English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ E ] / Eksik

Eksik tradutor Espanhol

7,793 parallel translation
Eksik olan yolcuların beklemeden kontrol noktalarına gelmeleri önemle rica olunur.
Pasajeros dirigirse de inmediato a la Puerta C 38 para embarcar.
Eksik kalma Yüzbaşı.
Súper bien, capitán.
Hiç mi hiç eksik kalma.
Súper, súper bien.
Bu görkemli dişide eksik olan ne?
¿ Qué le que falta a esta majestuosa hembra?
Sanırım bu adamın kafasında bi kaç tahta eksik.
Creo que este tipo le faltan un par de tornillos.
Harika bi bu eksik ti,
Ya me siento mucho mejor,
Olanlar konusunda sorusturmanin eksik olduguna inaniyorum.
Creo que la investigación no fue precisa.
Uzun lafın kısası, para eksik. Ancak malı bize bırakacaksın.
La cuestión es que andamos cortos de dinero, así que tendrás que dejarnos eso.
Kadın eksik olmaz yanında
Putas en su pene las 24 horas
Eksik kalmadı Diz çök. Tanrı'ya dua et Seni dinlediğini ümit et
Rezale a Dios esperando que te oiga Negros buscandome por mis diamantes
Fakat hala küçük bir şey eksik.
Pero le falta un detalle.
Senin yardımın eksik kalsın.
¡ Lo último que necesito es tu ayuda!
Sipe'ın tahmininden üç eksik, şahane.
Es lo estimado por Sipe, es increíble.
Küçük hanım, öyle sanıyorum ki... takyonik füzyon bilgin biraz eksik.
Jovencita, voy a suponer... que su conocimiento de fusión taquiónica es poco confiable.
Eksik olmayın.
Se lo agradezco.
Bu çocuğun 1-2 tahtası eksik.
Este tipo está loco de remate.
Fakat onlarda sizde olan bir şey eksik. Tamam mı?
Pero no tienen lo que ustedes tienen, ¿ sí?
Eksik dişini özlüyorum.
Ahora extraño el diente que te faltaba.
Yarın Yargıç Hays'in karşısında eksik saatlerin olduğunu söyleyemem.
No quiero presentarme ante el juez Hays mañana y decirle que le faltaron horas.
Altta eksik bir yer kaldı.
Hay una pieza que falta.
Japon tilki peri broşorünün eksik parçasına göre :
Se dice que un verdadero amante no es suficiente para romper la maldición.
Ama eksik gibi duruyor.
Pero basado solamente en cómo luce...
Gördün mü, bende sizde eksik olan şeyler var.
Vean, tengo cosas que ustedes no tienen.
Eksik oyuncular olacak. Kazanıp şaşırtabilirler.
Sí, carecerá de estrellas y otros jugadores... que puedan ganar y sorprender.
Eksik bilgilendirme, manipülasyon.
Desinformación, manipulación, a eso se dedica.
Sen yapabilirsin. Malzemelerin eksik.
Pero te faltan los materiales.
Sosu tadıp neyin eksik olduğunu bulmanı istiyorum.
Necesito que pruebes la salsa y me digas qué le falta.
Birbirimize çok yakınız tek bir eksik yok.
"Estamos juntos. Nada nos falta".
Ben sadece şey demeye çalışıyorum, açıkça bir şeylerin eksik olduğunu.
Solo digo que claramente falta algo.
- Ama hala 10 bin dolarımız eksik.
Pero necesitamos otros $ 10 000.
Bu harita eksik.
Este mapa no está completo.
Bir nalı eksik, ufak bir at var mı bir bak.
Mira a ver si puedes hallar un grupo donde un caballo, uno pequeño, le falta la herradura trasera.
Sanırım biri kurşun yemeden Lougle partisi eksik kalıyor.
No es una fiesta de Lougle si no disparan a alguien.
Karbüratör eksik Evet.
Le falta el carburador.
- Bir şey eksik gibi.
Como que... algo falta.
- Ne kadar eksik?
- ¿ Qué tanto?
Eksik olma!
¡ Gracias por nada!
Aman, eksik olmayın.
¡ Gracias por nada!
Eksik olma.
Gracias.
Eksik olma.
- Gracias.
Eksik olmayın.
Gracias.
Ama hep bir şeylerin eksik olduğunu hissetmişimdir.
Pero siempre he sentido que me falta algo.
Kütüphanende bir kitap mı eksik, ibne? RAM'inda bir megabayt mı eksik?
¿ Se te quemaron las neuronas, parásito?
Çamaşır tahtalarında 14 tane eksik var.
Catorce paletas de jabón se quedan cortas.
Eksik kalma bayan pisboğaz.
Gracias, señora de la cocina.
Aziz eksik, gitmek ve de onu arayın.
- No. Aziz no está, busquémoslo.
O eksik?
Aziz no está.
Efendim, hâlâ 432,54 dolarınız eksik.
Aún faltan $ 432,54.
Hâlâ 134,63 dolarınız eksik.
Todavía faltan $ 134,63.
- Eksik kalma.
- ¿ Gracias?
- Eksik olma.
M ¡ ra estaba pensando,...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]