Sustum tradutor Inglês
211 parallel translation
Tamam sustum.
Then I do not say it.
Tamam sustum.
Maybe not.
- Sustum.
- I'm quiet.
30 yıldır sustum.
For 30 years, I have been silent.
- Tamam, sustum sustum. İstersen böyle devam et.
Run to school and sigh, and they will laugh at you.
Her neyse, sustum ve gidiyorum.
Well, zip and I'm gone.
Tamam.Kesinlikle sustum.
All right. I certainly will.
Söyleyecek bir şeyim yoktu. O yüzden sustum.
There was nothing I could say, so I didn't say anything.
Ben de onu kırmamak için sustum ve çalıştım.
took the bread of mouth so that I could study.
Tamam sustum!
I should stop. I'm stopping.
Sustum, kendimi bir yıl kadar kapattım.
And I shut up, I shut myself in, for about a year.
Gururumla oynadılar, sustum.
They played with my pride and I stayed quiet.
Anlamamazlığa geldim, sustum.
I was almost fed up but I kept quiet.
Sustum, kendimi avuttum, inancımı yitirmedim...
I've kept silent, made excuses, been faithful...
Endişelenmen için sustum. Kendimi asıp patlıcan gibi morardığımı san diye.
It's to make you worry... you thought I was black as a lump of coal, hanging from a rope...
Seni rahatsız etmemek için sustum.
To keep you comfy while you're plotting.
Sustum.
I was silent.
Sustum.
It's dug.
Ağlamaya başladı, ama... bana sadece güldüler, ben de sustum.
I started to cry, but... they just laughed at me, so I stopped.
Beş yıldır sustum ve gazetemi çalmanı benzinimi çekmeni, çalılarım arasında....... Tanrı bilir ne yaparak dolanmana seyirci kaldım.
Now, I have stood mutely by for five years and watched you steal my paper, siphon my gas loiter in my bushes doing God knows what.
- Sustum.
- Chilled.
- Tamam, tamam sustum. - Kapa çeneni.
Shut up.
- Tamam, sustum.
- Okay, I won't say anything.
Sustum.
I'II shut up.
Tümüyle sustum.
Full stop.
Sen susacak mısın? - Tamam, sustum!
- Okay, I'll shut up!
- Sustum.
- Shutting up.
- Sustum. - Bizimle turneye gelemeyeceğine emin misin?
- You sure you can't come on tour with us?
- Sustum.
- All right, you- -
Tamam, sustum.
- Okay, I'm quiet.
Çok fazla konuşuyorsun. Tamam tamam sustum.
- Don't talk too much.
Ona hislerimi söylemek için elime kaç fırsat geçti ama sustum.
I had chance after chance to tell her how I feel, and I always kept my mouth shut.
Neyse, sustum.
Oh, I'm gonna shut up now.
Tamam, sustum.
I'll shut up now.
- Tamam, sustum. Çok sevindim.
All right. it's- - No. it's great.
- Tamam, sustum!
- Ok, I'll shut up!
- Tamam, sustum.
- Okay, I'm done.
Pekala. Sustum.
Fine... fine.
Peki, tamam. Sustum.
Okay, we won't talk about it.
Peki özür dilerim, sustum.
Okay, I'm sorry. I'll stop.
Tamam, peki, sustum.
Okay. Fine, I'll stop.
- İyi sustum.
- Fine, I'm done.
Tamam, ben sustum. Sen konuş.
Sorry See ya
Sustum.
Total silence.
Vakit geçirmeye çalışıp hep sustum.
Did the time and kept quiet.
- Tamam sustum.
I'm pulling the plug.
O yüzden sustum.
So I stopped talking.
Sustum.
Ok, I'm a clam.
Ben sadece sustum.
I just kept quiet.
- Sustum.
- - You can do it!
- Sustum.
I shut up.