Search and destroy tradutor Turco
82 parallel translation
Our News cameras have just returned from covering such a search and destroy operation against the ghouls.
Kameramanlarımız, yaşayan ölüleri yok etmek için düzenlenen araştır-yok et operasyonundaydı.
The Black Revolution, Part 4 : Search and Destroy, coming up next.
Siyah devrimin dördüncü bölümü, ara, bul ve yok et.
They concocted such phrases as "kill ratios", "search and destroy",
Kıçlarından "öldürme bölgesi", "tara ve yok et", "serbest ateş bölgeleri",..
If they pulled a good search and destroy, we could clear them away.
İyice arayıp yok etmezlerse, biz yapabiliriz.
We have a new directive from M.A.F. on search and destroy.
Deniz Kuvvetleri'nden "ara ve yok et" hakkında bir emir geldi.
Substitute "sweep and clear" in place of "search and destroy."
"Ara ve yok et" yerine "bul ve temizle" diyeceğiz.
We were working with local military anti-drug forces... a search and destroy mission on cocaine labs.
Uyuşturucuya karşı orduyla birlikte çalışıyorduk... Görevimiz ; kokain labaratuarlarını aramak ve yoketmek.
Search and destroy.
Bul ve yok et.
Repeat- - search and destroy.
Tekrarlıyorum, bul ve yok et.
Laura, I think this is strictly a search and destroy operation.
Laura, bu tamamen bul-imha et operasyonu.
- Orlando is on definitive search and destroy.
- Orlando yerimizi kesin tespit eder.
Our mission is search and destroy.
Görevimiz keşif ve yok etmek.
I repeat, search and destroy.
Tekrar ediyorum, keşfet ve yok et.
We got a female of the species, says she's assigned to our search and destroy mission.
Yanımızda dişi bir insan var ve bizim keşfet-yok et görevimize atandığını söylüyor.
Some search and destroy.
Arayıp yok etme.
Or should we play search and destroy?
Ya da bul ve yok et diyebilir miyiz?
You will search and destroy, hunt and kill!
Araştıracaksınız ve yok edeceksiniz, Avlayıp öldüreceksiniz!
Sooner or later, she'll play search and destroy.
Er ya da geç, ara ve yok et oyununa geçecek.
Hey,'Search and Destroy'. Go.
'Ara ve Yoket'
It's a search and destroy.
Araştırma ve yok etme.
A search and destroy.
Bir bul ve yok et görevi.
Search and destroy!
Bul ve Yoket!
... designed especially to deal with it. The Cleric was implemented... and sent out to search and destroy... such objects that remained... and, if necessary, those who attempted to... File footage.
Rahiple ilgili sorunu çözmek için ve süregelen objeleri araştırmak ve yok etmek için gerekirse onları korumaya çalışanları da cezalandırmak için özel olarak tasarlanan yeni kanun yürürlüğe girdi.
The Cleric was implemented... and sent out to search and destroy... such objects that remained... and, if necessary, those who attempted to...
... süregelen objeleri araştırmak ve yok etmek için gerekirse onları korumaya çalışanları da cezalandırmak için yürürlüğe girdi.
Or a search and destroy.
Ya da bulup yok etmek için.
Sir, the Pentagon has proposed we use our Al to scan the infrastructure. Search and destroy for any hint of the virus.
Pentagon, tüm altyapıyı taramak ve virüsü bulup, yok etmek için yapay zeka sistemini kullanmamızı önerdi.
All right, soldier. Our bogey is in range. Commence search and destroy.
Pekala, komut alındı ara ve yok et.
Intel reports military elements in your sector conducting search and destroy of a U.S. military unit moving with Arthur Azuka, son of the late president.
İstihbarat sizin sektörde askeri unsurlar olduğunu bildirdi. Bir Amerikan askeri birimini ve ölen başkanın oğlu Arthur Azuka'yı arayıp imha etmek istediklerini de.
Specialised in search and destroy.
Arama ve yok etme uzmanı.
If necessary, search and destroy.
Gerekirse bul ve yok et.
SEARCH AND DESTROY!
BUL VE YOKET!
Search and destroy!
Bul ve yoket!
- I don't think it was search and destroy.
- Araştır-mahvet olduğunu sanmıyorum.
A search and destroy team is on their way to the Chair Room now.
- Bir arama ve yok etme ekibi Koltuk Odasına doğru gidiyor.
"Search and Destroy"!
Bul ve yok et! O kadar!
Search and Destroy!
Bul ve yok et!
Yet you think I'm better suited to advise on military matters, on search and destroy,
Ama yine de askeri konularda, arastirma ve yikim konusunda, yapmak için para aldigin konuda,
They'll search everywhere now and destroy every inch.
Artık her yeri arıyorlar, her şeyi yok ediyorlar.
All law enforcement agencies and the military have been organized to search out and destroy the marauding ghouls.
İnsan yiyen canavarların araştırılıp yok edilmesinde, tüm sivil ve askeri çalışanlar görev aldı.
We can search for them tonight, and destroy them.
Bu gece onları bulup, yok edebiliriz.
Patrick said that they were running search-and-destroy missions.
Patrick, onların caddelerde imha görevi yaptıklarını söylemişti.
The, uh, military's doing search-and-destroy missions, just like in Vietnam.
Ordu, Vietnam'da olduğu gibi bazı "bul ve yok et" operasyonları yapıyor.
The unit was on a search-and-destroy detail, had to blow up one of Charlie " s supply bridges.
Birlik bul ve yok et görevinde, Charlie'nin köprülerinden birini uçurmak zorundaydı.
Right now there fs a massive search underway to find the thing and destroy it.
Şu an o şeyi bulup yok etmek için geniş çaplı bir arama yapılıyor.
"N.V.A. learned not to interrupt meals of Marines on a search-and-destroy mission."
"Kuzeyliler'ara ve yok et'saldırılarında yemek yiyen askerleri rahatsız etmemeyi öğrendiler."
To protect the gorillas and all the other wildlife the patrols search for and destroy snares that local hunters have set for game.
Gorilleri ve diğer tüm vahşi yaşamı korumak için ekipler, yerel avcıların avlanma amacıyla kurdukları tuzakları arıyor ve imha ediyor.
Well, I guess you could say we're on a search-and-destroy mission.
Sanırım "bul ve yok et görevindeyiz" diyebilirisin.
They think that this is just a routine search-and-destroy mission- - find the renegade Jem'Hadar, eliminate them and their base.
Bunun sıradan bir bul ve yok et görevi olduğunu sanıyorlar. Asi Jem'Hadar'ı bul, öldür ve üssüne dön.
Textbook search-and-destroy missions.
Avlama görevlerinin gereklerine harfiyen uyuyorlar.
In our search for wealth and for prosperity we created something that's going to destroy us.
Zenginlik ve refah arayışımızda bizi yok edecek bir şey yaratmıştık.
- It's a search-and-destroy mission.
Hayır, bu bir, "bul ve yok et" görevi.
destroy 130
destroyer 23
destroyed 125
destroy me 25
destroy it 102
destroy them 47
destroy him 38
search 127
searching 134
searched 25
destroyer 23
destroyed 125
destroy me 25
destroy it 102
destroy them 47
destroy him 38
search 127
searching 134
searched 25