Гладкая tradutor Turco
104 parallel translation
Эта черная статуэтка, как ты слышал, гладкая и блестящая, в виде птицы, орла или сокола, примерно такой высоты.
Bildigin gibi, siyah, parlak bir heykelcik. Su boyutta bir sahin heykelcigi.
Слишком гладкая.
Çok kaygan.
Простушка, круглая голова, кожа гладкая, очаровательна.
Tavşan gibi yuvarlak yüzlü. Saçları kısa kesilmiş.
У меня была гладкая кожа, а после того случая я постарел лет на десять.
Tenim porselen gibi pürüzsüzdü ama o olaydan sonra artık tenim kırık çanak çömleğe döndü.
Такая гладкая, как бархат.
ıpek kadar yumuşak.
Гладкая операция, вот что мы имеем.
Düzgün bir operasyon, işte hepsi bu.
Плотная, гладкая, итальянский хлопок замечательная, на ощупь почти как махровая.
İpek ve İtalyan pamuğundan yapılmış neredeyse havlu kumaş hissi uyandırıyor.
- Мардж, не правда ли, гладкая поверхность?
Oldukça pürüzsüz değil mi, Marge?
- Очень гладкая.
- Ooh, çok pürüzsüz.
Гладкая кожа.
Pürüzsüz.
- Она кажется грубой, но она очень гладкая.
- Evet evet harika. - Sert gözüküyor... - Ama çok yumuşak, değil mi?
Более гладкая, чем кажется, но всё же...
- Düşündüğünüzden daha yumuşak ama hala... Bu harika.
Даже без макияжа, она гладкая, как шёлк!
Makyaj olmadan dahi, ipek kadar pürüzsüz!
Она гладкая.
Pürüzsüz.
Гладкая!
Pürüzsüz!
Посмотри, какой тонкий ломтик. Видишь, абсолютно гладкая поверхность.
Şunun yüzeyine bak, ne kadar da ince.
Гладкая, как бильярдный стол.
Bilardo masası gibi.
Кожа мягкая и гладкая с просвечивающими венами.
Derisi yumuşak ve düzgün, gerilmekten damarları görünüyor.
С одной стороны, гладкая кожа, новизна ощущений и жизнь, которая кажется бесконечной и сулит кучу возможностей. С другой, обшарпанные комнатенки, неопытные мужчины и досадные недоразумения в выборе одежды.
Ama diğer yandan korkunç daireler, cinsel açıdan deneyimsiz erkekler ve kıyafet alımında utanç verici hatalar.
Такая потрясающая, такая гладкая.
Çok taze ve pürüzsüz.
Поверхность гладкая.
Yapısı pürüzsüz.
Ты тоже. Ты такая гладкая!
Ve ipek kadar yumuşak.
Она очень гладкая.
Tamamen pürüzsüz.
Да, гладкая, и, как мне хочется думать захватывающая речь.
Evet, akıcı, ve sanıyorum oldukça zorlu bir konuşma.
Кто сказал, что любовь – это гладкая дорога?
Aşkın kolay olduğunu kim söylemiş?
К тому же при заражении поверхность была бы липкой, а это не так, она гладкая и милая.
Ayrıca eğer mikrop kapsaydı yüzeyi yapışkan olurdu, bu pürüzsüz ve ve hoş.
Да, милая, хорошо очерченная, гладкая попа. Молодец.
Hayır, bu hoş, şekilli ve pürüzsüz bir kalça.
С чем они все согласны, так это с тем, что гладкая сторона... определённо египетская.
Anlaştıkları nokta şu, bu yapıda kesinlikle Mısır izleri var.
Такое чувственное тело, гладкая кожа...
Bunu gibi şehvetli bir tasarım ve pürüzsüz yüzey.
У него такая гладкая кожа.
Teni çok çekici.
Какая гладкая, Майкл... Как голова, грудь, руки, ноги и задница ее папаши.
Pürüzsüz, Michael aynı babasının kafası, göğsü, kolları, bacakları ve kıçı gibi.
Стьюи, какая у тебя голова гладкая.
Stewie, kafan çok düz.
- Такая гладкая...
Çok pürüzsüz,
Гладкая, как попка младенца.
Bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz.
Ты такая гладкая...
Ne kadar yumuşaksın...
А теперь быстрая девушка, любящая медленные танцы наша гладкая как шелк Шелли.
Hepsi kilitli! Sırada kıvrak bir kız var ama kendisi slow şarkıları seviyor... ipek tenli adayımız Shelley.
Их грудь такая гладкая, да.
Pürüzsüz göğüsleri var.
Гладкая область?
Pürüzsüz bir alan mı? !
Его голова гладкая, как попка младенца.
Kafası bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz.
Вроде как гладкая.
- Çok gösterişli.
- Точно гладкая.
- Kesinlikle.
Шкура гладкая, как попка у младенца.
Yani vücudum bebek poposu kadar pürüzsüz.
Теперь давайте обобщим - вот эта "f" - гладкая функция.
Şimdi bunun bir genellemesini yaparsak,'f'için güzel ve sorunsuz bir fonksiyon dersek.
- Спроси меня, из-за чего моя кожа такая гладкая.
- Cildimin neden böyle iyi olduğunu sorsana?
Гу Чжун Пё намного красивее, и кожа у него гладкая. Как ты можешь их сравнивать?
O çocuk bu oyuncak kediye benzetildiğini duysaydı eğer öfkeden kudururdu.
Oн грек и пахнет жидкостью для мытья посуды, его кожа гладкая, как ложка.
O bir Yunan ve limonlu bulaşık deterjanı gibi kokuyor ve derisi bir kaşığın arkası kadar pürüzsüz.
Если поверхность гладкая, они идут вдоль стен!
Eğer dümdüzse yolu takip ederler!
У вас очень гладкая кожа.
- Cildin çok gergin.
- Да, верно, гладкая.
- İyi hissettiriyor, değil mi? - Evet, evet yumuşak.
Ваша кожа такая гладкая.
Şef.
Гладкая.
Gösterişli.