Sheriff truman tradutor Turco
69 parallel translation
Sheriff Truman.
Şerif Truman.
Catherine, Catherine, tell Sheriff Truman about the night that we spent together the night that Laura was killed.
Catherine... Şerife Laura Palmer'ın öldürüldüğü gece beraber olduğumuzu söyle.
I heard Mr. Palmer get a phone call from her mother. She said she hadn't gotten home yet. Then they came over to talk to him, Sheriff Truman.
Bay Palmer'ı annesi telefonla aradı ve eve gelmediğini söyledi sonra da Şerif Truman geldi.
Sheriff Truman, I have Ben Horne on the phone for you.
Şerif Truman, telefonda Ben Horne var.
I'm gonna transfer you now into Sheriff Truman's office.
Sizi Şerif Truman'ın ofisine aktarıyorum.
Sheriff Truman, I've transferred Ben Horne to you.
Şerif Truman, Ben Horne'u size aktardım.
I'm sorry, I can't connect you with Sheriff Truman unless you tell me what your name is.
Maalesef adınızı söylemediğiniz sürece sizi Şerif Truman'a aktaramam.
I'm sorry, but I can't connect you with Sheriff Truman unless you tell me who you are.
Üzgünüm ama, kim olduğunuzu söylemediğiniz sürece sizi Şerif Truman'a aktaramam.
Sheriff Truman wants me to make a statement. No way.
- Şerif Truman benden ifade vermemi istiyor.
- I'm Sheriff Truman.
- Şerif Truman. Harika.
Sheriff Truman is important to you.
Şerif Truman'a önem veriyorsun.
Sheriff Truman and I have just been with the one-armed man, or what's left of him.
Şerif Truman ve ben tek kollu adamlaydık. Ya da ondan arta kalanla.
Sheriff Truman, Sheriff Truman, this is Lucy.
Şerif Truman, ben Lucy.
- Sheriff Truman.
- Şerif Truman. - Memnun oldum.
Is Sheriff Truman here?
Şerif Truman burada mı?
Lucy, Sheriff Truman and I will be at the hospital.
Lucy, Şerif Truman'la ben hastanede olacağız.
Sheriff Truman, to see this kind of investigative genius at work... its just a real treat for me.
Şerif Truman, böyle araştırmacı bir dehayı iş başında görmek... benim için tam bir sürprizdi.
Albert Rozerfeld, I don't like the way you talk smart about Sheriff Truman or anybody!
Albert Rozerfeld, Şerif Truman'a ve diğerlerine karşı ukalaca konuşmanız hiç hoşuma gitmiyor!
Sheriff Truman displayed a saint's patience not clocking him before.
Bence, Şerif Truman onu daha önce benzetmemekle büyük sabır gösterdi.
I Iove you, Sheriff Truman.
Sizi seviyorum Şerif Truman.
Not since I spoke to Sheriff Truman yesterday.
Dün Şerif Truman'la görüştüğümden beri hayır.
Sheriff Truman. would you hold this stone, please, at the end of the bed there?
Şerif, bu taşı tutabilir misiniz?
Nurses, Doc Hayward. You, Sheriff Truman.
Hemşireler, Doktor Hayward, sen, Şerif Truman.
Sheriff Truman will speak for the defense.
Şerif Truman savunma adına konuşacak.
Mr. Cooper, Sheriff Truman, if I could have the pleasure of your company.
Bay Cooper, Şerif Truman... sizler de bana eşlik ederseniz.
As Sheriff Truman indicated they would, everything this hotel promised, they've delivered.
Şerif Truman'ın belirttiği gibi, söyledikleri her şey temin edildi.
Sheriff Truman?
Şerif Truman?
Thank Sheriff Truman. It was his idea.
Sen Şerif Truman'a teşekkür et, fikir onundu.
Sheriff Truman?
Şerif Truman.
Sheriff Truman, you have a telephone call, line three.
Şerif Truman, sizi arıyorlar, üçüncü hattan.
- Morning, Sheriff Truman.
- Günaydın, Şerif Truman.
I'd like to see Sheriff Truman.
Şerif Truman'la görüşmek istiyorum.
Sheriff Truman isn't here?
Şerif Truman burada değil mi?
So I had a man out here recently to look at the furnace, and, Sheriff Truman, he wouldn't answer any of my questions about what happens when no one's here.
Geçenlerde ocağa bakması için bir adam çağırmıştım ama Şerif Truman, burada kimse yokken nasıl olduğuna dair olan hiçbir sorumu cevaplamıyor.
Are you next to a loud stream, Sheriff Truman?
Gürültülü bir derenin yanında mısınız Şerif Truman?
I have to go, Sheriff Truman, because there are some people coming in through the front door.
Kapatmam lazım Şerif Truman çünkü ön kapıdan girenler var.
I've got to go see Sheriff Truman.
Şerif Truman'la görüşmem gerek.
I'm here, Sheriff Truman.
Geldim Şerif Truman.
I'm feeling a bit better now, Sheriff Truman.
Şimdi biraz daha iyiyim Şerif Truman.
He said he wants to pay his respects to you, Sheriff Truman.
Sana saygısını sunmaya geldiğini söylüyor Şerif Truman.
Sheriff Truman, look who's here!
Şerif Truman, bakın kim gelmiş!
It's good to see you, too, Sheriff Truman.
Ben de sizi gördüğüme sevindim Şerif Truman.
Sheriff Truman? Your wife is here.
Şerif Truman, karınız geldi.
Right after Agent Cooper left that day, Garland pulled me aside, and he said that one day... our son Bobby, and Hawk, and Sheriff Truman...
O gün Ajan Cooper gittikten sonra Garland beni köşeye çekti ve bir gün oğlumuz Bobby'nin Hawk'ın ve Şerif Truman'ın gelip...
I didn't know it would be this Sheriff Truman.
Tabii bu Şerif Truman olacağını bilmiyordum.
Looks like I'll be meeting up with a... Sheriff Harry S Truman. Shouldn't be too hard to remember.
Burada şeyle buluşacağım Şerif Harry S. Truman.
- Sheriff Harry S Truman.
- Şerif Harry S. Truman.
Excuse me, I'm looking for a Sheriff Harry S. Truman.
Affedersiniz. Şerif Harry S. Truman'ı arıyorum.
Excuse me, I'm looking for Sheriff Harry S. Truman.
Şerif Harry S. Truman'ı arıyorum.
I've got an OOJ and an AFO from Albert concerning his "mano a mano" with the local sheriff, Truman.
Albert'ten OOJ ve AFO raporları aldım. Yerel şerif Truman'la olan kapışmasıyla ilgiliydi.
This is Sheriff Frank Truman calling.
Ben Şerif Frank Truman.