Wheelwright tradutor Turco
37 parallel translation
She's at wheelwright's.
Tamirciye gitti.
Ah. Them was the days for a wheelwright.
Tam o zamanlar tekerlekçilik yapılırdı işte.
Tell them, I was working at Mr. Baloup's as wheelwright.
Söyleyin onlara, gemi yapımında M.Baloup'un yanında çalışıyordum.
Crowe wheelwright.
Crowe wheelwright.
Among those taking part are Wheelwright Amberley Grotefield Mrs. Nift
Arasından alınan kısım ise Wheelwright Amberley Grotefield Bayan Nift.
The worldly-wise wheelwright!
Çok bilmiş tekerlek ustası!
Oh, by the way, the Wheelwright boy will be back in town for the holidays, and I thought since his parents and I are such great friends, that it was high time the two of you were introduced.
Şimdi seçebiliriz. O zaman bütün öğrenciler karma eğitim için oy kullanır ve heyette bir kişilik oyumuz olur. - Buna izin vermezler.
- I looked up at his face
Bu arada Wheelwright'ların oğlu tatil için gelmiş.
Evelyn Wheelwright founded this sorority with a mission... a mission to bring equality and respect to all sisters.
Evelyn Wheelwright bu derneği bir amaç için kurdu. Kadınların eşit olması ve saygı duyulmasını.. ... sağlamak için.
Is there no one who's met a Virginian wheelwright?
Virginia'lı bir tekerlek ustası tanıyan yok mu?
I'm no wheelwright, and neither was Jacob.
Ben tekerlekçi değilim. Jacob da değildi.
WHAT WE ALL DO, BE A WHEELWRIGHT.
Hep yaptığımız şeyi. Tekerlekçi olacağım.
NEXT TO PILOTS AND INDIAN FIGHTERS, THERE'S FEW THINGS AS CRUCIAL TO THE SUCCESS OF A TRAIN AS A SKILLED WHEELWRIGHT.
Bir konvoyun başarısı için kılavuzlar ve Kızılderili avcıları kadar önemli olan şeylerden... biri de tekerlek tamircileridir.
BUT NO WHEELWRIGHT.
Ama tekerlek ustası yoktu.
It takes ten years to make a journeyman wheelwright.
Birinin tekerlekçi olması on yıl sürer.
So, I was a little surprised to see you take the Wheelwright place.
Senin Wheelright'ların evini tuttuğunu gördüğümde biraz şaşırdım.
I knew it as soon as you took the Wheelwright place.
Sen Wheelwright'ların evini tuttuğun an öğrendim.
He was a wheelwright. And we toed the line.
Babam lastik tamircisiydi ve bize baktı.
Your father was a wheelwright?
Baban gerçekten lastik tamircisi miydi?
Very impressive, Dr. Wheelwright.
Çok etkileyici, Dr. Wheelwright.
The scientist Wheelwright who created it wants to meet Volkoff's must trusted weapons buyer.
Gazı yapan bilim adamı Wheelwright Volkoff'un en güvenilir silah alıcısıyla buluşmak istiyor.
Bartowski, your flash on Wheelwright was 100 % correct.
Bartowski, Wheelwright'la ilgili çakman doğruymuş.
Well, she actually came to me with the Wheelwright info.
- Wheelwright bilgisiyle kendi bana geldi.
We just got word that Wheelwright is en route.
Wheelwright'ın yolda olduğunu duyduk.
Dr. Wheelwright, relax.
Dr. Wheelwright, sakin olun.
We have no lead on where Wheelwright and Chuck's mom fled to after the shooting.
Wheelwright ve Chuck'ın annesinin olaydan sonra kaçtıkları yeri bulamadık. Hadi ama.
See, I knew that if I shot you, Wheelwright might panic and try to unload the weapon on his own.
Seni vurduğumda Wheelwright'ın panikleyip silahı başkasına satacağından korkuyordum.
This is Wheelwright's mobile lab.
Bu Wheelwright'ın seyyar laboratuvarı.
Wheelwright.
Wheelwright.
Well, thank God we got Wheelwright to give up that antitoxin before he went completely off the reservation.
Çok şükür adam aklını yitirmeden Wheelwright'ı panzehiri vermeye ikna ettik.
She was a wheelwright's orphan.
Bir tekerlekçinin yetim kızıydı.
I'm a wheelwright, Micheletto.
Tekerlek tamircisiyim, Micheletto.
Mr. Connors the wheelwright?
Tekerlekçi Bay Connors mı?
Wheelwright, Kentucky.
Otter Creek, Wheelwright, Kentucky.
Private Wheelwright died on the field of honor, sir!
Er Wheelwright savaş alanında öldü, efendim!
Wheelwright?
Wheelwright mı?
The wheelwright sent word.
Tekerlekçi haber yolladı.
wheel 105
wheels 61
wheeler 215
wheelchair 17
wheels up in 48
wheels up 28
wheel of fortune 16
wheel drive 80
wheels 61
wheeler 215
wheelchair 17
wheels up in 48
wheels up 28
wheel of fortune 16
wheel drive 80