Domuz tradutor Espanhol
10,644 parallel translation
Hayır, hayır. Kendine ufak bir domuz pastırması alırsın Margarita gibi. Kadınlar bunun için var.
No, búscate una compañera... como Margarita.
Aynen, bir keresinde bayat domuz yemekten millet motoru bozmuştu. Biz de beyaz ekmek verdik sonraki günlerde.
Sí, una vez, todas tuvieron una diarrea tremenda por comer cerdo en mal estado, así que servimos pan blanco durante varios días.
Akçaağaç suruplu domuz eti alırsam, bir çeşit Paleo gibi, değil mi?
La de tocino con miel entraría en la dieta paleolítica, ¿ no?
İspanyollar domuz etine 400 dolar istiyor, kimse de gram tereddüt etmiyor.
Los españoles cobran $ 400 por un jamón, y nadie se espanta.
Şeftali gibi, yavru domuz göbeği gibi.
Como un durazno o la barriga de un marrano. DEPTO. DE JUSTICIA DE EE.UU. VISITANTE
Hırsızlık yapmayı mı düşünüyordun ha, seni domuz!
¿ Quieres sacar provecho, cerdo mugriento?
Bu domuz bana yetişebileceğini mi sanıyor?
Este cerdo cree que puede seguir el ritmo de mi?
Benim denemem için kaldı mı hiç, yoksa hepsini yedin mi, seni domuz?
¿ Hay alguna izquierda para mí tratar, o que ya lo comes, puerco?
Hayır, aslında domuz.
- En realidad no, cerdo.
Braddock ile sen, onun hırslı çırağı, arka kısmı tutacaktınız ; savaşın ilk sesleriyle histeriye gark olan, karmakarışık bir yığın hastalıklı domuz çifçilerini.
Braddock y tú, su ambicioso chico de los recados tenían que mantener la retaguardia un caótico desorden de granjeros enfermos mal entrenados que se disolvió en una histeria cuando empezó la batalla.
Şunu aklına iyice yaz : ben o domuz çiftçileri ile birlikte İngiliz ordusu için savaşmaya devam ettim.
Harías bien en recordar que continué luchando al lado del ejército británico con esos granjeros.
Benim kızım bana "domuz" demeye, altıncı sınıftayken başlamıştı.
Mi hija comenzó a llamarme "cerdo" en 6º grado.
Domuz çiftliğinde Noel mi?
Si claro, Howard.
Domuz avlarsan, bacağını bana verir misin?
Si llegas a cazar un jabalí allá afuera, ¿ me darías una pierna?
Domuz kokusu.
Huelo puerco.
Çek ellerini üzerimden domuz herif!
¡ Quítame las manos de encima, cerdo!
Bu domuz?
¿ Este cerdo?
Şimdi bu bir domuz.
Esto... Es un cerdo.
Domuz istediğini almak istiyor.
Y el cerdo quiere lo que quiere.
Sonra domuz bana saldıracak.
Y el cerdo me va a atacar.
Yüzüme dokunma domuz!
¡ Apártate de mí vista, cerdo!
- Uzak dur bizden, domuz.
- Aléjate de nosotros, cerda.
Kart domuz seni.
Eres una vieja cerda.
Domuz ve tavuk.
Tenemos un cerdo con una gallina.
Domuz etli olandan çok yiyince arabada biraz kestirmem icap etti.
Me comí tantos bollos de cerdo, que tuve que dormir en el coche.
- Domuz!
- ¡ Cerdo!
Yaptığı domuz ve insan eti muhabbeti kafa karıştırıcı olmasının yanında sinir bozucu da.
- Su charla sobre cerdos y carne humana es confusa tanto como frustrante. - Cierto.
Domuz pastırması gibi ama sığır etiyle yapılıyor.
Es como la panceta, pero con carne.
- Ateistler domuz yemiyor mu?
- ¿ Los ateos no comen cerdo?
- Bilinçsizdim seni domuz.
- Estaba inconsciente, cerdo.
Domuz kokusu alıyor musunuz?
¿ Ustedes huelen cerdo?
- Domuz kokan kıçınızı alıp gidin.
- Saquen de aquí su culo de tocino.
Tıpkı ateşteki bir domuz gibisin!
Te ves un cerdo en celo ahí arriba.
Domuz pastırmalı burger, peynirli burger.
Hamburguesa con bacon. Hamburguesa con queso.
Ama John, o bir domuz.
Pero John, es un cerdo.
- Domuz etli dürüm.
Burrito de paleta de cerdo.
Taze domuz etli dürümler.
¡ Burritos de cerdo fresco!
Domuz etli dürümler.
¡ Burritos de paleta de cerdo!
Ne oldu, yüzümde domuz eti mi kalmış?
Tengo el trasero de un cerdo en la cara?
Senin yüzün sanki bir domuz gibi
Tu cara se parece a un cerdo
Domuz ne düşünüyorsun?
¿ Qué piensas, cerdo?
O iblis, taç takmış domuz mu?
¿ Ese demonio, el cerdo que lleva la corona?
Kendini oynak hissedersen de, burada domuz pastırması ve yumurta var.
Si te sientes con ánimos, hay bacón y huevos.
O, "içini kus" gibiydi, ben ise, "hayır, domuz".
Estaba en plan : "suéltalo" y yo : "no, cerda."
Domuz senden çok savaştı.
El jabalí puso más resistencia que tú.
Kurt, Blaine bu ahır düğününü planladığım bütün zaman boyunca tek düşünebildiğim sizdiniz çocuklar Charlotte's web'deki domuz ve fare'yi hatırlattığınızdan değil sadece çünkü eğer siz olmasaydınız burada olmazdım çocuklar.
Kurt, Blaine, todo el tiempo que he estado planeando esta boda de alta gama en el granero, todo en lo que pensaba era en ustedes, y no porque me recuerden al cerdo y a la rata gay de la telaraña de Charlotte, si no porque yo no estaría aquí si no hubiera sido por ustedes ¿ si?
Seni bencil domuz! Ben de film yapmak istiyorum.
Yo también quiero hacer una película.
Köpek, mağlup, aptal, düşük insan, iğrenç herif, domuz.
¡ Perro! ¡ Perdedor! ¡ Tarado!
- Domuz varsa göster bakalım!
¡ Veamos si está cerdo!
Sosis, soslu jambon, domuz pastırması var.
Tengo la salchicha, la carne en lata, el bacón.
Seni utanmaz domuz!
¡ Canalla insolente!