Vahşiçe tradutor Inglês
1,146 parallel translation
Denize çakılmak üzereydi. Ve bu evli çift elbiselerini parçalayıp vahşice sevişmeye başlıyorlar.
It was going to crash into the sea, and this married couple, they start making love to each other ferociously like their lives just depended upon it.
Carolyn Polhemus'un 1 Nisan günü vahşice öldürüldüğünü... kanıtlarla gösterecektir.
Carolyn Polhemus, a deputy prosecutor in Kindle County... Was brutally murdered.
Beni vahşice dövün sonra da bir hendekte ölüme terk edin.
Beat me savagely and leave me in the gutter to die.
Benim sevgili, yakın arkadaşım Laura'nın vahşice öldürülmesi hakkında.
About my dear, close friend Laura being brutally murdered.
Bir kız ve iki erkek arkadaşı da bıçak ve kesici alet kullanarak, vahşice kurbanlarını katleden, kana susamış acımasız caninin uzun katliam listesine dahil oldular.
The girl and her two male friends... join the long list of victims... who have been slain in mysterious circumstances by a brutal attacker... who uses knives and hatchets to hack his victims to death... in an appallingly bloodthirsty and barbarous manner.
Nasıl bana karşı bu kadar nazik olabilen bu insanlar, aynı zamanda bu kadar vahşice adam öldürebiliyorlardı?
How could they be kind to me... and at the same time kill others so horribly?
Püskürtülmüş, yere serilmiş, oynanmış... ve vahşice öldürülmüş gibi gözüküyor.
He's looking to get sprayed, laid... played, and slayed.
Evrenin icinden gelin elektrikli testere calisiyor vahsice cennete gelin final icin iste davetiyeniz
Come across the cosmos Chainsaw running wild Come into the heavens
Yani, vahşice.
I mean, barbaric.
Çünkü ona vahşice tecavüz etmiş ve onu dövmüştü.
Because I know he brutally raped her and he beat her.
Büyük bir göz... vahşice ikimizin de gözünü kamaştırdı.
The big eye... glared fiercely... at both of us.
Dolaşıp geri geldiğimizde, bahçede vahşice öldürülmüş biçimde bulduk.
When we were wandering back, we saw it thrashing about in the garden.
Vahşice, sessizce, birbirimizi tanımıyormuş gibi.
Violently, silently. As if we didn't know one another.
Sonra da pişirmeden vahşice yiyormuş. Hem de bağırsağıyla.
THEN HE EATS THEM RAW LIKE SAVAGES.
Ve vahşice yutulmak için, hayır teşekkürler.
AND GET SWALLOWED UP BY THEM SAVAGES?
Şehirde yaşanan garip bir şiddet gecesiydi bu aynı zamanda, Town Street Park'da bir adam hayvan saldırısı gibi görünen bir durumda vahşice öldürülmüş olarak bulundu.
It was the night for bizarre violence in the city as well, in what appears to be a related case of animal attack, a man has been found brutally slain in Town Street Park.
Babanı bu şekilde vahşice kim öldürmüş olabilir, bir fikrin varmı?
Have you any idea who would've killed your father so brutally?
- Dünyadaki bazı savaş bölgelerinin..... özellikle Doğu Avrupa'nın Stalin emperyalizminin vahşice yönettiği ve hala kontrol altında tuttuğu yerler olduğu doğrudur. Ama dünya üzerinde bizim de aynı şeyi yaptığımız çok yer var.
Two and a half minutes to air.
Öldürüldü... vahşice.
Died violently.
bu cinayetler çok vahşice, baksana şuna taşaklarından vurulmuş.
Der Mörder ist sehr gewalttätig, er selbst schoss ihm in die Eier.
Onlar farklı yöntemler kullanıyorlar, Bazıları vahşice, bazıları değil.
They use different ways to kill, some brutal, some not.
" milyoner Sir Carmichael Clarke'ın vahşice katledilmesinden sonra...
" the brutish death of the millionaire Sir Carmichael Clarke...
Bayan Ascher son derece vahşice öldürüldü.
Ascher is killed in the brutish form.
Bu gece olağan bir soygun olarak başlayan olayda 19 yaşındaki eczacı asistanı polis tarafından vahşice öldürüldü.
What began as a routine burglary call ended in a gruesome tragedy earlier tonight... as a 1 9-year-old pharmacist's assistant was brutally shot dead by police.
Vahşice.
Brutal.
Tartışılmaz bilimsel kanıtlar gösteriyor ki 20 Ocak gecesi Richard Kimble aslında vahşice karısına saldırdı ve çok vahşice onu öldürdü.
Indisputable scientific evidence that on the night of January 20 Richard Kimble did in fact viciously attack and brutally murder his wife.
Bay Kimble şahitler dinlendi durum değerlendirildi ve saldırının çok vahşice ve acımasızca olduğu anlaşıldı. Mahkemenin kararını açıklıyorum. ... Illnois Eyaley Hapishanesine gönderilecek ve orda zehirli iğne ile idamınızı bekleyeceksiniz İdam tarihiniz Eyalet valiliği tarafından belirlenecek.
Mr. Kimble having considered all the factors and aggravation and mitigation in this case and found the offense was brutal and indicative of wanton cruelty it's judgment of this court, you will be remanded to Illinois State Penitentiary where you will await execution by lethal injection on a date to be set forth by the Attorney General of the State.
Devin ben asker hayatı yaşadım ama... hiç bunun kadar vahşice bir şey görmedim.
Devin, I've led a soldier's life and I've never seen anything as brutally clear as this.
Ancak tehditkar veya saldırgan yüzlere karşı vahşice havlarlar.
But bark fiercely at faces that are threatening or offensive.
Umarım çok vahşice davranmadım.
I hope I wasn't too much of an animal.
Asıl vahşice olan ne biliyor musunuz?
And you know what's wild?
Vahşice mi?
NO! Fuck it!
Bu cinayetlerin vahşice ve güçlü doğalarından yola çıkarak katilin 25-35 yaşlarında ortalamanın üstünde bir zeka seviyesi olan bir erkek olduğuna inanıyorum.
After a careful review of the violent and powerful nature of these murders, I believe the killer to be a male, 25-35 years of age, with above average intelligence.
Bu cinayetlerin vahşice ve güçlü doğalarından yola çıkarak katilin 25-35 yaşlarında ortalamanın üstünde bir zeka seviyesi olan bir erkek olduğuna inanıyorum.
Scully : After a careful review of the violence and powerful nature of these murders I believe the killer to be a male 25 to 35 years of age with above average intelligence.
Vahşi doğada, hayvanlar tarafından yetiştirilmiş,... konuşma bilmeyen ve vahşice avlanan insanlara rastlanmadı mı?
Haven't there been cases of men raised in the wilderness by animals who have no language and hunt like predators?
- Vahşice.
Savagely.
İnsanları vahşice öldürmek umurunda olmuyor da... tüm ailemi öldüren piçlerin işini bitirmiyorsun?
Wildly killing people you don't give a shit about... but you won't get the bastards that killed my whole family?
" Sevgili Tanrım senin ilaçların sayesinde iyileştiğimi dudaklarımda hissedebiliyorum ve bu öpücüğün bana verdikleri o vahşice zararları iyileştirsin...
"My dear father. " Restoration, hang thy medicine on my lips " and let this kiss
- Oh, bu vahşice!
- [Rhonda Continues Moaning] Oh, that's rude!
Son gelişmeleri iletiyoruz... genç bir adam kısa bir süre önce... Antika İkinci el Pazarında tuvalette vahşice katledildi... maktulün Towson'dan 22 yaşındaki Carl Pageant olduğu belirlendi.
Updating the story of the hour, the young man brutally murdered a short time ago in the men's room of the Antique Traders Mart has been identified as 22-year-old Carl Pageant of Towson.
Tam vahşice ve duygusal bir şeyin içine girecekken olmadığın bir şey gibi kendini göstermeye çalışıp her şeyi mahvediyorsun.
You were just about ready to tap into something... completely savage and emotional... and you ruin it by trying to be something you're not.
Çok vahşice.
This is so violent.
Bu sabah erken saatlerde vahşice katledilmiş ve ölene kadar kesilmiş olarak bulundular.
Were found brutally slashed to death early this morning.
Kışkırtılmadan ve planlayarak adam öldürmekle suçlanıyorsun. İki üs sakinini ve bir güvenlik görevlisini vahşice öldürmüşsün.
You are charged with the calculated and unprovoked murder of two of this station's residents, as well as the brutal slaying... of a security officer.
Oh, evet, garson da vahşice dövülmüş.
Oh, yeah, and the waiter's been brutally beaten. [Laughs]
Eğer geri dönersen, lanetim seni vahşice öldürecek.
If you ever return, my curse will savage you to death.
Çok vahşice.
Pretty wild.
"Thel Russell ve Charles Ludlow Dickinson'ın vahşice katledilmesinden sorumlu."
"The brutal murders of one Thel Russell and one Charles Ludlow Dickinson."
"Charles Dickinson ve nişanlısı Thel Russell'ın vahşice katledilmesinden sorumlu."
" The brutal murders of Charles Dickinson and fiancée, Thel Russell.
Köylülerin ellerini keser,. ve onları vahşice öldürürdü.
Cutting off their hands and feet, gouging out their eyes... and then impaling them on iron spikes.
Vahşice.
Easy.