English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / We get caught

We get caught tradutor Turco

906 parallel translation
If we get caught, we get court-plastered.
Bizi yakalarlarsa, dörde bölerler.
And if we get caught, don't go making up any stories that I did.
Yakalanırsak sakın böyle hikâyeler uydurma.
So even if we get caught you're pretty safe.
- Yakalansak bile sana bir şey olmaz yani.
If we get caught, they'll kill us.
Yakalanacak olursak, bizi de öldürürler.
From the way the wounded are pouring into this place we better get the hell out of here before we get caught up in the war.
Buradaki yaralı sayısının artışına bakılırsa savaşa yakalanmadan gitmemiz en iyisi olacak gibi.
- But if we get caught, we'll go to prison.
- Ama yakalanırsak hapse gireriz.
If we get caught, can they shoot us for wearing a German tank?
Eğer yakalanırsak, bir Alman tankı kullandık diye bizi vurabilirler mi?
Anna, my love... if we get caught, you'll go to prison for the rest of your life.
Anna, aşkım eğer yakalanırsak, hayatının geri kalanını hapiste geçirirsin.
We get caught, it's our own fault, not yours.
Yakalanırsak kabahat bizim, senin değil.
The police will trace Anderson and we get caught with illegal tapes.
Polis Anderson'ın izini sürecek. Yasal olmayan bantlarla yakalanırız.
- What if we get caught? Who'd look after you?
- Yakalanırsak sana kim bakacak?
If we get caught, we'll be destroyed... along with you.
Yakalanırsak seninle birlikte yok ediliriz.
We could get our ass in a sling if we get caught.
Yakalanırsak başımız belaya girer.
Can we get caught?
- Yakalanma ihtimalimiz var mı?
If we get caught, we'll die. - Just eat it.
Ye hadi.
Things would get a lot more complicated if we are caught.
Yakalanırsak işler karışacak. Buradan çıkamayız.
If anyone's caught taking graft, and I don't get my share, we stand him up against the wall and pop goes the weasel.
Birisi rüşvet alır da bunu benimle paylaşmazsa onu duvara dikip kurşunlayacağım! O ölecek.
We might get caught in the rain.
Yağmura yakalanma ihtimalimiz var.
Not because we'd get caught, but for our own sake.
Yakalanmamız ihtimali yüzünden değil, kendi iyiliğimiz için gitmemeliyiz.
I think we're going to get caught.
Yakalanacağımızı düşünüyorum.
The rest of us will get rid of that 40, and the next 40 until we kill each other or get caught when the worlds collide!
Anlamıyor musunuz? Daha sonra o 40'ı bir başka 40 öldürecek, ta ki hepimiz birbirimizi öldürene dek ya da dünyalar çarpışana dek bu iş devam edecek!
We'll get caught if we're together.
- Peki ya sen? Beraber olursak yakalanırız.
If we don't get caught first.
Ama önce yakalanmamak lazım.
The only way we can get caught is if we leave the old goof alive to talk.
Ancak yaşlı bunağın birileriyle konuşmasına izin verirsek yakalanırız.
If we get greedy and get caught, we're done for.
Açgözlülük edip yakalanacak olursak işimiz tamamen biter.
We'll get caught.
Yakalanacağız!
In one hour either we break through or get caught.
Bir saat içinde ya deleriz ya da yakalanırız.
She takes us to the wedding and we're caught because we can't get to our guns!
Bizi düğüne götürdü ve yakalandık çünkü silahlarımıza ulaşamadık!
We can't get caught up in this mess.
Bu karışıklıkta onlara yetişemeyiz.
We won't get caught, and we'll have a good time later on.
Yakalanacak değiliz ve çok yakında hoş vakitler geçireceğiz.
So we don't get caught.
Yakalanmamak için.
Of course, we didn't get a chance to prove our charges the last time we caught him because he burned down the jail and escaped.
Tabii ki geçen defa onu yakaladığımızda hapishaneyi yakıp kaçtığı için suçlamalarımızı kanıtlama şansımız olmadı.
- No, we'll get caught in it - and we'll never find our way!
- Hayır, yakalancağız - ve hiçbir zaman çıkış yolunu bulamayacağız!
Oh, we'll get caught anyway if we don't get out of here soon.
Oh, buradan kısa zamanda çıkamazsak her türlü yakalanacağız zaten.
You'll see, if we don't get caught.
Yakalanmazsak göreceksin.
We'll get caught over this tiny detail. "
"Bu küçücük ayrıntı yüzünden yakalanacağız."
No, we'd get caught right away.
Hayır! Sonunda hapse girmeyeceğim.
We might get caught.
Biraz ağır ama iyi para eder.
We'd get caught.
Yakalanırız.
We don't want to get caught like they did.
Onlar gibi yakalanmak istemeyiz.
We don't want to get caught.
Yakalanmanızı istemem.
- Only trouble is we also get caught.
- Tek sıkıntı yakalanıyor olmamız.
- We're gonna get caught!
- Yakalanacağız!
What if we get caught?
Farz edelim ki yakalandık?
We ain't gonna get caught.
Yakalanmayacağız.
We'll probably get caught for hookin'this period... but who cares?
Bu dönem muhtemelen kopyadan yakalanırız... ama kim takar?
They'll be caught off their guard All we'll have to do is to inform our commander So that the troops can get ready
Böylece savunmaları düşer tek yapmamız gereken ordumuza haber vermek böylece birlikler saldırıya hazır olur
I see our asses in a sling if we get caught that's what I see.
Yakalanırsak bizi kıçımızdan asacaklar. İşte bunu anladım.
We'll get caught up on her latest Hollywood gossip.
Desene bütün gece Hollywood dedikodularını dinleyeceğiz.
He got caught in the spotlight But when we get to the end He wants to start all over again
Sahne ışığına yakalanmış ama son Geldiğinde her şeye yine başlamak istiyor
And he got caught in the spotlight But when we get to the end Well, he wants to start all over again, no, no, no
Sahne ışığına yakalanmış ama son Geldiğinde her şeye yine başlamak istiyor

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]