English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ H ] / Halima

Halima tradutor Espanhol

97 parallel translation
Benim için dua et. Adım Halima.
Reza por mí, me llamo Halima.
Shukri ve Halima için hiç adil değil.
No es justo para Shukri y Halima.
Halima, benimle gel.
Halima, ven conmigo.
- Adın nedir?
¿ Cómo te llamas? Halima.
- Halima nerede?
¿ Donde está Halima?
- Halima'yı hasta eden çorbamı daha bilmiyoruz.
No sabemos si la sopa enfermó a Halima.
- ve Halima yemeklerini Pelway Cenaze evinden alıyormuş.
Halima obtiene su comida de la casa funeraria Pelway.
- Zavallı Halima.
Pobre Halima.
- Bize Halimaya yaptığınız son transferle ilgili bilgi gerekli.
Uh, Nosotros necesitamos saber acerca de su ultimo envio a Halima.
- O yüzden bütün parçaları Halima'ya göndermişiz.
Así que envíamos el pedido completo a Halima.
- Eğer Halima gibi iç kanaması varsa,
Un tratamiento no es una cura.
- bu tedavi bir çare değil.
Si está sangrando internamente, como Halima,
- Halima'nın giderek kötüleştiğini bilmeni isterim.
Deberías saber que Halima cada vez estaba peor.
Bu tarz bir suçun cezası... 1 ila 8 yıl arası hapistir.
Delitos de esta naturaleza pueden incurrir en penas de 1 a 8 años de prisión, Halima.
HALİME'NİN YOLU Çeviri ;
EL CAMINO DE HALIMA
Halime!
¡ Halima!
Halime, tatlı falan deme, nazar değdireceksin çocuğa.
Halima, no digas que es guapo que lo gafas.
Onun için doğurmak, çocuk oyuncağı, senin Halime gibi değil, salla gitsin onu.
Para ella dar a luz es fácil, no como tu Halima, maldita ella.
Halime'yi rahat bırak.
Deja a Halima en paz.
Halime'yi rahat bırak, lanet olası!
¡ Que dejes a Halima en paz, me cago en tu estampa!
İşe yaramazı sen siktir et, Halime.
Maldita inútil de Halima.
O işi sen yapamazsın Halime, boş ver.
Que no puedes, Halima, déjalo.
- Buraya geldiler Halime, okuldalar.
- Están aquí, Halima, en la escuela.
- Halime, ben eve gidiyorum.
- Halima, me voy a casa.
Halime, Halime Hadzic.
Halima, Halima Hadžic.
Halime Hadzic!
¡ Halima Hadžic!
- Benim, ben Halime.
- Soy yo. Soy Halima.
- Hadi Halime, içeri geç.
- Vamos Halima, adelante.
İşte geldi, Halime Hadzic.
Aquí está, Halima Hadžic.
- Merhaba Halime, otursana. - Nasılsın Lutvija?
- Hola Halima, toma asiento. - ¿ Cómo estás, Lutvija?
Halime Hanım, bir dakika...
Sra. Halima, un momento...
Halime hanım, durum şöyle :
Sra. Halima, el asunto es el siguiente.
Onu bulmuşlar, Halime.
Lo han encontrado, Halima.
- En azından biraz su iç, Halime.
- Toma aigua al menos, Halima.
Halime hanım, eminim kan örneğiniz olmadan oğlun için pozitif eşleşen bir rapor yazmamızın mümkün olmadığının farkındasın.
Sra. Halima, estoy seguro que comprende que sin su muestra de sangre no podremos dar con un caso positivo de su hijo.
Halime, kan örneği vermezsen, bir şey yapılamaz.
Halima, no se puede hacer sin tu sangre.
Onu bulamıyorum Halime, gitmiş herhalde.
No le encuentro, Halima, como si se hubiera esfumado.
Halime?
Halima.
Halime, Cemeruša'ya geldik.
Halima, estamos en Cemeruša.
- Halime, hoş geldin. Sensin değil mi?
- Oh Halima, bienvenida. ¿ Eres tú?
Bu sabah aklımdan Halime'm nerede diye geçiyordu?
Y yo esta mañana que me preguntaba : "¿ Dónde estará mi Halima?"
Halime, buraya kahve içmek için gelmedin değil mi?
Halima, no has venido a tomar café.
Halime, benim kızım da oğlum da yok, kadın aklın bunu anlayabiliyor mu?
Halima, no tengo ni hijo ni hija, ¿ te queda claro en tu cabeza de mujer?
Halime, onu görürsen...
Halima, si la ves...
Onu görürsen, Halime...
Si la ves, Halima...
Merhaba Halime.
Buenas, Halima.
- Dinliyorum, Halime.
- Adelante, Halima.
Sevgili Halime, oranın nerede olduğunu biliyor musun?
Halima mía, ¿ sabes dónde está eso? - ¿ Dónde?
"Aron, Halime'nin yanına git" dedi.
"Aron, vete a casa de Halima."
Hey Halime!
¡ Eh, Halima!
- Halime!
- ¡ Halima!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]