Scores tradutor Turco
1,950 parallel translation
At least we still have the best competition scores
En azından ıslak alet yarışmasına katılmayı bekleyebiliriz.
Actually, there are scores of rules, all laid up with my new particularity here in Code Duello.
Aslında bazı kuralları var, hepsi de bu düello el kitabımda yazıyor.
We're not settling scores. We want to improve things
Biz durumlarının kötüye gitmesini değil aksine iyiye gitmesini istiyoruz.
All the pent-up hatred, pain the thirst for revenge, the settling of personal scores?
Herkes patlamaya hazır. Nefretle dolmuş, acı çeken intikama susamış, kişisel hesaplaşma peşindeki insanlar, değil mi?
Take a look at these scores.
Şu puanlara bir bakın.
Their scores are great, and they definitely have the crowd behind them.
Puanları harika ve kesinlikle seyirciyi de arkalarına aldılar.
My parents don't want me going to u.s.c., So I had to make sure my scores were good enough
Bu yüzden onların yardımı olmadan gidebilmek için puanımın yeteri kadar iyi olması gerek.
Yeah, and you still made great scores On your practice tests.
Evet, ama alıştırma testlerinde harika puanlar alıyorsun.
he scores!
Öyle mi? Vuruş ve goool!
I'm talking scores.
Yapılan işlerden bahsediyorum.
He's got another one of them truck scores lined up.
Şu kamyon işlerinden bir tane daha çıkmış.
Never seen perfect scores before.
Daha önce hiç tam puan görülmemişti :
Your test scores go up and you're doing homework faster, so you can do more work.
Test puanlarınız yükseliyor ve ev ödevlerini daha hızlı yapıyorsunuz.
Gosh, you know, I check all those scores every three months.
O skorları üç ayda bir kontrol ederim.
And those scores don't matter to me.
Ve o skorların benim için önemi yok.
Even after he bombed The deviate settlement, Killing scores Of your own people.
Deviate yerleşimini bombalamış, halkından birçok kişiyi öldürmüş... olmasına rağmen hem de.
Tell me your band of creature hunters scores like that every week.
Bana küçük yaratık avcıları grubunuzun her hafta böyle bir sayı yaptığını söyle.
Each month, we will tally your scores and select a winner.
Her ay puanlarınızı hesaplayıp kazananı belirleyeceğiz.
Well, of all the incompetent employees in this backwater branch you three distinguished yourselves with the lowest customer evaluation scores in recorded history.
Bu durgun şubedeki beceriksiz çalışanlar arasında siz üçünüz sivrildiniz. Tarihteki en düşük müşteri değerlendirme puanıyla.
From now on, the employee with the lowest scores will close up every Saturday night for an entire month.
Bundan böyle, en düşük puanlılar bütün ay boyunca her Cumartesi dükkânı kapatacak.
You have one night to raise your scores.
Puanlarınızı yükseltmek için bir geceniz var.
I am merely trying to protect the legitimate scores of honest students.
Onurlu öğrencilerin hak ettikleri notları korumaya çalışıyorum.
Well, no, the scores don't reflect that, but- -
Notlar bunu yansıtmıyor ama- -
She scores points when she passes the opposing skaters.
Karşı rakibin oyuncularını geçerek sayı yapar.
Might be a small consolation, but there are scores of wives not getting the news because of what he did.
Küçük bir teselli olabilir, fakat onun yaptığı şey yüzünden kötü haber almayan bir sürü eş var.
This year, we watched every game, read box scores, tracked injuries.
Bu sene, tüm maçları izledik. İstatistik tabelalarını okuduk, yaralanmaları takip ettik.
Ameche scores on a one yard plunge.
ameche bir yardlık mesafeden skoru yapıyor.
Students, I want to congratulate you on your amazing test scores.
Öğrenciler, muhteşem test sonuçlarınız sebebiyle sizi kutlamak isterim.
SOLANGE DUVlVlER SETTLES HER SCORES
SOLANGE BASINA HAKARET ETTİ VE HESABINI GÖRDÜ.
So you just go to that SAT, get really high SAT scores and then your GPA won't matter as much.
Öyleyse gidip SAT sınavına gireceksin, yüksek bir SAT sonucu alacaksın ve sonra not ortalamanın çok da bir önemi kalmayacak.
Did I tell you I got my SAT scores back? No.
- SAT puanımı sana söyledim mi?
Well, actually, technically, it is up to me according to the bylaws, but what I find interesting is given the funding problems in this school, given the test scores of this school,
Pekala, aslında, teknik olarak, yasalara göre bu bana kalmış, ama benim asıl ilgilendiğim okulun bilindik bütçe sıkıntısı, bilindik okul puanları,...
It means scores of species won't be able to keep up.
Bu da sayısız canlı türünün uyum sağlayamayacağı anlamına geliyor.
This is not where whitey scores his powder.
Burası uyuşturucu bulabileceği bir yer değil.
Good grades. good test scores.
Notları iyi. Test sonuçları iyi.
- Did you get your scores yet?
- Puanlarını öğrendin mi?
Was it your scores?
Puanların yüzünden mi?
Those can't be my scores, Jim.
Onlar benim puanlarım olamaz, Jim.
Did my scores drop a little?
Benim puanım da mı azalmış?
No scores will be given.
Puanlama olmayacak.
He digs, he scores.
Aradı ve buldu!
When we first met, you were more concerned about the football scores... -... than your father-in-law's murder.
İlk tanıştığımız gün kayınpederinin ölümünden ziyade futbol maçıyla ilgileniyordun.
" Should I draw you the picture of my heart, you would know with what indescribable pleasure I have seen so many scores of years roll over our heads... with an affection heightened and improved by time.
" Yüreğimin bir resmini çizebilseydim eğer, zaman içinde artan ve gelişen bağlılıkla, başımızdan geçen onca yılı ne tarif edilemez bir hazla geçirdiğimi anlayabilirdin.
Do you wanna talk SAT Scores, pretty boy?
Sağlam spermlerden bahsetmek istermisin, hoş çocuk?
He shoots, he scores!
Topu atıyor.. ve sayı!
When Michael Jordan scores no one cares about the assist.
Michael Jordan sayı yaptığında, kimse asisti kimin yaptığını umursamaz.
I have scores to settle.
Görülecek hesabım var.
Are you settling scores with Laure too?
Laure ile de mi hesaplaşıyorsun?
A.P. Scores good...
Notların iyi.
Okay, before we jump into the day's scores, I wanted to follow up on a story We did a couple of weeks ago about darren rivers.
Pekâlâ, günün sonuçlarına geçmeden önce Darren Rivers hakkında birkaç hafta önce başladığımız hikâyeyi tamamlamak istiyorum.
It seems like the guys from Class-F got rather high scores this time.
Sonunda kendime zaman ayırabildim.