English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Б ] / Бумаги

Бумаги tradutor Turco

3,887 parallel translation
Это пример наказания за намеренное причинение вреда, я испортил ваши бумаги случайно.
Bu birine zarar vermeyi seçtiğin için cezalandırılma örneği. Kağıtlarını kazara mahvettim ben.
Наконец-то я прошел через сражения. В этот раз с мечом, а не рулоном оберточной бумаги.
Bu kez rulo ambalaj kağıdı yerine bir kılıçla.
Занимаешься фиктивной продажей фиктивной бумаги, и правишь миром способом, который в реальной жизни нельзя и вообразить. и постепенно ты попадаешь в струю.
Sahte bir kişi olarak sahte kağıt satarsın, ve hiç kimsenin hayal bile edemeyeceği bir dünyanın kapılarına koşarsın ve bu yavaş yavaş seni benliğin olur.
Но когда случится, ты скажешь "Acme Limited" самым дружелюбным голосом и попытаешься продать немного бумаги этому счастливчику.
Pek sık olmamakla birlikte çaldığı zaman en arkadaş canlısı sesinle "Acme Şirketi" diyorsun ve arayan şanslı kişiye kağıt satmaya çalışıyorsun. - Kağıt mı?
Я продал сегодня 1500 стопок бумаги сегодня.
Bugün 1500 top kağıt sattım.
Сколько бумаги ты сегодня продал?
Bugün ne kadar kağıt sattın?
Я уже был в пути, как вдруг понял... Я так и не не подписал бумаги, провозглашающие Блюбэлл исторической достопримечательностью.
Tam yola çıkarken farkettim ki, BlueBell'in tarihsel bir öneme sahip olduğunu gösteren kağıtları imzalamamıştım.
Пересматривая бумаги, Ронни раскрыл семейный секрет.
Bu olaydan sonra, Ronnie aile sırrını öğrenmiş olmalı.
Ну и короче, я тут сам себя запер с запасом еды на 50 лет, туалетной бумаги на 50 лет и кокаина на 50 лет, но вот он почему-то закончился уже лет через 10.
Neyse, kendimi buraya 50 yıl boyunca yetecek yemek, 50 yıl yetecek tuvalet kâğıdı ve 50 yıllık kokainle kapattım ama her nasılsa 10. yılın sonuna doğru tükendi.
Нет, у меня есть кое-что для тебя, но... тебе не нужно было приносить с собой все бумаги.
Hayır, gerçekten bir şeyler buldum ama bütün masanı yanında getirmene...
Ты одобрил это. Ты подписал бумаги...
- Sen izin verdin, evrakları imzaladın.
Никакой клочок бумаги не укажет мне, как жить.
Bir kağıt parçası benim ne olduğuma karar veremez.
Бумаги еще не прошли через все необходимые процедуры, и мы можем утверждать, что он представляет угрозу для наших национальных интересов.
Öncü evrakları daha işlenmedi ülke çıkarlarına tehdit olarak karşı çıkabiliriz.
Из бумаги можно сделать, что угодно.
Gördün mü? Kağıdı istediğin her şeye dönüştürebilirsin.
Вы увидите традиционный... процесс изготовления бумаги.
Geleneksel kağıt yapımının beş evresi bugün bahçede gerçekleşecek.
Вы можете не знать этого, но розы заклинит даже самые лучшие уничтожители бумаги.
Bilmiyor olabilirsin ama güller en sağlam kağıt öğütücüsünde bile sıkışırlar.
в этом мире, без этого клочка бумаги.,
Bunların hepsi, bir kağıt parçası olmadan dünyada başarılı olamayacağımızı söyledikleri için.
Станут лучше, когда вы снимете все обвинения и подпишете бумаги об освобождении.
Sen suçlamaları düşürüp tahliye belgelerini imzaladıktan sonra daha iyi olacaktır.
- Да, как в тот раз, когда ты рассказал мне, что не смог засунуть его в рулон туалетной бумаги?
- Hayır, yapmıyorum. - Peki penisinin tuvalet kağıdının deliğine sığmadığını söyleyen kimdi peki?
Ты пытался засунуть его в рулон туалетной бумаги?
- Penisini ona sokmaya mı çalıştın?
Почему ты тогда пытался засунуть свой член в рулон туалетной бумаги?
Neden penisini bir tuvalet kağıdına sokmaya çalıştın?
Хмм? Рулон туалетной бумаги больше, чем толщина пениса?
Tuvalet kağıdı kalınlığında bir penis kalınlığı nasıl?
Он спрашивает потому что однажды он пытался засунуть его пенис в рулон туалетной бумаги и он не был по размеру и он просто хотел, что бы ты знал, так, между прочим
Bunu soruyor çünkü, bir kere tuvalet kağıdına sokmaya çalıştı ve sığdıramadı, senin de bunu bilmeni istiyor.
Теперь, суть в том, чтобы оформить бумаги с утра пораньше.
Sonuç olarak sabah ilk iş olarak sizi buradan çıkaracağız.
- Пришли бумаги на мой перевод...
Buraya girmemelisin.
Я отправлю ваши бумаги наверх.
Evraklarınızı üst kata göndereceğim.
Я нашёл эти пустые рулоны от туалетной бумаги в ванной.
Bu boş tuvalet kağıdı rulolarını banyoda buldum.
Могу показать вам бумаги.
Kayıtları gösterebilirim.
Не клочок бумаги.
Bir kâğıt parçasına değil.
Мне нужна твоя подпись на клочке бумаги.
Bir kâğıt parçası üzerinde imzanı istiyorum.
Но и ты должна понять, что, прежде чем я получил те бумаги,
O belgeler elime geçene kadar varlığından bile haberim...
Папа не подписал бумаги.
Babam belgeleri imzalamadı.
Потому что я отменила и порвала бумаги.
Çünkü onları postadan aldım ve hepsini kopardım.
Не смогу подписать бумаги еще раз.
Belgeleri yeniden imzalayamam.
Я думал, что он подписал бумаги?
- Belgeleri imzalamıştı hani?
Если Роберт не подпишет бумаги.
Robert belgeleri imzalamazsa.
У тебя талан то части гофрированной бумаги.
Konu krepon kağıdı olunca çok yeteneklisin ama.
- Я забыл бумаги в офисе.
Tüm haftasonu süresince dosyalarımı ofiste bırakmıştım.
Пореза от бумаги - это медленная смерть, детка.
Kağıt kesiği ölümün yavaş halidir. Bebeğim.
Я больше не касаюсь бумаги.
Kimseden kağıt kabul etmiyorum.
Джаред вернулся с острова и за весь день не достал туалетной бумаги?
Jared adadan döneli koskoca bir gün geçti ama hâlâ gidip tuvalet kağıdı almamış mı?
пОдпиШУ все бумаги и мы будем платить тебе 16 огромных куч денег в год.
"Legal Unsurları Temizle, Firmanın Evraklarını Ne olursa imzala" Her gün işe gelip birkaç belgeye ismini karalayacaksın ve sana yılda 16 hayvan kadar ödeyeceğiz.
Ваш отец согласился продать одну из своих дочерних компаний, срок истекает сегодня. Нам нужно, чтобы вы подписали бумаги.
Babanız küçük işletmeleri elden çıkarma kararı almıştı emanet sözleşmesinin süresi bugün bitiyor.
Отцу просто нужно было, чтобы я подписала бумаги.
Gidip birkaç belgeyi imzalamam gerekiyor.
Ты продал товара на миллион долларов за эту бесполезную кучу бумаги.
Milyon dolarlık ürünü bu değersiz kağıt yığını karşılığında sattın.
Пункт первый : немного бумаги чтобы его написать.
Birinci madde : söz konusu listenin yazılacağı bir kağıt.
Ты же правда не собираешься съесть эту стопку бумаги, верно?
Kağıt yığınının tamamını yemeyeceksin, değil mi?
Мне нужен лист бумаги.
Bir parça kağıda ihtiyacım var.
не могу дождаться как я займусь с тобой любовью за сто лет до изобретения туалетной бумаги
Tuvalet kâğıdı bulunmadan önce seninle yüz yıl boyunca sevişmek için sabırsızlanıyorum.
Я иногда заходил в один спортивный зал, ну, чтобы помыться и одолжить их толстенные рулоны туалетной бумаги.
Yeni spor salonunda vakit öldürüyordum bilirsiniz işte, duş almak, tuvalet kağıdı çalmak falan.
Я составлю бумаги.
Evrak islerini halledeyim o zaman.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]