Istemez tradutor Inglês
8,986 parallel translation
- Gerçekten gururum okşandı ama daha fazla tecrübe sahibi birisini istemez misin?
I am flattered, I really am, but don't you want somebody with a little more experience?
- Travma geçiren bir çok insan buna neden olan durumu hatırlamak istemez.
- I'm fine. - A lot of people with trauma don't want to remember what traumatized them.
Bu iki ayı istemez misin?
Don't you want those two months?
- Bu konuyu dinlemek istemez.
Oh, he doesn't want to know about this. I do.
... kavuşmak istemez misin?
Be at peace...
Baksana Grosse konuşmak istemez misin?
Oi, Grosse - don't you want to talk?
- Cevabı duymak istemez misin?
Don't you want to know the answer?
Kimse kullanıldığını hissetmek istemez.
Nobody wants to feel taken advantage of.
Bu kadının kendisini taciz etmesini kim istemez ki?
Who wouldn't want her sexually harassing you?
Merak etmeyin, babam fazla kira istemez.
Don't worry, my father won't want much rent.
İçeride konuşmak istemez misin?
You don't wanna talk inside?
Onun başladığı işi bitirmek istemez misin?
Don't you want to finish what he started?
Böyle birini hiç kimse sizi istemez.
No one wants you.
Bunu kim saklamak istemez ki?
Who wouldn't want to save that?
Bir-iki kuruş kâr etmeyi kim istemez?
Well, heck, who doesn't like to save a buck?
Üstesinden geldikleri engelleri duymak istemez misin?
Don't you want to hear about the obstacles they've overcome?
- Bilmek istemez misin?
- Don't you want to find out?
- Biraz atıştırmak istemez misin?
- You don't want a little food?
Biraz daha kalmak istemez misin?
Won't you stay a bit?
Kimse görmek istemez bunu, Dave!
No one wants to see that, Dave.
Tabii yakışıklı biriyseniz iş değişir. Bunu kim istemez ki?
Unless you're a handsome man, because who doesn't like that?
Nasıl biteceğini görmek istemez misin?
Don't you wanna see how this plays out?
Ve halkım da benimle körü körüne bir savaşa sürüklenmek istemez.
And my people would never - blindly follow me into a war.
Evrensel nefret karşısında kim Johnny Royalle olmak istemez?
In the face of universal loathing, who wouldn't want to be Johnny Royalle?
Size ne gözünüzü çıkarttırmanızı istemez, biliyor musunuz?
You know what doesn't make you want to gouge your eyes out?
Birkaç yıl öncesine dönmek istemez miydin?
I mean, don't you wish we'd just go back a couple years?
Pek çok kişi burada yalnız yaşamak istemez.
Not many people jump at the opportunity to stay here alone.
Çünkü diş perisi her yerinde parmak izi olmasını istemez.
Well, because the tooth fairy doesn't want fingerprints all over it.
Önce Claire'i dinlemek istemez misiniz?
Wouldn't you all like to hear from Claire first?
Önce bir göz gezdirmek istemez misin?
You don't want to look'em over first?
Aynısını Rogelio için de istemez misin?
Don't you want that for Rogelio?
Bunu bir daha düşünmek istemez misin?
You don't want to rethink that one?
Bu gece sıcak bir yerde uyumak istemez misiniz? Tok karnına hem de.
Don't you want a warm place to sleep tonight... full bellies?
Neden bir baba kızının ölümü hakkındaki soruşturmanın tekrar açılmasını istemez ki?
Why would a father not want an investigation to restart into the death of his own daughter?
Neden bir baba kızının ölümü hakkındaki soruşturmanın tekrar açılmasını istemez ki?
Why would a father not want an investigation into the death of his own daughter?
Peki siz istemez misiniz?
- But you don't?
Bazen beyni ile ağzı arasındaki filtre yok oluyor ama bıçak kemiğe dayanırsa, hayatta bırakmak istemez.
Sometimes he ain't got much of a filter between his head and his mouth But, uh, push comes to shove, ain't no way he wants out. Right?
Bunu daha rahat bir yerde tartışmak istemez misin?
Wouldn't you rather discuss this someplace more comfortable?
Aklı başında kim o piçe saldırmak istemez?
Who in their right mind wouldn't want to attack the bastard?
Hey, hiç gerçek bir işin ve ailen olsun istemez miydin?
Hey, would you ever want to have a real job and a family?
Ama Kanan'ın senden istediği şey, Shawn... Hiçbir gerçek baba evladından böyle bir şey istemez.
But what Kanan's asking you to do, Shawn... no real father... should ever ask of their son.
Yorgan istemez, çok sıcak.
Oh, not the comforter, it's too hot.
Merkezdeki hiç kimse, gazetelere bir seks skandalı yansısın istemez özellikle de Bosch'un dahil olduğu bir skandal.
No one downtown wants to see a sex scandal in the papers, especially involving Bosch.
Belki de işin o kısımlarına girmeyi hiç istemez.
Maybe he'd prefer us to leave that side of things alone.
Sizin gözünüzde komik görünmeyi asla istemez.
And she would never want to appear ridiculous in your eyes.
Kimse bunu duymak istemez.
They don't wanna hear this.
Aşkın, Karanlık Ormana tekrar dönmesini istemez misin?
Don't you want to see love return to the Dark Forest?
- Robert bunu istemez.
- Oh, my God! - Robert won't want them.
Grace de istemez. Bunu ben alacağım.
Well, Grace won't either.
Ona yeni kıyafetler almak istemez misin?
We need to update her wardrobe.
İstemez. Şampanyayı fazla kaçırmışım.
- No, never more champagne again.
istemezdim 19
istemez misin 33
istemezsin 24
istemiyorum 1125
istemem 270
istemiyor 51
istemiyorsan 36
istemiyorsun 47
istemeden oldu 60
istemiyor musun 270
istemez misin 33
istemezsin 24
istemiyorum 1125
istemem 270
istemiyor 51
istemiyorsan 36
istemiyorsun 47
istemeden oldu 60
istemiyor musun 270