Dondur tradutor Inglês
341 parallel translation
... sıcak kanlılığını dondur.
- Would harrow up thy soul, freeze thy young blood...
Sahneyi dondur.
Freeze that.
Dondur sahneyi.
Freeze that.
Dondur!
Freeze!
Dondur.
Freeze it.
Dondur şunu.
Freeze it.
Dondur.
Yo, Grods! Freeze.
Dondur görüntüyü.
Freeze there.
Dijital hafızada dondur.
Freeze in digital memory.
Bilgisayar, programı dondur.
Computer, freeze program.
Don dondur!
Underwear is underwear!
Nereden alırsan al, dondur işte! Ha Cincinnati'den, ha başka yerden!
It is underwear wherever you buy it, in Cincinnati or wherever!
Dondur -
Freeze -
Dondur
Freeze
Programı dondur.
Freeze program.
- Programı dondur.
- Freeze program.
- Programı dondur.
Freeze program.
dondur onu.
Pull him around.
- Dondur.
- Freeze.
Görüntüyü dondur.
Freeze visual.
Görüntüyü dondur.
Freeze visuals.
Bilgisayar, dondur.
Computer, freeze.
Simülasyonu dondur.
Freeze simulations.
Bilgisayar dondur.
Computer, freeze.
- Dondur!
- Freeze it!
Dış görünüşümü görmek için, geri al ve dondur.
If you want to see how I look, rewind and freeze-frame.
Bilgisayar, görüntüyü dondur.
Computer, freeze image.
Bilgisayar, programı dondur.
Computer, freeze programme.
İkimizi de dondur!
Take us both!
Ekranı dondur.
Freeze frame on it. Don't let him answer.
Tamam, dondur..
Okay, freeze.
Dondur.
Freeze - frame.
Nesi olduğunu bulana kadar onu dondur.
Put him in stasis until you can figure out what is wrong with him.
Her şeyi olduğu gibi dondur ve senden başka hiç bir şey istemeyeyim.
You freeze everything as it is and I won't ask for anything more.
birincisi aşagıyı serinlet birazda dondur
Get some ice to cool down first
İyi bir icat bu. Ama her şeyi dondur diye değil.
It was a good invention, but it wasn't meant for everything.
Onları dondur.
Freeze them
Görüntüyü dondur.
Freeze picture.
Hele sen insanlığı dondur, bu ufaklıklar dünyayı donatır.
Once you have frozen mankind, these babies will overrun the globe.
Bilgisayar programı dondur.
Computer, freeze program.
Resmi dondur.
Freeze that picture.
Burada dondur. 10 kat büyüt.
Freeze there. Times ten.
Bunu dondur ve yüz taraması için kullan.
Freeze it and process it for face recognition.
Dondur onu.
Freeze her.
— Dondur onları.
- Freeze them.
Dondur onları.
Freeze them.
Dondur beni.
Stop time.
— Dondur beni, cadı.
- Freeze me, witch.
Dondur.
Freeze.
- Bilgisayar, programı dondur!
- Freeze program!
Dondur şu üçkağıtçıyı.
Ice this deadbeat.
döndür 35
dondurma 106
döndürdün 21
döndüm 95
dondum 19
döndü 69
döndüğünde 18
döndüğümde 48
döndük 21
döndün mü 51
dondurma 106
döndürdün 21
döndüm 95
dondum 19
döndü 69
döndüğünde 18
döndüğümde 48
döndük 21
döndün mü 51