Richard tradutor Turco
16,632 parallel translation
- Richard's right.
- Richard haklı.
God damn it, Richard, not now.
Lanet olsun, Richard, şimdi değil.
We don't have time to go chasing after your footnotes, Richard.
Dipnotlarının peşine düşecek zamanımız yok Richard.
OK, just buy an eighth and let's get outta here, Richard.
Pekâlâ, bir sekizlik al ve buradan gidelim Richard.
- Fuck this.
Hadi Richard.
Come on, Richard. No wonder she told us he was dead.
Bu adamın öldüğüne şüphe yok.
It's not, Richard, but he's right.
Doğru, Richard, ama o haklı.
All right, Richard, we need a plan.
Pekala, Richard, bize bir plan lazım.
Richard has always been different.
Richard hep farklı olmuştu.
I found Richard Gecko.
Richard Gecko'yu buldum.
Richard is some off-the-scale brainiac.
Richard tam bir manyak.
- Richard?
- Richard?
Jesus Christ, Richard.
Tanrı aşkına, Richard.
[Seth on radio] Richard.
Richard. Duyuyor musun?
This is what Richard was talking about?
Richard'ın söylediği şey bu muydu?
Richard's right.
Richard haklı.
Richard and I'll take the boys from C Block.
Richard ve ben C bloktaki mahkumlarla olucaz.
Just put your gloves on, Richard.
Şu eldivenlerini tak Richard.
I'll find Richard.
Richard'ı bulurum.
Welcome home, Richard.
Evine hoşgeldin, Richard.
Where's Richard?
Richard nerede?
Come on, Richard, get up.
Hadi Richard, ayağa kalk.
SETH : Shut up, Richard.
Kapa çeneni Richard.
- Then, what is it about, Richard?
- O zaman neyle alakası var Richard?
There's nothing wrong with getting caught up on a dame, Richard.
Bir karıyla bitirilmemiş işlerini halletmekte yanlış bir şey yok Richard.
It's never been my temple, Richard.
Orası benim hiçbir zaman tapınağım olmadı Richard.
SANTANICO : You brought that monster here, Richard.
- Canavarı buraya sen getirdin Richard.
Richard's gonna take you somewhere safe.
- Richard seni güvenli bir yere götürecek.
Richard!
Richard!
So, you still living with Richard?
Hala Richard'la mı kalıyorsun?
Maggie was there. Richard was there.
Maggie oradaydı, Richard oradaydı.
Richard.
- Richard.
His name was Russell Pritchard.
- Adı Russell Richard'dı.
The people call Richard Castle.
Ricard Castle'ı çağırıyoruz.
Richard Castle... In my home.
Richard Castle benim evimde.
What do you think, Richard?
Sen ne düşünüyorsun Richard?
Hell, she forked over 15 g's to that stupid charity auction to have the great Richard Castle read a couple of chapters out of his novel.
Aptal bir bağış toplantısında muhteşem Richard Castle'a gelip kitabından birkaç bölüm okusun diye 15 bin dolar harcamıştı.
Richard Castle to the stand.
Richard Castle'ı çağırıyor.
I am done telling you that it's not your fault, because... news flash, Richard... it is your fault.
Olanların senin suçun olmadığını söylemekten bıktım. Çünkü inanmayacaksın belki Richard ama senin suçun.
" You can't do anything right, Richard.
" Hiçbir şeyi beceremiyorsun Richard.
Everything's a disaster, Richard.
Her şey felakete dönüştü Richard.
You've ruined my life, Richard.
Hayatımı mahvettin Richard.
That's not a real dragon, Richard. "
O, gerçek bir ejderha değil Richard. "
If it gives me a shot at Richard, yes.
Eğer Richard'dan kurtulacaksam, evet.
You, Richard.
Sen, Richard.
Richard... let him go.
Richard birak onu.
Richard, we will discuss this.
Richard, bunu konusacagiz.
He's played by Richard Pryor, people!
Richard Pryor oynuyor kızlar!
Richard, look, I'm sorry we had to eat hobbits.
Richard, bak. Hobbit'leri yemek zorunda kaldığımız için üzgünüm.
- Richard.
- Richard.
Go! Well-done, Richard.
Aferin Richard.