Queen tradutor Inglês
20,281 parallel translation
İtitraf etmeliyim ki İskoç kraliçe ile arandaki ilişkinin nasıl bittiğini merak ediyorum.
But I must confess, I am curious to how things ended between you and the Scottish queen.
İskoçların kraliçesine aşık olmayı düşünebildiğim zamanlar oldu. Ama hayatta olmaz.
There were times where I could envision falling in love with the queen of Scots, but not in this life.
Kraliçem sizsiniz.
You are my queen.
Lordum, naip kraliçe sizi istiyor.
My lord, the queen regent is asking for you.
Katolik Kilisesi beni darağacına göndermekle tehdit ettiğinde kraliçen ve arkadaşın hayatımı kurtardı.
And when the Catholic Church threatened to send me to the gallows, your friend and queen helped save my life.
Kraliçe Elizabeth.
Queen Elizabeth.
Mevkisini garantiye alan bir kraliçeye zarar vermeyecektir.
He's not going to harm a queen who ensures his station.
Naip kraliçe.
Queen regent.
Tüm saygılarımla, Majesteleri, kraliçeniz ilk darbeyi vurdu.
With respect, Your Majesty, the queen struck the first blow.
Kraliçe Mary, zaman değerlidir ve askerleriniz de öyle.
Queen Mary, time is precious, and so are your soldiers.
Naip kraliçeye yol açın.
Make way for the queen regent.
Kraliçe Catherine!
Queen Catherine!
Ben, Mary Stuart, İskoçların Kraliçesi.
I am Mary Stuart, Queen of Scots.
Kraliçe Mary, İskoçya'da sizin için savaştık ve siz bize karşı geliyorsunuz şimdi.
Queen Mary, we fought on your behalf in Scotland, and now you ride against us.
Naip kraliçeyi savunmak için geldim çünkü generallerinizi o öldürmedi.
I have come to defend the queen regent because she did not kill your generals.
Kraliçe Catherine masum.
Queen Catherine is innocent.
Catherine hâlâ sizin kraliçeniz.
Catherine is still your queen.
- Kraliçe için.
- For the queen.
- Senin için, kraliçem.
- For you, my queen.
Son dönemlerde, İskoçların kraliçesi mevkimi çok fazla önemsediğim için beni bencil koca olmakla suçladı. Eşimin güvenliğinden daha fazla önemsediğim için.
Recently, the queen of Scots accused me of being a selfish husband, of caring too much for my station... more than the safety of my wife.
İşte Kral Majesteleri, Daji.
Here comes Her Majesty, Queen Daji.
Kraliçe sizi görmek istiyor.
The queen has asked to see you.
Ama Kraliçe bilmiyor, değil mi?
But not the queen?
Eskiden tanıdığım ve sevdiğim o çiftanlamın kraliçesine ne oldu?
What happened to the queen of the double entendre that I used to know and love?
Polis buraya ilk geldiğinde, bana sanki bir drama kraliçesiymişim gibi davrandılar da.
[Voice breaking] they treated like I was some kind of drama queen.
Tam tersine balo kraliçesisin.
Around here, you're a prom queen.
Kahrolasica "Kupa Kraliçesi" ve gülleri kirmiziya boyuyor.
The goddamn Queen of Hearts and she's painting the roses red.
Kötü Kraliçe'nin oyun oynamak için ortaya çıkacağından endişeleniyorsun.
You're worried the Evil Queen is about to come out to play.
Kötü Kraliçe içimde. Sürekli dışarı çıkmaya çalışıyor.
The Evil Queen... is inside me... always trying to get out.
Ama Kötü Kraliçe'nin geri dönemeyeceğini biliyorum. O yüzden böyle olmalı.
But I know the Evil Queen can't return, so... that's how it has to be.
Kötü Kraliçe asla geri dönmeyecek, Henry.
Henry, the Evil Queen is never coming back.
Yine Kötü Kraliçe'ye dönüşeceğini düşündün.
You thought she was gonna go all Evil Queen again.
İskoç Kraliçesi olan Mary gibi mi?
As in Mary, Queen of Scots?
Mary Stuart hariç, kuzeni Kraliçe Elizabeth tarafından idam edildi.
Well, except Mary Stuart was executed by her cousin, Queen Elizabeth. So, maybe she should have the name of a queen that wasn't beheaded.
İngiliz bir kraliçe, benim için kraliçe sayılmaz.
No English queen is a queen to me.
Evet, Mısır Kraliçesi'nin adı.
- Fancy name. Yeah, Egyptian queen of the desert.
- Evet, Barbados Kraliçesi.
- Oh, yeah, the Queen of Barbados.
Afrika kraliçesi.
Ah, the African queen.
Benim en iyi öğrencim bir kraliçeydi.
My best student was a queen.
Kötü Kraliçe'ye ihtiyacın var.
You need the Evil Queen.
Yoksa Kötü Kraliçe'yi artık beni kandıramayacak kadar derine gömmüş olmayı mı umuyorsun?
Or hoping you finally managed to bury the Evil Queen deep enough inside that I wouldn't buy it?
Ama derinlerinde sen, Kötü Kraliçe'sin.
But deep down, the Evil Queen is who you are.
Kötü Kraliçe'yi uzakta tutmak istiyorsam acı ve ızdırapla dolu bir hayatı kabullenmeliyim.
If I want to keep the Evil Queen at bay, I have to open myself up to a life of pain and suffering.
Yaptığı her şeyden kurtulabileyim diye Kötü Kraliçe'nin gitmesini diledim.
I wished the Evil Queen away so I can be free of everything she did.
Bence bu, Kötü Kraliçe'nin sonu olabilir bunu istediğinden eminsen tabii.
I believe that this could be the end of the Evil Queen, as long as you're sure that's what you want.
Jekyll'a göre, Kötü Kraliçe'nin sihir yapamayacağı bir dakikalık bir şaşkınlık süreci olacak.
Jekyll said there will be a moment of disorientation when the Evil Queen won't have her magic. That's your chance.
Kötü Kraliçe doğduğunda ben de oradaydım.
I was there when the Evil Queen was born.
Geri çekilmeye hazır ol çünkü içimden bir ses diyor ki mutlu günlerinde bile senden nefret eden çok kızgın bir kraliçeyle karşılaşacağız.
Get ready to stand back, because... I have a feeling we're about to meet a very angry queen, and she didn't like you on a good day.
Kötü Kraliçe'yi yok ettin.
You destroyed the Evil Queen.
- Kötü Kraliçe.
Evil Queen.
Kraliçe Mary.
Queen Mary.