Up guy tradutor Turco
8,326 parallel translation
Look, Fm a screwed-up guy, always was.
Ben sıçmış bir adamım her zaman da öyleydim.
This guy you're up against... He's built like a truck.
Karşılaşacağın şu adam, demirden yapılmış gibidir.
Oh, the guy who ordered it came by this morning to pick it up.
Bunu sipariş eden kişi, bu sabah geldi ve aldı.
Then the guy looks up and he says, " Wait a second.
- Ama suyu unutur. Sonra adam kafasını sallayıp :
She just kept trading them up for a hotter guy.
Sürekli daha yakışıklısıyla değiştirip duruyordu.
I could be at a brunch with a guy who runs a microbrewery, so let's pep it up.
Şu an küçük bir bira işletmesi olan bir adamla kahvaltıda olabilirdim, o yüzden ortamı biraz canlandıralım.
A homeless guy tried to pick me up on the way home.
Eve dönerken bir evsiz beni evime götürmek istedi.
Get out of my face, wise guy, before I lock you up, too.
Seni de içeri tıkmadan önce.. .. kaybol gözümün önünden.
Can you imagine the police showing up at the Old Globe and arresting the guy playing Othello for murdering Desdemona?
Polisin tiyatro salonuna girip Othello'yu oynayan adamı Desdemona'yı öldürmekten tutukladığını düşünebiliyor musun?
But the guy who bought the property didn't even give me a chance to re-up the lease.
Ama burayı alan adam kira kontratımı yenilemem için fırsat dahi vermedi.
Just a nice, normal guy who might not be the best listener, but makes up for it with a body that just... won't... quit.
Hoş, normal bir adam iyi bir dinleyici olmayabilir ama bunu telafi edebilecek bir vücudu bırakıp gitmek de olmaz.
It's some washed-up athlete or the guy that owns Papa John's. It's a huge star.
Kesin pili bitmiş eski bir atlet ya da Papa John'un sahibi olan adam.
One day I was alone and a guy came up to me.
Bir gün yalnızdım ve bir adam yanıma geldi.
But that guy, there... screwed it up.
Fakat oradaki adam... onu siktir et.
I mean, you couldn't give a guy a heads-up on this fiasco?
Yani bu fiyaskoda birine önceden haber veremezsin, di'mi?
This guy's total work experience, seven months in a Radio Shack that he ended up leaving for "creative differences,"
" Bu adamın toplam iş tecrübesi,'yaratıcı farklar'dan dolayı ayrıldığı Radio Shack'teki işinde yedi ay.
You're... you were special to me, and then you hooked up with that other guy.
Sen... benim için özeldin,... ve ardından gidip başka bir adamla görüşmeye başladın.
I had one guy ask me- - Anthony Davis- - and he fucking stood me up.
Bir çocuk teklif etmişti. Anthony Davis. Siktiğimin evladı beni ekmişti.
Hey, listen, I on't like giving up either, but the guy is in a re poncho. You can see him from a mile away.
Bak, ben de pes etmekten hoşlanmıyorum ama kırmızı pançolu adam 1,5 km öteden görülebilir.
Bad guy lets the kid take the doll to shut her up.
Kötü adamlar kız sussun diye bebeği eline verdiler.
This guy shows up out of the blue, and now I have a brother?
Çocuk aniden çıkıp geliyor ve artık kardeşim mi var?
Probably wind up talking to some foreign guy who's reading from the same manual I have.
Muhtemelen elimdeki aynı kullanım kılavuzunu okuyan yabancı birinin bant kaydı konuşması çıkacaktır.
With the guy all tied up. The Gerhardt, on the TV.
Gerhardt adamı bağlıyken televizyonda.
I just broke up with a guy who was super needy and emotional, and I live with my sister, who is super needy and emotional, and I can't break up with her, so all I'm looking for right now is...
Çok muhtaç ve duygusal birisinden daha yeni ayrıldım. Ve kardeşimle yaşıyorum ki o da çok muhtaç ve duygusal biri ama ondan ayrılamıyorum. Yani aradığım şey...
Oh, he might just be playing mind games, trying to throw me off balance, but this is a guy who was brought up through the KGB, after all.
Akıl oyunu oynayıp beni şaşırtmaya çalışıyor olabilir ama neticede KGB'de yetişmiş bir adam bu.
It was a woman, a very strong woman, and she was beating up another guy and I stopped her and then she came after me, and yeah, she beat me up pretty bad.
- Hayır, bir kadındı. Çok güçlü bir kadın. Başka bir erkeği dövüyordu ve ben onu durdurdum.
- It was about this guy, and he wears all white, and, like, a bowler hat, and he goes around, and he beats people up with his gang, but then he gets caught,
Melon şapkası vardı. Çetesiyle gidip insanları dövüyor ama sonra yakalanıyor.
- This guy is making shit up. - Hey, I got 110 here.
Benim yanımda 110 dolar var.
And you didn't say anything? There is a bad guy out there who's found the weakness in your source code, and he's set up his own online shopping network for babies, and you didn't say anything!
Dışarıda kötü bir adam var ve senin kaynak kodunda bir açık bulmuş durumda kendi çevrimiçi bebek satış sitesini kuruyor ve sen hiç bir şey söylemiyorsun!
You get the right guy, all they have to do is show up.
Doğru adamı bulursan, görünmesi yeter.
- with this guy, you not ending up in jail.
- bu adamla, hapise düşmemen - Biliyorum.
I guess he didn't exactly sneak up on our dead guy.
Ölü adamımıza gizlice yaklaştığını tahmin ediyorum.
Bruce is all over town and you need to talk to that guy because everybody in this town is gonna know what you idiots are up to.
Bruce kasabayı kapı kapı gezip, milleti davet ediyor. Bu gidişle herkes, sizin gibi salakların neyle uğraştığından haberdar olacak.
It was like something had died in there, like a homeless guy had set up his camp in his mouth.
Sanki içinde birisi ölmüş gibiydi sanki evsiz bir adam ağzında kamp kurmuş gibiydi.
Look, Herm, I could bust the guy up, but what's the point?
Bak, Herm, adamı kurtarabilirim ama ne anlamı var ki?
No, canine guy said the command was "up."
- Hadi Cookie çık! - Çık değil, "içeri" diyeceksin.
So what's up with that guy?
Bu adamın derdi ne?
Figured you were a blow-up shit kind of guy.
Patlatmayı seven tarzda biri olduğunu düşündüm.
Kurt and Blaine are still broken up, and Kurt's not really dating, but Blaine definitely is dating, and the guy he's dating is Karofsky, so, like, ouch.
Kurt ve Blaine hala ayrılar ve Kurt kimseyle çıkmıyor ama Blaine kesinlikle biriyle çıkıyor ve çıktığı kişi Karofsky. Can yakıcı.
I have to walk up to a guy, and wonder like, am I gonna get punched in the face?
Ben bir erkeğe yanaşırken suratıma yumruğu yiyecek miyim acaba diye merak ediyorum.
The Scopuli is the ship that that Holden guy got scooped up trying to save?
Holden denilen herifin kurtarmaya çalıştığı gemi Scoupuli miydi?
Every time I sample the guy, I get a different ID comes up with a face that looks like it could be a match.
Adamdan ne zaman örnek alsam karşıma onunla eşleşebilecek yüze sahip farklı kişiler çıkıyor.
How do you break up with a guy?
Bir adamla yollarını nasıl ayırırsın?
We got so much guy talk to catch up on that we never even got to do before.
Önceden yapamadığımız, yapmamız gereken bir sürü erkek muhabbeti var.
GIVE IT UP FOR THIS GUY.
Bu adama gelsin bir alkış.
I mean, the guy's all ground up, and ya burned his clothes ya said, so...
Yani adamı temizledik. Kıyafetlerini yaktım dedin.
It's about this guy who, every day, he- - he pushes this rock up this hill.
Bir adam var. Her gün kayayı tepeye kadar itiyor.
You want to see that guy's face every time you wake up?
Her sabah uyandığında o adamın yüzünü görmek mi istiyorsun?
I mean, I grew up with the guy, and I had no idea.
Yani ben adamla birlikte büyüdüm ve buna dair hiçbir düşüncem yoktu.
Well, how did such a nice guy end up like this?
Peki, böylesine iyi bir adamın sonu nasıl böyle olmuş?
The new guy shows up at the game, All of a sudden there's a robbery.
Yeni bir adam oyuna giriyor ve tesadüfe bak aniden soygun oluyor.