Prepare tradutor Turco
11,209 parallel translation
Bring this and prepare the duck soup. Ah, I understand.
Ördeği götür ve pişir. – Tamam.
Prepare the car.
Arabayı hazırla.
Prepare a different bait when you come next time.
– Bir dahakine başka bir yem hazırlayın.
- After I prepare your dinner...
- Akşam yemeğinizi hazırladıktan sonra -
I'll prepare everything to get you the help you need.
İhtiyacın olan her şeyi hazır edeceğim.
I need to prepare myself since they'll be on the move, too.
- Harekete geçecekleri için benim de hazırlanmam gerek.
A letter ordering the Rezident to help prepare for the arrival of the operative in New York to carry out Black Dagger.
Rezident'e emir veren bir mektup New York'ta Kara Hançerin yakalanması durumunda gelişine hazırlanmaları için.
"Prepare to eat cake."
- Pasta yemeye hazırlanın.
"Prepare to eat cake." Very mysterious.
Pasta yemeye hazırlanın. Çok gizemli.
I'm afraid I must prepare for my departure tomorrow.
Üzgünüm ama yarınki yolcuğuluğum için hazırlanmam gerek.
Prepare for the journey.
Yolculuk için hazırlanacağım.
Prepare the fruit tartlets.
Meyveli tartları hazırlayacağım.
Prepare termination letters for the Tribune employees as noted.
Karar verildiği gibi Tribune işçilerine kovulma mektupları hazırla.
And I want you to prepare yourself.
Ve kendini hazırlamanı istiyorum
I want to prepare a wedding
Düğün yapmak istiyorum.
.. Tea... I just told you I would.. ... go and prepare breakfast
Çay mesela ya da ben sadece gidip kahvaltı hazırlayayım.
Ishita let's go in the kitchen to prepare breakfast.
İshita kahvaltı hazırlamak için benimle mutfağa gel.
... I want to prepare my guest list... Im finished if I did not prepare that..... and Car preparation for the wedding..
Davet listesisini hazırlamaya. Ben hazırlıklara başlamasam bitiremem. Ve düğün için gelin arabası hazırlıkları.
I will prepare..
Hemen getireyeyim.
With just days to prepare for the trial, the notorious gangster meets with his lawyer and his crew to plan his defense against special prosecutor Thomas Dewey.
Duruşmaya hazırlanmak için günler kala adı çıkmış gangster, özel savcı Thomas Dewey'e karşı savunmasını planlamak için ekibi ve avukatıyla buluştu.
The pasta is homemade agnolotti with veal ragout and we prepare that al dente.
Makarnamız ise dana etli musakkalı ev yapımı agnolotti ve dişe gelecek şekilde yapıyoruz.
I want to prepare you for what you're about to see, Mr. Mulder.
Az sonra göreceğiniz şeye hazır olmanızı istiyorum Bay Mulder.
Those with means will prepare to move off the planet into space, which has already been weaponized against the poor, huddled masses of humanity that haven't been exterminated by the uber-violent fascist elites.
Yabani faşist elitlerin yok etmediği geniş fakir insan kitlelerine karşı çoktan silahlanmış zenginler uzaya gitmeye hazırlanacak.
We have to prepare for battle.
Savaşa hazırlanmak zorundayız.
Though I was never the one to prepare it.
Ama çayı ben demlemedim.
C.I.C., prepare to calculate a fire-control solution.
- SHM, hedef tespiti yapmak için hazır olun.
C.I.C., prepare to fire.
- SHM, atışa hazır olun. - Emredersiniz.
Prepare to dive!
Dalışa hazır olun!
Prepare to fire!
- Atışa hazır olun!
Prepare them anyway, as a last resort.
Yinede onları hazırlayın, son bir çare olarak.
prepare yourselves for- -
Yeryüzünün sakinleri, hazırlayın kendini-- -
Sanders, prepare your men.
Sanders, adamlarını hazırla.
Prepare to be amazed.
Etkilenmeye hazır olun.
Now, prepare to be deleted.
Şimdi, silinmeye hazır ol.
Prepare the shrine, clear your men from the temple.
Türbeyi hazırlayın, adamlarınızı tapınaktan çıkarın.
Peel the potatoes, prepare the cauliflower.
Sonra patatesleri soyup karnabaharı hazırla.
Prepare to have your physical flaws pointed out, Amy.
Senin fiziksel kusurlarına dikkat çekmeye hazır ol, Amy.
You're giving him seven days to prepare, destroy evidence, when he already knows we're suspicious? !
Ondan şüphelendiğimizi biliyorken delilleri bozup, hazırlanması için bir hafta mı vereceksin?
They'll be doing another procedure to prepare her arm for a steel elbow.
Kolunu çelik dirseğe hazırlamak için başka bir prosedür daha uygulayacaklar.
When I pass, I'll prepare for university.
Kazanınca üniversiteye hazırlanacağım.
You need to prepare yourself.
Kendini hazırlamalısın.
Prepare to suction.
Vakum için hazırlan.
Okay, I'd like to prepare the sponge.
Süngeri hazırlayacağım.
( Bonnie ) Flight crew, prepare for take-off.
Uçuş ekibi kalkış için hazır olun.
Why did you order ayo to prepare a syringe of potassium methochloride?
Neden Ayo'dan potasyum metoklorür iğnesi hazırlamasını istedin? - Beni ele vermişsin.
Mother, it's time to prepare the stove
Anne ocağı hazırlamanın zamanı geldi.
I can have the kitchen prepare something for you.
Senin için mutfakta bir şeyler hazırlatabilirim.
Enough to fit just one building.... prepare something!
Şu baraka kadar bir şey olur. hemen yemek hazırla.
Prepare to eat cake. "'
Pasta yemeye hazırlanın.
Or through the mountains, by foot or some sort of aerial assault. It's hard to prepare without knowing the invasion plan.
İstila planını bilmeden buna hazırlanması oldukça zor.
- Prepare to fire.
- Ateşe hazır olun.