Ray machine tradutor Turco
134 parallel translation
He needs an x-ray machine.
Bir röntgen cihazına ihtiyacı var.
I'll have the board send an x-ray machine.
Kuruldan röntgen cihazı yollamasını isterim.
She saw through me like an x-ray machine.
Röntgen aleti gibi içimi okudu.
All right, we break into a doctor's office steal an x-ray machine and push it back and forth in front of the van.
İyi fikir! Neden üniversiteye gittiğin şimdi anlaşılıyor! Tamam, gidin.
Not that it's any of your business, but you're not the only one with an X-ray machine in Alaska.
Seni ilgilendirmez ama Alaska'daki tek röntgen cihazı sende değil.
You wanna go play with that X-ray machine in the abandoned hospital?
Terkedilmiş hastanedeki röntgen makinesiyle oynamaya gidelim mi?
I could spend a week here with an x-ray machine and not find it.
Eğer X-Işını makinesi ile bir haftamı burada geçirseydim gene de bir şey bulamazdım.
X-ray machine to full power, and... action!
X-ray makinesine tam güç verin ve... kayıt!
There was some trouble with the X-ray machine in Germany.
Almanya'da X-ışını makinesinde sorun çıktı.
No line at the x-ray machine.
- X-ray'de sıra yoktu.
In 1924, there was a news report that while at Colorado Springs Tesla had invented a death ray machine that shot bolts of lightning.
1924 yılında, Tesla'nın Kolorado Springs'teyken yıldırım ateşleyen bir "Ölüm Işını" makinesi icat ettiği şeklinde bir haber raporu yer almıştı.
Their x-ray machine's down.
Sadece sırtı ağrıyan biri. Röntgen cihazları bozulmuş.
You have this X-ray machine built into a counter or a desk.
Masaya monte edilmiş röntgen cihazı var.
So you're saying this guy used some kind of x-ray machine.
Adamın röntgen cihazı kullandığını mı söylüyorsun?
actually, it was at the x-ray machine at the Reno airport.
Aslında, bu x-ray makinesi oldu Reno havaalanında.
After it went through his head, the bullet deflected off the x-ray machine.
Kafayı delip geçen mermi Röntgen cihazından sekmiş.
You've got an X-ray machine.
Röntgen makinesi.
I'm pretty sure my X-ray machine can take your phone in a fight.
Röntgen cihazının cep telefonunuzla anlaşamayacağına eminim.
The X-ray machine is gonna pass over your leg.
Kıpırdama. Röntgen cihazı bacağının üzerinden geçecek.
Xania's purse passing through the x-ray machine.
Röntgen makinesinden geçen Xania'nın çantası.
All right, I'll bring in the X-ray machine.
O zaman X-ray cihazını getirteyim.
I'm the idiot paying you $ 1 0 an hour to miss phone calls. Nap in the bathroom. Use my x-ray machine on Mexican food.
Ben telefonları ve tuvalette biraz şekerleme yapma fırsatını kaçırmak, Meksika yemeğini röntgen makineme sokman için sana saat başına 10 Dolar ödeyen bir aptalım.
You wanna take a step up to the x-ray machine?
Röntgen makinesine doğru gidebilir misiniz?
I go in the x - ray machine.
X-ray makinesinden geçiyorum.
They were using an x-ray machine, but he was lying on a bed with metal springs. So they couldn't find the bullet.
Bir röntgen cihazı kullanmışlardı ama o metal yayları olan bir yatağın üzerinde yatıyordu bu yüzden mermiyi bulamadılar.
Maybe if there's an x-ray machine free, I'll...
Belki de eğer bir röntgen cihazı serbest ise ben...
The guard operating the X-ray machine came down with a sudden case of broken neck.
Güvenlik cihazının başındaki muhafızın boynu birdenbire kırılıverdi.
Knowing what someone wants can tell you a lot about who they are, so if what they want comes in a wooden crate that you're not going to be allowed to open, you might have to turn your trunk into a makeshift X-ray machine.
Birinin ne istediğini bilmek, size, onun hakkında çok şey anlatır, yani eğer tahta kutuda gelen bir şey istiyorsa, ve siz de açmaya yetkili değilseniz, bagajınızı, bir röntgen makinasına çevirmeniz akıllıca olacaktır.
Get the X-ray machine, Mr. Palmer.
Röntgen makinesini getirin Bay Palmer.
Take the X-Ray machine on our way for help.
Röntgen cihazını alıp yardım bekleyeceğiz.
I'm gonna need the panoramic X-ray machine for most of the morning tomorrow, so if that fits in with your appointments...
Yarın sabah panoramik röntgen cihazına ihtiyacım olacak, eğer randevularınıza uyuyorsa...
Panoramic X-ray machine, for example.
Mesela panoramik röntgen cihazını.
Yeah, you can wand this bag, but it can't go through the x-ray machine.
Evet, isterseniz çantayı arayabilirsiniz ama X-ray'den geçiremem.
Look, you can't just bleed a guy's insurance dry just because you want to pay for a new X-ray machine.
Yeni bir röntgen makinesi alacaksın diye bir adamın sigortasını kurutamazsın.
He wants you to get an X-Ray machine?
X - ray makinası bulmanı mı istiyor?
Have you got some kind of a machine, an X-ray or a vacuum cleaner maybe that sorts out the words you want?
Makineniz falan mı var... X ışını ya da istediğiniz kelimeleri ayıklayacak bir elektrik süpürgesi.
You deal with my oil and I'll build you your machine.
Sen petrolümle ilgilen, ben de makineni yaptırayım.
Here in this machine, I have discovered the great ray that first brought life into the world.
Bu makinede büyük ışığı keşfettim, dünyaya ilk hayatı getiren.
So he challenges the machine to a race to lay down a mile of track, right?
Makinayla bir millik ray döşenmesinde yarıştı.
Do you think the great St Raymond University machine is blocking us?
Nedense St. Ray Üniversitesi'nin bu soruşturmayı engellediği hissine kapılıyorum.
Yes, Marie, I got Ray a porn machine. I don't like that, Debra.
Evet Marie, Ray'e porno makinesi aldım.
Hey, Ray, they got a frozen yogurt machine in that restaurant.
Hey, Ray, restoranda dondurulmuş yoğurt makinası var.
I'm gonna run it through the PIMs machine.
Sistemden araştırayım.
Only two people have had access to this machine in the past seven years- - city maintenance foreman and a maintenance worker by the name of Ray Sparks.
Geçen yedi yıl içinde sadece iki kişinin bu makineye erişimi vardı - - belediye ustabaşısı ve Ray Sparks adında bir belediye işçisi
I couldn't adjust to say, " Well, I gotta setaside $ 25 for rent, $ 200 for this, for a machine.
"25 dolar kira için ayırayım, 200 dolar şu makine için ayırayım." gibi.
Yeah, Mr. Regis. Ray. Machine.
Bay Regis, Ray, Makina düşmanlarınız var mı?
Adrian Monk. Ray "The Machine" Regis.
Adrian Monk bu Ray "Makina" Regis.
Ray is the clean machine.
Ray temiz bir makinadır.
Five years in the making. Ray "The Machine" Regis looks to settle the score in a rematch with the champion. Carlos Geraldo.
5 yıllık bir çalışma, Ray "Makina" Regis'in bu tekrar maçında şampiyon Carlos Hiraldo'yu yenebileceğini gösteriyor.
San Francisco's own favorite son, Ray "The Machine" Regis!
San Francisco'nun favori oğlu Ray "Makina" Regis!
Right. Ziad, you need to go and get the radiography machine so that we can do a trauma series including a chest X-ray.
Ziad, radyografi makinesini getir de röntgen dahil bir kaç filmini çekebilelim.