English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / We'll get married

We'll get married tradutor Turco

327 parallel translation
When we get married, I'll ask Team Leader Kang to officiate...
Evlenirken düğümüzde sunucu Şef Kang olmalı.
They'll say you're a great artist. You'll get 6 commissions, and we can be married and divorced in no time.
Senin büyük bir sanatçı olduğunu anlayıp 6 sipariş veriyorlar, biz de hemen evlenip sonra tekrar boşanırız.
I'll need a vacation if we get married...
Evlenirsek, tatile ihtiyacım var...
I'll come by tonight and we'll drive to Stanton and get married.
Bu akşam senin için geleceğim ve Stanton'a gidip evleneceğiz.
Now, you tell the preacher to wait... and I'll phone you just the minute I'm free, and we'll get married today.
Papaza beklemesini söyle... işim biter bitmez seni arayacağım, ve bugün evleneceğiz.
We'll keep right on saying it until you finally get married.
Sonunda siz evlenene kadar aynı şeyleri söylemeye devam edeceğiz.
Looks like Alice is going to get married, and I think she'll be very happy because we just met the boy you sent her and he looks fine.
Görülüyor ki Alice evlenecek, bence çok da mutlu olacak... çünkü ona gönderdiğin delikanlıyı az önce gördük, iyi birine benziyor.
- We'll be pushing farther west every year... and by the time I get back to Toronto, you'll probably be married...
- Her yıl biraz daha uzak Batıya gidiyoruz ve benim Toronto ya geldiğim zamanda, büyük olasılıkla sen evlenmiş olacaksın...
Then if you get your father's consent... we'll get married, if I can get my wife's consent.
Sonra sen babanın rızasını alırsan... ben de karımın rızasını alırsam evleniriz.
Come back to work on the paper, and if we can't get along we'll get married again.
Gazetedeki işine dön, geçinemezsek yeniden evleniriz.
- All right, we'll get married.
- Tamam, evleniriz öyleyse.
- "We'll get married."
- "Evleniriz."
We'll get married thanks to her.
Onun sayesinde evleneceğiz.
Now we'll never get married.
Artık asla evlenemeyeceğiz.
And as soon as I get out we'll straighten it out somehow and we'll be married again.
Ayrıca hapisten çıkar çıkmaz işleri bir şekilde yoluna koyar ve tekrardan evleniriz.
Why, sure we're going to get married, but it'll wait.
Elbette evleneceğiz, ama biraz bekleyecek.
We'll get married.
Evleniriz.
Little by little, we'll pay off our debts, and one day I'll get married.
Borcu ödeyeceğiz. Bir gün evlenmek istiyorum...
In a few years we'll get married. I've said it so many times.
Sana birçok defa söylediğim gibi, birkaç yıla evleneceğiz.
Like Pa said, we'll get married a week after Easter.
Babamın dediği gibi, Paskalyadan bir hafta sonra evleneceğiz.
# Say we'll get married #
# Say we'll get married #
We'll get married in some nice, little church like decent people.
Normal insanlar gibi küçük bir kilisede evleniriz.
Sort of! As soon as we get married, you'll be wanting kids!
Evlendikten sonra sen de çocuk isteyeceksin.
We'll get married sooner or later won't we?
Ne de olsa yakında evleneceğiz, değil mi?
She says she'll get married when we do. What is it?
Ancak biz evlendikten sonra evleneceğini yazmış.
When you get your vacation, we'll go out of town and get married.
İznini aldığında kasaba dışına gidip evleniriz.
We'll go to Warsaw in the morning and get married.
Sabah Warsaw'a gidip evleniyoruz.
I'm freer to say we'll get married as soon as you like.
İstediğin zaman evlenme konusunda daha da özgürüm.
We'll get married if you want to.
İstersen evleniriz.
You study to be an engineer, and then we'll get married, okay?
Mühendis olduğun zaman evleniriz. Güzel olmaz mı bu?
I'll study and get a decent job so we can get married and have a nice house - you and me and the little one on its way.
Evlenebilmemiz için hem okuyup hem çalışacağım... Böylelikle güzel bir eve oturur sana, bana ve bebeğimize güzel şeyler alabilirim.
We'll have plenty of time to get married.
Evlenmek için zamanımız olacak.
Some day the right girl will come along, and if she'll have me we'll get married.
Bir gün doğru kız gelecek ve beni alacak, evleneceğiz.
- And it'll get worse after we're married.
- Evlendikten sonra daha da kötü olacak.
We'll get married in the capital.
Başkentte evleniriz.
Of course we'll get married.
Ah. Elbette evleneceğiz.
Look, we'll get married, I promise you.
Bak, evleneceğiz. Sana söz veriyorum.
We'll get married out there!
Orada evleniriz!
- We'll get married tomorrow.
- Yarın evleniyoruz.
We'll get married as soon as I'm thin again.
Ben yeniden zayıf olur olmaz evleniriz.
We'll get married finally.
Nihayet evlenebiliriz.
We'll get married, Uncle Fedya.
Biz evleneceğiz, Fedya amca.
Hold on, we'll have to get you married yet...
Dayan, daha seni evlendirmemiz gerekecek.
We'll get married.
Evleneceğiz.
The sooner we get married the safer we'll be.
Ne kadar çabuk evlenirsek, o kadar güvende oluruz.
We'll get married and go back to my village.
Evlenip köyüme geri döneceğiz.
And tomorrow we'll get married.
Yarın evleneceğiz.
As soon as it's over, we'll get married.
Biter bitmez, evleniriz.
We'll get married tonight.
Bu gece evleneceğiz.
We'll go to Bavaria, my love, and we'll get married.
Bavyera'ya gideceğiz, sevgilim,... orada evleneceğiz.
Now we've met, I'll tell him that we got along pretty well and we like each other and we're probably gonna get married. And that he should get the five-and-ten ready.
Buluştuğumuza göre, şimdi ona gidip gayet iyi anlaştığımızı birbirimizden hoşlandığımızı, muhtemelen evleneceğimizi ve dükkanı hazırlamasını söyleyeceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]