Шоколадку tradutor Turco

Колен, Колен, дай Табару шоколадку

Çikolatayı Tabard'a ver.

- Куплю шоколадку.

- Çikolata istiyorum.

Если получите сто тысяч, купите мне шоколадку, а если Оскара, то его ногу.

100.000 dolar kazanırsan çikolata, Oscar alırsan sol bacağını verirsin.

Ага, похоже на шоколадку.

Evet, biraz çikolata galiba.

Я принёс тебе шоколадку.

Gidip, sana şeker aldım.

- На шоколадку поменяешь?

- Bir Snickers bar'a ne dersin?

А мне шоколадку.

Benimki çikolatalı olsun.

- Кому шоколадку? - Мне.

Şeker ister misiniz?

- Хочешь шоколадку "Херши"?

- Hershey çikolatası ister misin?

- Хочешь шоколадку "Херши"?

- Bir Hershey çikolatası hoşuna gider mi?

Малыш, хочешь шоколадку "Херши"?

Evlat, Hershey çikolatası ister misin?

Шоколадку.

- Dışarıdan bir şey istiyor musun? - Bir çikolata alır mısın.

На месяц. Давайте ему шоколадку в день.

Günde bir tane verirsin.

- Она слопает тебя, как шоколадку.

Senin gibileri çikolata gibi yer.

Он украл шоколадку Сникерс?

Snickers mı çaldı?

Вроде бы как киоск должен ему шоколадку.

Şirketin ona Snickers borcu varmış.

После ужина он всегда брал одну шоколадку и ломал ее напополам.

Akşam yemeğinden sonra bir çikolata alır ikiye bölerdi.

Когда он умер, я даже стянуть шоколадку не могла.

O ölünce, Trunchbull yüzünden, bir tane bile yiyemedim.

Я вам и шоколадку принесла.

Bir de şunu yedim.

Я хочу шоколадку.

Bana çikolata verir misin?

Шоколадку.

Çikolataymış!

Дай шоколадку, Натан.

- Nanelilerden var mı, ahbap?

- Верделл, хочешь шоколадку?

- Verdell, çikolata ister misin? - Verme.

- Ей, он украл мою шоколадку.

- Çikolatamı çaldı!

Парень забрал мою шоколадку.

O adam, çikolatamı çaldı!

- Я хочу шоколадку.

- Ben çikolata istiyorum.

- Дай своей маме получить эту дерьмовую шоколадку.

- Bırak da annen yesin çikolatasını.

Саманта посмотрела на меня так, будто я продала ее врагам за... шоколадку и пару нейлоновых чулок.

Samantha bana, onu çikolatalar ve naylon çoraplar için düşmana satmışım gibi bir bakış attı.

Мама, можно мы с Майклом возьмем еще одну шоколадку?

Ben sadece çikolatasını yerdim.

Если хотите шоколадку, покупайте Карон!

Çikolata dediğin Charon'dur!

Мы всегда даём бабушке шоколадку, когда садим её на автобус, и прикалываем к её жакету имя и адрес, на случай, если она потеряется.

Evet, otobüse bindirirken büyükanneme hep çikolata veririz. Bir de kaybolursa diye ceketine adını ve adresini iğneliyoruz.

Никто не видел мою шоколадку?

Benim gofret nerede?

Купил газету и шоколадку и сел в поезд со второй платформы точно в 9.05.

Bir telgraf ve Kit Kat aldım ve sonra trenimi ikinci perondan 9.05'te yakaladım.

Ты бы принёс шоколадку?

Çikolata götürür müydün?

Ты запорол свой чек, денег лишь на шоколадку.

Maaş çekini bozdurup Ancak gofret almış kendine

Где здесь можно найти шоколадку?

Nereden Snickers alabilirim?

И на хер тебя, Робби, за то что затащил меня в это место и не дал спокойно съесть шоколадку.

Senin ağzına da sıçayım Robbie, beni bu korkunç yere sürükleyip... bir tane Snickers ısmarlamadığın için!

И на хер тебя, Робби, за то что не дал мне съесть шоколадку. "

"Senin de ağzına sıçayım Robbie, Snickers almama izin vermedin."

Последнее, что я помню, они подсунули мне шоколадку.

Hatırladığım son şey, çikolatalarından bir tane yediğim.

Хочешь шоколадку?

Çikolatayı yemek ister misin?

и возьмите шоколадку за беспокойство.

Güle güle, Bay Block. Zahmetleriniz için bir çikolata alın.

Шоколадку для малыша.

Bebek için biraz çikolata.

Она сидит вон там и ест шоколадку.

Orada çikolataları tırtıklıyor.

Я ем шоколадку Вонки и чувствую : это не шоколад не кокос не грецкий орех, не арахисовое масло не нуга не леденец, не карамель и не цукаты.

Wonka çikolatasını yiyordum ve tadı çikolataya benzemeyen bir tadı vardı. Hindistan cevizi ya da ceviz veya fıstık ya da nugat da değildi. Çıtır pirinç, karamel veya tanecik değildi.

Может, хотите шоколадку?

Bir çikolata almaz mısın?

Хочешь шоколадку?

Çikolata ister misin?

За шоколадку делал это.

Louis, gazoz versen verirdi!

Шоколадку?

Eğlenceli gelmişti. Gir.

- Может, шоколадку?

- Gofret ister misin?

Вы купили шоколадку до аспирина.

Aspirinden önce çikolata aldın.

Хочешь шоколадку?

Tahıllı bar ister misin?