Ne bebeği tradutor Inglês
390 parallel translation
Ne bebeği?
What baby?
- Ne bebeği?
- What baby?
O, ne bebeği ne de beni istiyor.
He doesn't want to have anything to do with the baby or with me.
Ne bebeği bu bayım?
What baby is that, sir?
Whitehurst, Cochrane'i bugün o bebeği taşırken gördün mü? - Hayır, ne bebeği?
Whitehurst, did you see Cochrane no, what doll?
Anne işe giderse, bebeği evde yalnız kalır 42 eksi... cevap ne olur?
( when mom goes to island shore to get food ) ( the baby watches the house alone ) Galchi, shhhhh!
Şimdi bu güzel oyuncak bebeği değerinin yarısına satmağa çalışarak ne sizin ne de benim değerli zamanımı boş yere harcamayacağım.
Now I'm not going to waste your valuable time or mine in trying to get one half of what this beautiful doll is worth.
Sen o bebeği ne zaman doğuracaksın?
When are you going to have this baby?
Bu zavallı bebeği ne zamandır aç bırakıyorsunuz?
How long have you been starving the poor kid?
Ne söyleyeceğini biliyorum. "Bir erkek hep annesinin bebeği olarak kalmamalı."
I know what you're gonna say. A man's gotta stop bein'his mother's baby.
Bebeği ne zaman göreceğiz?
When are we gonna see the baby?
- Bir bebeği susturmanın zor yanı ne?
- What is so difficult about keeping babies quiet?
Şu bebeği susturun ne olur!
Please, can't you keep that baby quiet?
Bebeği olacak kız hakkında ne diyeceksin?
What about that girl who was supposed to be having your baby?
Yarın sizin milyon dolarlık bebeği incelediğinde ne olacak?
What happens tomorrow when he turns up to test your million-dollar baby?
Paul'un bulduğu şu bebeği gördün mü? - Ne dedin?
Seen Paul's doll?
Peki bebeği doğurdun diyelim, sonra ne olacak?
And if you have the baby, then what?
Kimin evlendiği, öldüğü bebeği olduğu, takı olarak ne takmanız gerektiği gibi.
Like who just got married, who died... who just had a baby, how much we should give.
Başka bir bebeği ne zaman alacaklar?
When are they gonna get another one?
Bebegi ne yapacagiz?
What about the baby?
Evet. "Bebegi oldurme" bu ne demek oluyor?
What did he mean about killing the baby?
Bebeği almazsak ne olur?
What if we don't get the baby?
İlk iki kız kardeşim gibi benim de gömülmem gerekiyormuş. Ne var ki babam yapamamış. Üçüncü bir bebeği öldürememiş.
I was to be buried like my 2 sisters but my father couldnt'do it He couldn't do it at that time
Ya bebeği olursa, ben ne yapacağım?
What am I gonna do when she has the baby?
Bebeği gördüğümde ne yaptığımı biliyor musun?
Do you know what I did when I saw the baby?
Bebeği ne zamana bekliyordunuz?
- When's the baby due?
Bebegi ne zaman bekliyorsunuz?
So, when is the baby due?
Ne bebeği?
Who's baby?
Bu insanların ne yapacağını bilemezsiniz, bebeği geri almayı çok istiyorsa hele.
You never know with these people, if he wants the baby badly enough.
Geride bıraktıkları onca bebeği ne yapacağım?
What am I gonna do with all the babies they left behind here?
Ne olduğumu sanıyorsun, bir orman bebeği mi yoksa başka bir şey mi?
What do you think I am, a jungle baby or something?
Ne biçim adam bu böyle? Bebeği yakalamadı.
I mean what kind of creep wouldn't catch a baby.
"Ufak bir aksilik çıktı bebeği kaybediverdik ufak bir içkiye ne dersin bu arada?"
"Oh, smooth as silk with one slight hitch, we lost the baby. How about a soft drink?"
- Ne zaman bebeği oldu?
When did she have a baby?
Ne cüretle o bebeği burada saklıyor?
- How dare she hide the baby in here.
- Ne şart altında olursa olsun... Ailemizin hiç bir ferdi, Bu bebeği sevmeyecek...
Absolutely, under no condition whatsoever... is anyone in this family to fall in love with that baby.
Eğer bir tane kolunda, bir tane de yolda bebeği olan evlenmemiş bir siyah kadın görürsem bilmiyorum ne yaparım.
If I see another 16-year-old, black, unwed mother, pushing a stroller, a baby in one arm, another on the way, I don't know what I'll do.
Hep nelerin ters gittiğine ve neden onlarla sürüklendiğine takmışken, kim oluyorsun da Tanrı bilir nereden gelmiş, ne tür sağlık ve duygusal sorunları olacak bir bebeği üstleniyorsun?
Since you're currently obsessed with the question of what's going down and why are you going with it, what shape are you in to take on some new baby from God knows where, who has God knows what health and emotional problems
- Bu bebeği almalıyız. - Ne?
We'll have to keep the baby.
Bir erkek bebeği ne yapsın?
What would a man need a doll for?
Bu bebeği açıp ne olacağını görelim.
Let's open this baby up and see What it'll do.
Bebeği görmeye ne zaman geleceğimizi soruyor.
She's wondering when we'll go see the baby.
Daha önce binada oturan bir adam, devamlı bize bebeği ne zaman göreceğimizi soruyor.
A guy who used to live in the building keeps calling us to see the baby.
Bebeği ne zaman göreceksiniz? "
When are you gonna see the baby? "
Michael'a söyleyip duruyordum : "Jerry, bebeği ne zaman görmeye gelecek?"
I kept saying to Michael, "When is Jerry going to see the baby?"
- Şimdi ne yaptığına bir bak! - Bana bebeği ver, Joey!
- Now look what you've fucking done!
Bebeği üzeceksin. Ne?
You'll upset the baby.
Kadınlar kanalı değiştirmeden ne olduğunu bilmek isterler bu yüzden erkekler avlanır, kadın bebeği yapar. "
Women wanna see what the show is before they change the channel because men hunt and women nest. "
Peki bebeği ne zaman göreceğiz?
So when are we gonna see this baby?
Kadinlar kanali degistirmeden ne oldugunu bilmek isterler bu yüzden erkekler avlanir, kadin bebegi yapar. "
Women wanna see what the show is before they change the channel because men hunt and women nest. "
Diyelim ki hoş, iyi kalpli, beyaz bir bayan ofisine geldi ve kurtarabileceğini düşünerek, siyah, kokain bağımlısı bebeği almak istedi. Ne derdin?
Let's say a nice, well-meaning white lady came into your office and told you she was thinking of taking a black crack baby home, thinking she could save it.
bebeğim 2704
bebegim 18
bebeğim benim 29
bebeğim nerede 19
bebeği bana ver 18
ne ben 29
ne bekliyorsun 380
ne bekliyordun 108
ne bekliyorsun ki 18
ne bekliyorsunuz 114
bebegim 18
bebeğim benim 29
bebeğim nerede 19
bebeği bana ver 18
ne ben 29
ne bekliyorsun 380
ne bekliyordun 108
ne bekliyorsun ki 18
ne bekliyorsunuz 114