Runs in the family tradutor Turco
299 parallel translation
Maybe lisping runs in the family.
Peltek konuşmak genetiktir belki.
It runs in the family.
Bizim aileye özgü birşey.
It runs in the family.
- Ailede var.
Runs in the family.
Aileye çekmiş.
I'm beginning to think it runs in the family.
Ailecek böyle olduğunuzu düşünmeye başlayacağım.
Runs in the family, you know.
Bu özellik aileden geliyor.
Just because it runs in the family doesn't mean that everyone has it.
Sırf öyle oldu diye ailedeki herkesin öyle olacağı anlamına gelmez.
If it runs in the family, he may strike again.
Eğer bu aileden geliyorsa tekrar vurabilir.
It runs in the family.
Aileden gelen bir gelenek işte.
- It runs in the family.
- Aileden demek?
But, you see, at home they are inclined to believe... that certain behavior runs in the family.
Sen de bilirsin, evdekiler bazı davranışların babadan oğla geçtiğine inanmaya meyillidir.
- I'm afraid it runs in the family.
- Ailede böyle bir alışkanlık var.
- Runs in the family?
- Alışkanlık mı?
It runs in the family.
Kalıtsal bir özellik.
It runs in the family.
Kalıtsan.
Yes... it runs in the family, as you say!
Evet bir aile geleneği..
- Guess it runs in the family.
- Sanırım, bu ancak aile içinde olur..
- It runs in the family.
- Ailede var.
Nah, but it runs in the family. Why?
Hayır, sadece aile içinde işler.Niye ki?
It runs in the family.
Çekicilik ailede var.
Runs in the family, brains.
Zeka, kalıtımsal tabii.
- Runs in the family, I'm afraid.
- Runs in the family, I'm afraid.
- Runs in the family.
- Aile içinde.
- It runs in the family!
Bu aile mirasınız.
Runs in the family.
İrsi bir yetenek bu.
They could have something that... runs in the family.
Aileden gelen bir şey olabilirdi.
- It runs in the family.
- Aileden geliyor!
Oh, violence runs in the family.
Şiddet, kalıtsal bir özelliktir.
Runs in the family.
Bu ırsi bir şey.
It runs in the family.
Soyumuz zekidir.
- I know. It runs in the family.
Aile geleneği.
It runs in the family.
Aileden gelen bir şey.
It runs in the family.
İnatçılık aileden geliyor.
I fear it runs in the family.
Bunun ırsi olmasından korkuyorum.
Christ, it runs in the family.
Tanrım bu gizliydi.
Runs in the family.
Ailevi özellik.
Runs in the family.
- Bu sizin sülalenizde var.
And we believe - We know, Captain, that it runs in the family.
İnanıyoruz ve biliyoruz ki Yüzbaşı, bu ailenizde var.
I think that runs in the family.
Bu bir aile özelliği olmalı.
It runs in the family.
Ailemizin özelliğidir.
Maybe it runs in the family.
Belki de kalıtsaldır.
It runs in the family.
Aileden gelen bir merak.
I guess my hopes are showing. Runs in the family.
Herhalde umutlarım yüzüme vuruyor.
Runs in the family, I guess.
Ailesine çekmiş, sanırım.
It runs in the family.
Aileden geliyor.
I'm thinkin'it runs in the family.
Ama galiba ailede var.
It runs in the family.
Bu gelenek ailede hala sürüyor.
- It runs in the family.
Anlaşılan, ailemizin özelliği bu.
The Force runs strong in your family.
Güç sizin ailenizde kuvvetli.
We did some computer runs in the lab and figured if we could harness the energy output from the male members of the Sheen family we could put the state of Illinois on Pluto.
Bir bilgisayar araştırması yapmıştık. Sheen ailesi erkeklerinin enerjisini dizginleyebilsek... Illinois eyaletini Pluton'a yerleştirebilirmişiz.
But even that, in time, runs out and then in the family of darkness, blood will prove thicker than water can ever be.
Fakat zamanla bu bile tükenir ve karanlıklar ailesinde kanın sudan farkı yerde kalmamasıdır.