Mouthwash tradutor Turco
206 parallel translation
I could go home and drink some mouthwash.
Eve gidip ve ağız yıkama şeyi içebilirim.
Mouthwash, wow.
Ağız yıkama şeyi.
Comes from Fouquet's in mouthwash bottles.
Bunu bana diş temizleme suyunun şişesinde Fouquet's'nin barmeni yollamıştı.
The purpose of radio writing, as far as I can see... is to prove to the masses that a deodorant can bring happiness... a mouthwash guarantee success and a laxative attract romance. - Well!
Görebildiğim kadarıyla radyo yazarlığının amacı bir deodorantın mutluluk getireceğini, bir ağız gargarasının başarıyı garantileyeceğini ve bir yumuşatıcının romantizm yaratacağını yığınlara ispatlamak.
I brought your electric toothbrush, And I even brought your mouthwash.
Elektrikli diş fırçanızı, hatta gargara suyunu bile getirdim.
Yes, and I'll throw in a side of mouthwash.
Olur. Gargara edip getiririm.
All those mornings when I came in and found hairpins on the couch lipstick on the mouthwash glasses.
Sabahları geldiğimde koltukta bulduğum tokalar... bardakların kenarındaki ruj lekeleri.
Orthodontic Jake gave him a gelignite mouthwash.
Ortodontik Jake ona dinamit gargarası verdi.
They don't even make good mouthwash!
Onlar ağız gargarası bile yapamazlar!
At least she doesn't smell of fried food, like you do. Or, uh, mouthwash.
En azından senin gibi kızarmış yiyecek ya da ağız gargarası kokmuyor.
I don't smell of mouthwash.
Ağız gargarası gibi kokmuyorum.
Your mouthwash ain't making it!
Ağız gargaran işe yaramıyor!
You sound like you're selling mouthwash.
Diş macunu satıyor gibi konuşuyorsun.
Not too much mouthwash.
Çok tükürüklüme.
Part of me still thinks I am just, like, an expensive whore... who'd sell anything from dog food to mouthwash for $ 1,000 a day.
Bir parçam ise hala pahalı bir hayat kadını olduğunu düşünüyor... ki günde 1000 dolar için köpek mamasından gargaraya kendini satan.
This I know'cause Sidney uses three kinds of mouthwash...
Çünkü kendisi 3 çeşit ağız yıkama suyu...
- You got any mouthwash?
- Gargara var mı?
Plaque-removing mouthwash?
Diş taşlarını temizleyen gargara.
Cutting corners for years using the same razor blade, using the same TV guide reusing the same mouthwash.
Çeyrek dolarlar biriktirerek başardım! Aynı jileti kullandım. Aynı televizyon dergisini!
She gave Gooshie a case of mouthwash and sent him packing.
Gooshie'ye bir kutu gargara gönderdi.
Cologne, mouthwash, underarm deodorant?
Kolonya, diş macunu, koltukaltı deodorantı mı?
There's my mouthwash.
Benim gargaram.
This mouthwash kills germs.
Bu gargara bakteri öldürür.
Stronger mouthwash might be nice.
İyi bir ağız temizliği de fena olmazdı.
- Do you have any mouthwash?
- Gargaran var mı?
Then please consider a minty mouthwash.
O halde lütfen naneli suyla gargara yapın.
I think the little rat put mouthwash in my nasal spray and toilet cleanser in my mouthwash.
Sanırım o sıçan burun damlamın içine ağız çalkalama suyu... onun içine de tuvalet temizleyici koymuş.
You can buy a lot of mouthwash with that.
Bu parayla bir sürü ağız gargarası alabilirsin.
[Gasps] Free mouthwash!
Beleş gargara! Beleş şampuan!
The only thing I have to come home to is a bottle of mouthwash to take the taste of come out of my mouth.
Beni eve gelmek zorunda bırakan tek şey, ağzımdaki meni tadını alan bir şişe gargara olsun.
I make her use mouthwash after.
Daha sonra ona ağzını yıkattırıyorum.
Paracetamol, mouthwash, vitamins, mineral water, Lucozade, pornography.
Parasetamol, gargara, vitamin, maden suyu, enerji içeceği. Porno.
- Did you use that mouthwash?
Gargarasını siz mi kullandınız? - Hayır.
Just use mouthwash.
Ağız spreyi kullan.
Some mouthwash, a hat, something.
Ağzını yıkasaydın, bir şapka, yada öyle birşey.
Star of stage, screen and mouthwash commercials.
Sahnelerin yıldızı, reklam oyuncusu.
Sample package mouthwash.
Tek kullanımlık gargara.
"Mouthwash"?
"Ağız temizliği"?
- What mouthwash do you use?
- Sen hangi gargarayı kullanıyorsun?
She bought me that expensive mouthwash, I never use it, right?
Bana pahalı bir gargara aldı, hiç kullanmadım.
But I don't want to lie to you, a couple of minutes with a mouthwash would be time well spent.
Birkaç dakikalık gargara işlemi insana iyi zaman geçirtir.
And keep using that mouthwash. Oh come on, no.
Ve gargarayı kullanmaya devam et.
- I need some mouthwash.
- Gargaraya ihtiyacım var.
Yeah, rehab, mouthwash, and a job application.
Senin derdinin devası, tedavi olup dişlerini fırçalaman ve bir iş bulman.
Come here, you need some mouthwash.
Gel bakalım, ağzını yıkayalım.
Wherever it is, I hope they have mouthwash.
Orası nereseyse, umarım ağız gargarası vardır.
Oh, gee, I don't know. Do they have mouthwash at the Super Bowl?
Bilmem ki Super Bowl'da, ağız gargarası var mıdır?
Mouthwash.
Gargara.
You're twisting my arm, you brand of mouthwash!
Kolumu büküyorsun!
[crash] mouthwash?
Gargara?
I hope he used it for mouthwash.
Phew!