Outlands tradutor Turco
59 parallel translation
You come from the Outlands, Mr. Johnson?
Dışülke'den geliyorsunuz, değil mi Bay Johnson?
The big one ; that's why people from the Outlands come
Şu büyük olanı ; Dışülkenin insanlarının gelme nedeni
Mr. Johnson, what's it like in the Outlands?
Bay Johnson, Dışülke'de insanlar nasıl?
You come from the Outlands?
Dışülke'den mi geliyorsun?
They behaved illogically lsn't that a crime in the Outlands?
Mantıksız davranışlarda bulundular. Dışülke'de de bu bir suç değil midir?
You have come from the Outlands
Dışülke'den geldiniz.
The Outlands expelled him in 1964
Dışülke onu 1964'te sınırdışı etmişti.
Now the Outlands wring their hands, wishing him back
Şimdiyse Dışülke çaresizce ellerini ovuşturarak geri dönmesini umuyor.
Sooner or later, the Outlands will declare war on us
Er ya da geç, Dışülke'liler bize savaş açacak.
We can perhaps use men like you to tell us the weak points of the Outlands
Belki de senin gibi adamları... Dışülke'nin zayıf noktalarını anlatması için kullanabiliriz.
It's war with the Outlands
Dışülke ile olan savaş.
Ever heard of the Outlands?
Hiç Dışülke hakkında birşey duydun mu?
lsn't it the same in the Outlands, Mr. Johnson?
Dışülke'de ikisi de aynı şey değil midir Bay Johnson?
- You've never been to the Outlands?
- Hiç Dışülke'de bulundunuz mu?
You see, you do know the Outlands
Görüyorsun ya, Dışülke'yi biliyorsun.
I'd like to leave with you for the Outlands
Seninle beraber burayı terkedip Dışülke'ye gitmek isterdim.
Can I communicate with the Outlands from this hotel?
Bu otelden Dışülke ile irtibat kurabilir miyim?
The Outlands...
Dışülkeler...
Your name may be spelled Ivan Johnson but it is pronounced Lemmy Caution secret agent number zero zero three of the Outlands
Adınız Ivan Johnson olarak olarak yazılıyor olabilir ancak Lemmy "Caution" ( "uyarı" ) olarak telaffuz ediliyor Dışülke'nin sıfır sıfır üç numaralı gizli ajanı.
I'm returning to the Outlands.
Dışülke'ye geri dönüyorum.
You never want to see the Outlands again, Professor?
Dışülke'yi bir daha asla görmek istemiyor musunuz, Profesör?
I'll never betray the Outlands
Dışülke'lilere asla ihanet etmeyeceğim.
In the Outlands?
Dışülke'de mi?
You come from the outlands.
Sen dış topraklardan geldin.
- The outlands have to be controlled.
- Dış toprakları denetlemeliyiz.
This is the first visual contact with the outlands in years... as opposed to data... since Arthur was delegated to control them. It is proper that we investigate.
Kontrol için Arthur'un atanmasından beri, verilerin aksine, yıllardır dış topraklarla ilk görsel temasımız bu oldu.
No one else wanted to run the outlands.
Dış toprakları ondan başkası yönetmek istememişti.
We roamed the outlands. We killed.
Öte topraklarin tozunu attik.
A simple way of controlling the outlands.
Diş topraklari denetlemek için kolay bir yol!
Go practice your heathen religion in the outlands with the barbarian juns.
Git kafir dinini kuzeydeki Jun ülkesinde yaşa.
And stay away from the Outlands.
Dış bölgelerden uzak dur.
The Outlands.
Dış topraklar.
Kovu was the last born before you exiled us to the Outlands, where we have little food, less water.
Kovu, sizler bizi suyun ve yiyeceğin az olduğu dış topraklara sürmeden önce doğan son yavru.
i've just had some disturbing news from the outlands. Our scouts inform us that azura is on the warpath again.
Dışarıda ki topraklarımızdan bazı rahatsız.... edici haberlerim var, öncüler, bize, Azura'nın yine savaş... hazırlıklarında olduğunu bildirdi.
'You're from the Outlands, Mr Johnson? ' 'Yes.'
Outlands'ten misiniz Bay Johnson?
'That's why people from the Outlands are here.'
Outlands'ten insanlar genelde bunun için gelirler.
When I found him he was chained to the ruins of a city in the Bedlam Outlands...
Onu bulduğumda kentin yıkıntılarına zincirlenmişti. Cesetlerle çevrili bir şekilde...
We need to book passage On your ship to the far outlands.
Uzak diyarlara gidebilmek için gemine binmemiz gerek.
However, that is against my vows, therefore, you are banished to the Outlands.
Ancak bu benim yeminlerime aykırı olduğu için, Diyar'ın dışına sürüldün.
Beyond the far reaches of the Outlands.
Dış bölgenin çok uzaklarının da ötesinde.
It leads directly to the outlands.
Doğrudan sanırlara çıkıyor.
Asimov is in neutral territory, in the Outlands.
Asimov yabancı topraklardaki tek tarafsız bölge.
I'd been living in the Outlands ever since.
O zamandan beri taşrada yaşıyordum.
Welcome to the off-the-grid unincorporated settlement we proudly call "The Outlands."
Şehirden bağımsız, anonimleşmiş yerleşimimize hoş geldiniz. Gururla "The Outlands" deriz.
This is the outlands, boy.
Bu taşraya özgü, evlat.
Sixtat, the Outlands Butcher.
Sixtat, uzak diyarların kasabı.
Bartickin Hopper found some tunnels that run under the Outlands.
Bartickin Hopper taşralara giden tüneller buldu.
Doesn't explain how you ended up alone in the outlands.
Nasıl taşralara geldiğini açıklamıyor.
But that's way out in the outlands.
Fakat orası şehre oldukça uzak.
The outlands.
Outland.
Are you from the outlands or something?
Aslında bilmiyorum.