye ihtiyaç duyuyor gibisin.
Did he ever do any medical procedures involving your head?
Kafan üzerinde hiç tıbbi bir prosedür uyguladı mı?
That wasn't in the medical record.
- Tıbbi kayıtlarında geçmiyor bu.
Yeah, but you got all this stuff from Nolan's medical file.
Evet ama tüm bunları Nolan'ın tıbbi dosyasından çıkardın.
But the good news is that I do have a certain level of FBI medical training.
Ama iyi haber şu ki benim belli bir seviyede tıbbi FBI eğitimim var.
But I did read my brother's medical school books when I was trying to figure out why my dad was sick.
Ama babamın hastalığının nedenini bulmak için erkek kardeşimin tıp fakültesi kitaplarını okumuştum.
Why would one of our people go to Brian for medical care?
Neden elemanlarımızdan biri tıbbi yardım için Brian'a gitsin ki?
Detectives found some of Roper's medical records in his study.
Dedektifler Roper'ın tıbbi kayıtlarını çalışmaları arasında buldular.
Yes, he was already on dialysis by then, and because of his medical history, he was at the bottom of all the transplant lists.
Evet çoktan diyalize başlamıştı ve tıbbi geçmişi yüzünden tüm transplant listelerinin en altındaydı.
He set up the medical exam, found a match...
Bir tıbbi test ayarladı bir eş buldu.
So, they probably get most of their money doing medical work.
Yani, büyük ihtimalle paralarının çoğunu medikal işler yaparak kazanıyorlar.
The possibility of some medical work.
Biraz medikal iş ihtimali.
He had to visit more than one shady provider of illicit medical care looking for one who fit the bill.
Makbuza uyanı bulmak için birden fazla yasadışı medikal bakım tedarikçisi gezmek zorunda kaldı.
Maybe there's something about his medical history in the burn book.
Belki kara kaplı defterde tıbbi geçmişiyle ilgili bir şey vardır.
medically 65
medical emergency 31
medical supplies 37
medical school 19
medical records 38
medically speaking 31
medicine 187
medic 237
medicinal 21
medication 58
medical emergency 31
medical supplies 37
medical school 19
medical records 38
medically speaking 31
medicine 187
medic 237
medicinal 21
medication 58