Ugraşiyorum tradutor Inglês
30 parallel translation
ªimdi açlik ve susuzlukla ugraşiyorum.
Now I'm dealing with hunger and thirst. I'm pretty sure I have to take my first shit soon.
Seninle ugraşiyorum işte.
I'm messing with you.
Evet, ben de tam 3 haftadir bu isle ugrasiyorum.
Yeah, I've been looking forward to this for three weeks.
Kimseyle. 7 yildir ugrasiyorum.
Not a soul in 7 years of trying...
- Ugrasiyorum.
- l'm working on it.
- Bir yildir planlamakla ugrasiyorum.
- I've been planning it for years.
- Ugrasiyorum.
- I'm trying.
Elimden geldigince ugrasiyorum.
I'm trying as hard as I can.
- Su anda bir isle ugrasiyorum.
- I'm in the middle of something.
son üç gündür bu numara için ugrasiyorum.
For the past three days, I've been trying this number
Aslinda gerçekten deli olabilirim çünkü görevde oldugum ilk gün ben bambiyi kurtarmakla ugrasiyorum.
And I might actually be crazy, because day one of me being in charge, and I'm obsessed with rescuing bambi.
Özür dilerim. su an baska bir vakayla ugrasiyorum.
I'm sorry. I'm-I'm on another case now.
BU KELIME TUTULSUN DIYE UGRASIYORUM, AMA SURATLARINIZDAN OKUDUGUM KADARIYLA, SIZ CABUK UYUM SAGLAYAMAYACAKSINIZ.
That's dollars. I'm trying to get it to catch on, but I can tell from your faces you're not going to be early adopters.
Evet, üzerinde ugrasiyorum.
Yeah, I'm working up to it.
Olusturmasin diye ugrasiyorum.
I'm working on it.
- Her gün sizin gibi pisliklerle ugrasiyorum.
- I see assholes like you every day.
Gotume kadar banka s acmaliklariyla ugrasiyorum!
I'm up to my ass in banking bullshit.
- Neden ugrasiyorum ki?
- Why do I bother?
- BUNUN GİBİ BERBAT ŞEYLERLE UĞRAŞIYORUM.
- I handle something like this badly.
Tesekkür ederim. Ne zamandan beri ugrasiyorum. Bir türlü yapamadim.
Thanks, I've been trying for so long l haven't been able to fix it
Ugrasiyorum.
Uh, I'm trying.
- Kalani için de ugrasiyorum.
I'm working on the rest.
Bu yüzden, seni gizli hapishanemize kapatmadan önce kanit toplamakla ugrasiyorum.
That's why I'm bothering to gather evidence before I send you to our secret prison.
Benden yapmami istedigin sey için çok ugrasiyorum.
I am trying so hard to do what you want me to.
Neden ugrasiyorum ki?
Why do I bother?
Acele et Ugrasiyorum!
Hurry up! I'm on it.
Mutlak sonuc verecek islerle ugrasiyorum ve istediklerini verme konusunda uzerime duseni yapiyorum.
I'm dealing in certainties, and I'm doing my part to give them what they want.
Hala benden hoslandigin gercegini aligilamaya ugrasiyorum.
I'm still trying to wrap my head around the fact that you like me.
Ugrasiyorum. Amy?
- I'm trying.
Herkesi mutlu etmek icin ugrasiyorum.
I'm doing the best I can to make everybody happy, you know.