Orangeade tradutor Turco
22 parallel translation
- An orangeade. - Antonio, an orangeade.
- Portakallı gazoz.
- An orangeade, right away!
Derhal, şimdi.
WELCOME. HEY, HOW ABOUT A SHOT OF STRAIGHT ORANGEADE?
Bir kadeh sıkıImış portakal suyuna ne dersin?
# Orangeade and a circus parade #
Portakal şurubu veya sirk
- Orangeade, lemonade...
- Portakal suyu, limonata...
An orangeade, please.
Bir portakal suyu, lütfen.
Orangeade. I quit.
- Portakal gazozu.
- "Orangeade", please.
- Portakal şurubu lütfen.
There's ham rools, orangeade and cookies.
Sandviç, portakallı gazoz ve çerez var.
An orangeade?
Portakallı gazoz?
- An Orangeade.
- Bir portakallı.
Don't worry, that "lava" is just orangeade... made by our sponsor, Osaka Orangeade Concern.
Endişelenmeyin, bu "lav" sadece bizim sponsorumuz Osaka Portakal Gazozu tarafından yapılmış bir gazoz.
- Have some orangeade. It's hot.
- Portakal suyu getirdim.
- A bottle of orangeade.
- Portakal suyu, bir şişe.
Why are you taking a four-litre bottle of orangeade to Warwick?
Neden dört litre portakal şurubu götürüyorsn ki Warwick'e?
- Nah, everyone likes orangeade.
- Herkes sever portakalı.
vodka and orangeade, or whisky and orangeade, or wine and orangeade.
Mesela, vodka portakal ya da viski portakal, şarap portakal.
That's just the names drinks with orangeade added.
Sadece içine portakal şurubu katılabilen içkiler.
- I've bought orangeade for the party.
- Parti için portakal şurubu getirdim.
It takes no time or effort or skill to down half a bottle of orangeade.
Yarım şişe portakal şurubunu mideye indirmek yetenek, zaman ya da bir çaba gerektirmiyor.
So, while Neil got emotional about drinking orangeade and fag butts, Tara was also doing her best to get something disgusting in her mouth :
Neil, sigara izmaritleri ve portakal şurubu içmesinden dolayı duygusala bağlarken Tara da başka bir iğrenç şeyi ağzına almak için elinden geleni yapıyordu :
Sure, Budweiser. An orangeade for me.
Bana bir portakal gazozu.