English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ Y ] / You got a pen

You got a pen tradutor Turco

202 parallel translation
You got a pen?
Kalemin var mı?
- Emil, you got a pen handy?
- Emil, elinin altında kalem var mı?
You got a pen?
Hadi gidelim.
- Cumberly, you got a pen?
- Cumberly kalem var mi?
You got a pen, Larry?
Kalemin var mı Larry?
- You got a pen?
- Kalemin var mı?
Have you got a pen?
Kaleminiz var mı?
Peterson, you got a pen?
Peterson, kalemin var mı?
You got a pen?
Kaleminiz var mı? - Evet.
"Have you got a pen?"
"Kalemin var mı?"
Pal, you got a pen?
Dostum, kalemin var mı?
- You got a pen?
- Yanında kalem var mı?
You got a pen, honey?
Kalemin var mı, tatlım?
Have you got a pen?
Kalemin var mı?
Have you got a pen?
Bir kalemin var mı?
You got a pen, got a writing pen?
Tükenmez kalemin var mı?
- Have you got a pen?
Kalemin var mı? - Evet.
You got a pen right there
Orada kalemin var.
- Well, you got a pen?
- Kalemin var mı?
- Have you got a pen, let me put that down.
- Kalemin var mı, bir yere yazayım.
- You got a pen that works?
- Çalışan bir kalemin var mı?
You got a pen?
Kaleminiz var mı?
Hey, lady, you got a pen and paper I could borrow? No, I don't. But it looks like he does.
- Bayan, kalem ve kağıdınız var mı acaba?
Yeah. You got a pen?
- Hayır yok ama onun var.
- You got a pen? - Yes.
Bir kalemin var mı?
- Cool, thanks. You got a pen, real quick?
- İyi sağoI kalemin var mı?
- Do you got a pen?
- Kalemin var mı?
You got a pen and paper?
Kağıt kaleminiz var mı?
Take that pen while you still got a chance.
Hâlâ şansın varken al şu kalemi eline.
How do you expect a man to write if you ain't got a pen?
Tatlım, kalem yoksa nasıl imza atabilir?
At first I thought of a fountain pen... ... but you've already got one.
Önce aklıma bir dolmakalem geldi ama senin zaten var.
Boy, that sure is a fancy-lookin'pen you got there.
Evlât, bu kesinlikle güzel görünümlü bir kalem.
You haven't got a pen, have you, Your Honour?
Kaleminiz var mı Sayın Hâkim?
You got a ball-point pen?
- Tükenmez kalemin var mı?
Take the inside out of a pen, you know what you got?
Kalemin iç kısmını çıkarırsan eline ne geçer?
you've got a poison pen, is what you've got.
Yazıların zehir gibi, Bakalım ne yazacaksın.
- Uncle, have you got a black pen?
- amca, siyah kalemin var mı?
You know, Jack, you got a hell of a nerve taking that kid's pen.
Jack, çocuğun kalemini almak için oldukça sağlam sinirlerin olmalı.
What, you got a problem with the pen, now?
- Şimdi de kalemi mi beğenmedin?
You move like a cat, you handle a gun like a pro, and you've got a poison cartridge pen in your purse.
Kedi gibi hareket ediyor, profesyonelce silah tutuyor ve çantanızda zehir kartuşlu kalem bulunduruyorsunuz.
" You got a pen?
" Kalemin var mı?
You've got to lift up that plastic thing with a pen.
O plastik şeyi kalemle kaldırman gerekir.
i-i-it's spelled... upper case "c," lower case "a-p-t," you got a pen?
Kaleminiz var mı?
You got a pen?
- Evet.
Have you got a pen?
- Evet.
I didn't want the pen. You got a problem, Ben, OK?
Ciddi derdin var, Ben.
- You got a pen?
Ne diyorsun?
- Have you got a pen?
- Kalemin var mı?
RAY : Speaking of which, do you think Jay's got a casino in the pen?
- Sence Jay cezaevinde kumarhane açar mı?
You haven't even got a pen.
- Senin bir kalemin bile yok.
Now, you got a pen?
Kalemin var mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]