Bir hata olmalı tradutor Inglês
789 parallel translation
Bir hata olmalı.
There must be some mistake.
Bir hata olmalı.
There's some mistake.
- Bir hata olmalı.
- Oh, there must be some mistake.
- Bir hata olmalı.
- There must have been should kind of mistake.
Bir hata olmalı.
There must be a mistake.
- Bir hata olmalı.
There must be some mistake.
Bir hata olmalı.
It must have been some mistake.
- Sevgilim, bir hata olmalı.
Darling... there's been a mistake.
Bir hata olmalı diyor.
He says it must be a mistake. - Confirm the order, Captain.
Bir hata olmalı.
It must be a mistake.
Bir hata olmalı.
There must be something wrong.
Bir yerde bir hata olmalı.
Something's gone wrong
Bay Vorlager, eminim bir hata olmalı.
Mr. Vorlager, it is some kind of mistake.
- Korkunç bir hata olmalı!
- There must be some horrible mistake!
Bir yerde bir hata olmalı.
You must have made a mistake.
Basit bir hata olmalı.
It's obviously a mistake, something very trivial.
- Hayır, bir hata olmalı.
There's some mistake.
Hayır, Dimitri, bir yerde bir hata olmalı.
No, Dimitri, there must be some mistake.
Bir hata olmalı.
Order to prepare a carriage.
Bunda bir hata olmalı.
Well, now, there must be some mistake.
Bir hata olmalı?
Isn't it a mistake?
- Bu bir hata olmalı.
- It has to be a mistake.
Bir hata olmalı, bir hata.
Must be a fault, must be.
Hepsi sadece korkunç bir hata olmalı.
It all must be just a terrible mistake.
- Bir hata olmalı!
That was some mistake!
- Bir hata olmalı.
- Well, there must be some mistake.
- Bir hata olmalı.
THERE MUST HAVE BEEN A MISTAKE
Orada bir hata olmalı.
I don't think you're using that right.
İyi de, sanırım bir hata olmalı.
Well, I think there must be some mistake.
Bir hata olmalı.
It's a mistake, it has to be.
Bir hata olmalı hanımefendi. Ben yemek planı yapmamıştım.
No, there's a mistake, ma'am.
Bir hata yapmış olmalısın.
You must have made a mistake.
Böyle bir hata yaptığım için, delirmiş olmalıyım.
I must have been mad to have made such a mistake.
Bir hata yapıyor olmalısınız.
You must be making a mistake.
Bir çeşit hata olmalı.
Oh, there must be some mistake.
Zaten bir hata olmuş olmalı.
In any event, there's been some mistake.
Bir çeşit hata olmalı.
There must be some kind of mistake.
Bir yerde hata olmalı.
There must be some mistake.
Bir hata olmuş olmalı çünkü aniden 2000 pinpon topumuz oluverdi.
There must have been a slip-up because suddenly we wound up with 2,000 ping-pong balls.
O halde bir hata olmuş olmalı.
So it must be a mistake.
Matbaa makineleri bir hata yapmış olmalı.
The printers must have made an error.
Bir yerlerde hata yapmış olmalıyım.
Somewhere along the way I must've failed.
Bir tür anlaşılmazlık ya da hata olmalı.
It must be a misunderstanding, a mistake.
Bir hata olmuş olmalı.
There must be some mistake.
İkimiz de savaş istemiyoruz... fakat bu durumun bir hata olduğuna... ve niyetinizin... düşmanca olmadığına, hâlâ barış umudu olduğuna ikna olmalıyız.
Neither of us wants war... but we must be convinced that this is... truly a mistake... That your intentions are not hostile and that there is a chance for peace.
Bak, büyükbaba, bu çok güzel, ama bir yerde hata bulucuları olmalı.
Look, Grandfather, this is marvellous, but they must have a fault locator somewhere.
Bir hata yapmış olmalılar!
They must have made a mistake.
- Bir hata olmuş olmalı.
- There's been a mistake.
Bir hata anında sterilize olmalı mısın?
You must sterilize in case of error.
Bir hata olmalı!
It's a mistake!
Bir hata yapmış olmalısınız.
You must have added wrong.
bir hata 32
bir hata oldu 23
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
olmalı 170
olmalısın 39
olmalıydı 23
bir hata oldu 23
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
olmalı 170
olmalısın 39
olmalıydı 23